“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Bolu’daki yangın felaketinde ölenlerin cenaze töreninden Ankara’ya dönüşünde Milli Güvenlik Kurulu’nu toplandı. MGK’nın 22 Ocak toplantısı gündeminde Kırmızı Kitap olarak bilinen gizli yönetmeliğin değiştirilmesinin bulunduğu zaten önceden medyaya sızmıştı.” (Foto: Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Bolu’daki yangın felaketinde ölenlerin cenaze töreninden Ankara’ya dönüşünde Milli Güvenlik Kurulu’nu (MGK) toplandı. MGK’nın 22 Ocak toplantısı gündeminde Kırmızı Kitap olarak bilinen gizli yönetmeliğin değiştirilmesinin bulunduğu zaten önceden medyaya sızmıştı.
Toplantı sonrası yapılan açıklamada buna ek olarak birbirine bağlantılı üç madde öne çıkıyor.
1- PKK’yla mücadele,
2- Suriye’nin geleceği,
3- İsrail’in yayılması.
Basın bildirisinde İsrail’in Suriye’ye doğru yayılmasına dair özel bir madde bile var.
MGK toplantısında bunlar konuşulurken olanlara bir göz atmak ise artık iç içe geçmiş durumdaki iç ve dış siyasetle ekonominin ne kadar hızlandığını gösteriyordu.
Görüşme trafiği
DEM Parti heyetinin İmralı Cezaevinde PKK lideri Abdullah Öcalan ile yaptığı ikinci görüşmeyle başlayalım. MGK toplandığında, dört saat sürdüğü bildirilen bu ikinci görüşmenin bittiği duyurulmuştu. Açılımın başlatıcısı MHP lideri Devlet Bahçeli “PKK silah bıraksın” mesajı sipariş etse de bir açıklama yapılmadı.
Ama o sırada bir başka açıklama yapılıyordu. BM Genel Sekreterinin Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Türkiye ve ABD’yi Suriye’deki HTŞ ile SDG arabuluculuğuna çağırıyordu.
Bir süre sonra Dışişleri kaynakları, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yeni ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile ilk resmi telefon görüşmesini yaptığını söylediler. İşin içine tebrik mesajı da girince arayanın Fidan olduğunu çıkarmak mümkündü. Ama Bakanlık kaynakları arayanın Rubio olduğu bilgisini verdi.
Bölgemizde ciddi gelişmeler
Aynı saatlerde Avrupa Birliği’nin 3 Şubat’ta ilk güvenlik zirvesini toplayacağı açıklandı; Avrupa Donald Trump’ın ABD Başkanlığına hazırlanıyordu. İlerleyen saatlerde Avrupa Birliğinin Dış ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın 23 Ocak’ta, bugün Türkiye seyahati belli oldu.
Bölgemizde ciddi gelişmelere dair başka işaretler de var.
Örneğin, Trump’ın İsrail Büyükelçisi tercihi Elise Stefanik, Senato ifadesinde İsrail’in Filistin Devletinin Batı Şeria’daki toprakları üzerinde Tevrat ve İncil’den kaynaklanan hakları olduğuna inandığını söyledi. Zaten artık Kongre metinlerinde Batı Şeria yerine kutsal kitaplardaki Judea ve Samaria ifadesi kullanılmaya başlandı.
İsrail, Filistin’i yutmaya hazırlanıyor. Ürdün de endişelenmekte haklı. MGK’daki yayılma uyarısı boşuna değil.
Ve daha kuzeyimizden hiç söz etmiyoruz. Herkes Trump’ın Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile muhtemel görüşmesini bekliyor.
Neden yeni MGK yönetmeliği?
Yönetmeliğin son olarak 2020’de değiştirilmesinden bu yana dünyada ve bölgemizde çok şey değişmişti.
Covid-19 salgını, Rusya’nın Ukrayna’ya girmesi, Hamas saldırısıyla tetiklenen İsrail’in Filistin’i yok etme harekatı ve Suriye’de Baas rejiminin yıkılması bunlardan bazıları. 2020’den 2025’e bir değişim de ABD’de Biden döneminin kapanıp ikinci Trump döneminin başlaması.
Trump’ın masasında uluslararası siyasetin üç kriz bölgesi açılmayı bekliyor.
Biri, Kanada, Grönland, Meksika ve Panama çıkışlarının da gösterdiği üzere -Kutup hattı dahil- Kuzey Pasifik ve Atlantik’te Çin ve Rusya ile ticaret yollarına hakimiyet savaşları.
Biri, kuzeyimizde Karadeniz-Baltık Denizi hattında genişletilmiş Doğu Avrupa’daki Rusya-Ukrayna savaşı.
Diğeri de Akdeniz-Basra Körfezi-Hazar Denizi hattındaki İsrail-Filistin.
Dünyanın üç sıcak kriz bölgesinden ikisi Türkiye’nin kuzeyinde ve güneyinde yer alıyor.
Herkesin eli yüreğinde.