Ekrem İmamoğlu içeriden dışarıya “Korkma” diye seslenirken Erdoğan’ın hedefine yürüyüşü topuğundaki İmamoğlu dikeniyle artık daha zor.

Ekrem İmamoğlu, AK Parti döneminin yargı operasyonlarının simgesi haline gelen Silivri Cezaevinden “Korkma!” diye bir mesaj yayınladı; “Gaflet, dalalet içinde olanlardan korkma!” 

“Korkma” İstiklal Marşının ilk sözcüğü. “Gaflet ve dalalet, Mustafa kemal Atatürk’ün gençliğe hitabından alınma.

Üç yüz küsur genç, çoğu üniversiteli, İmamoğlu protestolarına katıldığı için cezaevinde. Gözaltına alınmaları esnasında maruz kaldıkları işkence iddiaları soruşturulmayı beklerken şimdi de adi suçluların kaldığı koğuşlarda kötü muameleye uğradıkları haberleri var. Amacın hadlerini bildirip pişman etmek olduğu anlaşılıyor. İmamoğlu onlara korkma diyor örneğin.

Mahir Polat, İmamoğlu’nun Genel Sekreter Yardımcısı. Ağır kalp hastası olduğu bilindiği halde günlerdir bürokratik işlemlerle canıyla oynanıyor. Polat’ın en büyük suçu belki de Fatih Belediye Başkanlığını 2024 seçimlerinde az kalsın kazanıp, oralarda cirit atan siyasal İslamcı çıkar gruplarının yüreğini ağzına getirmek.

İmamoğlu’nun danışmanı Murat Ongun da Silivri’de. Belediye ile çalışan iş insanlarının İmamoğlu ve çalışma arkadaşları aleyhine tanıklık yapma baskısı altında olduğunu öne sürüyor içeriden.

“Korkma!” biraz da o iş insanlarına.

İmamoğlu dikeni topuğundayken

İmamoğlu’nun “Korkma!” çağrısının bir başka özelliği 6 Nisan’da Ankara’da toplanacak CHP Olağanüstü Kurultayı öncesinde yapılması.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kurultay’a beş kalaya dek bekleyip 3 Nisan’da aday olmayacağını açıklaması, CHP’de Kurultay sonrası köklü değişime de işaret ediyor. Tasfiyeler, kopmalar olabilir; bu da Özgür Özel tarafından göze alınmış görünüyor. İmamoğlu’nun Kurultay’da Özel’e tam destek açıklaması, formaliteden öte anlam taşıyor.

İmamoğlu artık diploması da elinden alınmış vaziyette hapiste. Görünüşte Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında aday olma koşulları ortadan kalkmış durumda. Oysa Süleyman Demirel’in veciz sözüyle “meşru zeminde çare tükenmez”.

İmamoğlu hapiste ama artık Erdoğan’ın topuğunda bir diken gibi.

AK Parti saflarında evdeki hesap çarşıya uymamış görünüyor.

Ne CHP lideri Özel’in kitleleri bu denli ateşleyebileceğini ne de ekonominin bu kadar sert tepki verebileceğini hesap etmiş görünüyorlar. Tam uluslararası dengeler Türkiye’nin lehine dönmeye başlamışken İmamoğlu’nu Erdoğan’ın yeniden seçilme hedefi önünden çekmek pahasına AK Parti (be MHP) bindiği dalı kesiyor.

Topuğunda İmamoğlu dikeniyle Erdoğan’ın hedefine yürüyüşü artık daha zor.

While Ekrem İmamoğlu is calling out from the inside to the outside, “Don’t be afraid”, Erdoğan’s walk towards his goal is now more difficult with the İmamoğlu thorn in his heel.

Ekrem İmamoğlu published a message from Silivri Prison, which has become the symbol of the judicial operations of the AK Party era, saying, “Do not be afraid of those who are heedless and misguided!”

“Fear not” is the first word of the National Anthem. “Heedlessness and misguidance” is taken from Mustafa Kemal Atatürk’s address to the youth.

Three hundred or so young people, mostly university students, are in prison for participating in İmamoğlu protests. While the allegations of torture they were subjected to during their detention await investigation, there are now reports of them being mistreated in the wards where ordinary criminals are kept. It seems the aim is to put them in their place and make them regret it. İmamoğlu tells them not to be afraid, for example.

Mahir Polat is İmamoğlu's Deputy Secretary General. Although it is known that he has a serious heart condition, his life has been toyed with for days with bureaucratic procedures. Perhaps Polat's biggest crime is that he almost won the Fatih Municipality Mayorship in the 2024 elections and made the political Islamist interest groups that are running rampant there jump into his throat.

İmamoğlu's advisor Murat Ongun is also in Silivri. He claims from the inside that business people working with the municipality are under pressure to testify against İmamoğlu and his colleagues.

“Don’t be afraid!” is also a bit for those business people.

While İmamoğlu has a thorn in his heel

Another feature of İmamoğlu's "Don't be afraid!" call is that it was made before the CHP Extraordinary Congress to be held in Ankara on April 6.

Kemal Kılıçdaroğlu's announcement that he will not be a candidate until five days before the convention and on April 3 also points to a radical change in the CHP after the convention. There may be purges and splits; this seems to be a risk taken by Özgür Özel. İmamoğlu's statement of full support for Özel at the convention is more than a formality.

İmamoğlu is now in prison, with his diploma taken away from him. It seems that the conditions for him to be a candidate against President Erdoğan have been eliminated. However, in the words of Süleyman Demirel, “there is no end to legitimate solutions.”

İmamoğlu is in prison, but now he is like a thorn in Erdoğan's heel.

It seems that the calculations at home within the AK Party ranks are not going according to plan.

They seem to have calculated that neither CHP leader Özel could inflame the masses to this extent nor that the economy could react so strongly. Just when the international balances were beginning to turn in Türkiye's favor, the AK Party (MHP) is cutting off the branch it is sitting on, at the cost of removing İmamoğlu from Erdoğan's re-election bid.

With the İmamoğlu thorn in his heel, it is now more difficult for Erdoğan to walk towards his goal.