CHP’nin zayıf halkası ve Özgür Özel’in zor kararı

Hayır, Gürsel Tekin ile açmayacağım CHP’de “zayıf halka” tartışmasını. O artık zaten ayrı bir tartışmanın konusu

Ne de Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınmasıyla su yüzüne çıkan İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddiaları soruşturmasında ilk etkin pişmanlık dilekçesini veren Murat Abbas’tan başlayacağım.

Ama itirafçı olarak yeni belediye başkanlarının, belediye çalışanlarının tutuklanmasını sağlayan, örneğin ilk on isme ve devamına baktığımızda, zayıf halkanın kim ya da kimler olduğundan çok ne olduğuna görebiliriz.

İBB Kültür A.Ş. Genel Müdürü Murat Abbas’ın ilk itirafçı olmasının psikolojik etkisi yüksek olmuştur muhakkak; kendini hapisten kurtarmanın mümkün mümkün olduğu görülmüştür. İmamoğlu kadroları bakımından zayıf halkanın o olduğunu söylemek kolay. Ama asıl çözülmenin, belki de ilk itirafçının etkisiyle hemen ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına etkin pişmanlık dilekçesi verdiği medyaya yansıyan ikinci itirafçıyla olduğu söylenebilir.

Etkin pişmanlık dilekçesi verenlerin tam listesi ve veriliş tarihleri henüz kesin değil. Medyaya yansıma sırasıyla yapılan taramada ikinci itirafçının, İBB İştirakler ve Bağlı Kuruluşlar Komisyonu Başkanı Ertan Yıldız olduğunu görüyoruz.

Çözülme paradan başlıyor

Daha sonra iş insanı Ali Nuhoğlu dilekçe vermiş. Sonra yine İBB ile iş yapan iş insanları Başsavcı Akın Gürlek yönetiminde savcılığa dilekçeler artmaya başladı. İlk onda 7 isim iş dünyasından ve daha o aşamada kamuoyunda çok tartışılan müteahhit Aziz İhsan Aktaş, Murat Kapki gibi isimler itirafçı dilekçesini vermemişti.

CHP lideri Özgür Özel “iftira dilekçelerinde” adı geçen herkes tutuklanıyor. Yasaların “tutuklama istisna olmalı” demesine rağmen, itirafçı dilekçelerinde ismi geçen herkes tutuklanıyor.

Kanıtlanmak istenen İBB’nin verdiği ihalelerin rüşvet karşılığında verildiği.

Zayıf halka, para işleri.

Türkiye’de belediyeciliğin kuralları Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 1995’te İBB başkanı olduğundan bu yana AK Parti tarafından yeniden yazıldı.

Daha önce bu kurallara göre AK Partili belediyelerle iş yapmış müteahhitler 2019’dan itibaren CHP’li belediyelerle işlerine devam ettiler. CHP’li belediyelere bu isimleri kim takdim etti? Yıllarca CHP yönetimlerinde yer almış isimler değil mi? Para işlerinin, milletvekili, belediye başkanı adaylıklarına bulaştığı şaiyaları ortalığı sararken CHP yönetimlerinde kimler vardı?

Para işleri ve CHP

Para işleri sosyal demokrat çevrelerde 12 Eylül 1980 askeri darbesi, diğer partilerle birlikte CHP’yi de kapattıktan sonra etkili olmaya başladı. Üniversitelilerin, memurların, işçilerin parti üyesi olamadığı dönemde siyasette iş çevrelerinin etkisi artmaya başladı.

Murat Karayalçın liderliğine Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) döneminde bu etki daha çok küçük ve orta ölçekli belediye ihalelerinde “solcu müteahhitler” düzeyinde kalsa da paranın tadını alan belediye ve parti çalışanları görülmeye başlamıştı. 1989’da SHP’li İstanbul Belediyesinde patlayan İSKİ Skandalı yozlaşmanın ilk işaretiydi. Kendisinden 29 yaş küçük sekreteri ile evlenmek için eşine 1 milyon dolar tazminat ödeme sözü verip ödemediği için, eşinin şikayetiyle rüşvet ağı ortaya çıkan Ergun Göknel bir zayıf halkaydı örneğin.

Zayıf halka, yani para işleri SHP-CHP birleşmesi ardından CHP’de artık “solcu müteahhit” ölçeğinin ötesinde yükselmeye başladı. Kemal Kılıçdaroğlu, doğrusu siyasetin finansmanı yasası için çabaladı ama Deniz Baykal döneminde de görmezden gelinen, veya görülmek istenmeyen bulaşıklıklara çare olmadı, sorun bugünlere taşındı.

Özel’in zor kararı

Şimdi fatura, ağır iç ve dış saldırı altında CHP gemisini yüzdürmeye çalışan Özgür Özel’e çıkarılmak isteniyor.

belediye işlerini çok iyi bilen, hatta bazılarını icat eden AK Partililer, son seçimde geri düştükleri CHP’ye bir fırsat daha vermemek için zayıf halkaları zorluyor.

İddianame bir an önce ortaya çıkması bu nedenle önemli.

İmamoğlu’nun kesin ifadelerle savunduğu ve Özel’in de arkasında durduğu, kanıtlanamayacak iftiralardan mı oluştuğu, yoksa Başsavcı Gürlek’in iddia ettiği gibi “100 yılın yolsuzluğu” mu olduğu o zaman görülebilecek.

O arada iktidarın CHP’ye siyaseten yüklenme operasyonu devam edecek.

Özel, Türk siyasetinde nadir görünen süreklilikte bir kararlılık gösteriyor.

Sonucunu er ya da geç göreceğiz.

Ama Özel, bu fırtınayı atlatıp sakin sulara çıkarsa bu “zayıf halka” meselesinin üzerine gitmek zorunda.

Önce, zayıf halkaların CHP sistemine kimler tarafından dahil edildiğini saptamakla başlayabilir.