Yargı-siyaset ilişkilerinden kötü kokular geldiği ortamda, yolsuzluk itiraflarında adı geçen belediye başkanları tutuklanırken henüz soruşturma açılmayan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun CHP’den AK Partiye transferi Erdoğan’a güç verecek mi? (Foto: Erçin Ertürk/AA)

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu CHP’den istifa ederek AK Parti’ye katıldı. Çerçioğlu’nun üyelik rozetini 14 Ağustos, AK Parti’nin 24’üncü kuruluş yılı için Ankara’da, Parti Genel Merkesinde düzenlenen törende Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan taktı. Transferi günlerdir siyaset kulisini meşgul eden Çerçioğlu, burada yaptığı konuşmada “Yargılanmaktan korkmadım. Başım dik, alnım ak” dedi. (*)

Çerçioğlu ile birlikte Aydın’ın Söke, Yenipazar, Sultanhisar, Gaziantep’in Şehitkamil, Yalova’nın Altınova ilçelerinin CHP’li, Isparta’nın Talveç ve Aksaray’ın Yeşiltepe ilçelerinin İYİ Partili ve Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinin bağımsız belediye başkanları da AK Parti’ye katıldı.

CHP’liler bu transferi önemsiz göstermeye çalışsa da Çerçioğlu bugüne dek CHP’den ayrılıp AK Parti’ye geçen en üst düzeydeki siyasetçi. CHP’deki konum ve deneyimi nedeniyle de CHP’nin iç dinamiklerini biliyor. Buna karşın AHP’den AK Parti’ye geçişinin Ekrem İmamoğlu ve CHP’li belediyeler soruşturmalarına bağlı olarak hakkında soruşturma açılmaması ve hapse girmemesine bağlayan iddia ve tartışmalar devam ediyor.

İrtifa kaybında yeni düzey

Türkiye’de siyasetin dip yaptığı zamanlardan biri 28 Şubat sürecidir. Para dolu çantalarla milletvekilleri DYP’den istifa ettirilerek Refah-Yol koalisyonu düşürülmüştü. Milletvekillerinin DYP’den transferi tamamen menfaat sağlama ilişkisi üzerine kuruluydu.

Bugün Türk siyasetindeki irtifa kaybında yeni bir düzeye düşüyoruz. Kendisi yalanlasa da Çerçioğlu’nun AK Parti’ye transferi, karşılığında hapse atılmama vaadine bağlanmış görünüyor. En azından CHP lideri Özgür Özel’in Erdoğan’a suçlaması böyle, Erdoğan’ı Çerçioğlu’na “Ya hapse tıkıl ya partime katıl” tehdidiyle, bir anlamda şantaj yaparak parti rozeti takmakla suçluyor. Erdoğan ise asıl şantaja maruz kalanın Özel’in kendisi olduğunu söyleyerek, kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle 1 milyon liralık dava açıyor.

Herhalde aklı başında eli vicdanında hiç kimse, 2002’den 2009’e kadar CHP milletvekili, 2009’den bugüne dek de CHP Aydın Belediye Başkanlığı yapan Çerçioğlu’nun, İmamoğlu ve CHP’li belediyelere yolsuzluk soruşturmaları açılıp tutuklamalar başladıktan sonra AK Parti ampulündeki ışığı görüp siyasi ve ideolojik aydınlanma yaşadığını düşünmüyor.

Çerçioğlu, yakasında AK Parti rozetiyle bu kadar yıldır kendisini CHP adayı olarak seçmiş Aydınlıların yüzüne nasıl bakacak?

Çerçioğlu zayıf halka görüldü

CHP’li belediyeler soruşturmasında itirafçı olan müteahhit Aziz İhsan Aktaş’ın ifadesinde, dolaylı da olsa adı geçen çoğu CHP’li belediye başkanı hapiste. Suyunun suyu nedenlerle Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar İstanbul’da, Silivri’ye hapsedildi örneğin.

Aktaş’ın iş yaptığı belediyelerin dörtte üçü AK Partiliymiş ama en çok da Aydın belediyesiyle iş yapmış. (AK Partili belediyelerin CHP’ye geçmesinden sonra yolsuzlukla suçladıkları aynı kişilerle, aynı yöntemlerle çalışmaya devam etmenin ayıbı da CHP’ye yeter; acı meyvelerini topluyorlar şimdi.)

Özel, “Bakalım AK Partiye transferi ile kurtulacak mı?” diye soruyor. Çerçioğlu hakkında ihale yolsuzluğu iddiasıyla Süleyman Soylu döneminde İçişleri Bakanlığınca açılan soruşturma da var, sonuçlanma aşamasında. Özel bir de iflas aşamasındaki aile şirketleri Jantsa “Bakalım şimdi kurtulacak mı?” diye soruyor.

Peki, bunlar bilinirken, neden yeniden aday yapıldı 2024 yerel seçimlerinde? Özel, “Kılıçdaroğlu önceden ilan etmişti, sözünü tuttuk” diyor. İnsan ne diyeceğini bilemiyor.

Erdoğan’ın Çerçioğlu’nu zayıf halka olarak saptayıp “Üzerinde çalışın” talimatı verdiği anlaşılıyor.

Erdoğan, Çerçioğlu transferi ile güçlenecek mi?

İYİ Parti’den istifa edenlerin AK Parti’ye makam vererek transferi, Erdoğan’ın siyaset hocası Erbakan’a 28 Şubat’ta kurulan kumpasın, para dolu çantalarla menfaat sağlama kumpasının bir benzeriydi.

Çerçioğlu Vakasında tehdit var, masrafı da yok.

Karşı durmanın bedeli soruşturma ve tutuklanma olabilir ama.

Erdoğan, bir gün önce, ima yoluyla Çerçioğlu’nun katılımını ilan ederken “farklı katılımlarla güçlenerek yolumuza devam edeceğiz” diyordu.

Erdoğan, Çerçioğlu transferi ile güçlenecek mi gerçekten?

Erdoğan’ın müttefiki MHP lideri Devlet Bahçeli’nin yargıdan gelen kötü kokuları da ima ederek “Belediyeler başta” davaların bir an önce sonuçlanmasını istediği ortamdayız. CHP’nin, belediyeler soruşturması yürüten savcıyı masasındaki Beyaz Toros maketinden dolayı HSK’ya şikayet ettiği, namlı avukatlardan Rezan Epözdemir’in bir savcıya verilen rüşvete aracılık etmek suçlamasıyla tutuklandığı, Cumhurbaşkanı ve aile efradının yıllardır çalıştıkları avukatları, belli ki bir şeylerden rahatsız olarak azlettikleri ortamdayız.

Bu ortamda Erdoğan, adı itirafnamede geçen ama herkes hakkında açılan soruşturmanın onun hakkında bekletildiği bir CHP’li belediye başkanının AK Partiye transferi ile övünüp bunun partiyi güçlendireceğini söylüyor.

Bu aslında bir güç gösterisinden çok çaresizlik itirafına benziyor. Sonucu hüsran olabilir.

Not:

(*) 14 Ağustos 2025, 17:32’de güncellendi.