Özgür Özel ezberleri yıkıyor: İşe yarayacak mı?

Özgür Özel, itilip kakılan, her gün neye üzüleceğini şaşıran milleti sarıp sarmalayan, herkesin derdine koşan, ‘üzülmeyin geçecek’ diyen bir ağabey gibi.

Öğrencinin, çiftçinin, çalışanın derdiyle dertlenirken, cenazede acı paylaşıyor. ‘Ben yorulmam’ demişti, gerçekten de yorulmuyor. Bazen ülkede çoğunluğun derdi tasası, Özgür Özel’in omuzlarında diye düşünüyorum.

Bunun bir nedeni Özel’in neyse o olması. Bir diğer nedeni de siyasetin aksını şekillendirmek istemesi. Özel, sert ama kırıp dökmeyen bir muhalefet yapmaya çalışıyor.

Bugüne kadar hep iktidarın bildiği yerden çıktı: Kutuplaştır, sinirlendir, korkut ve kazan.

Özel’in amacı kutuplaşmayı kırmak ama hakkını da yedirmemek.

‘Bu dönemi anlatan bir fotoğraf seç bize’ deseniz, ‘Mehmet Murat Çalık hastanede pencereden bakarken, aşağıda bekleyen annesinin fotoğrafı’ derim. Üstüne ‘itirafçı olsun da tedavi olabilsin ne yapalım canım’ diyen sosyal medya paylaşımlarını da koymak lazım.

Özel, hastaneye gitti. Çalık’ın sağlık durumu nedeniyle tek kişiyle görüşme hakkı vardı, Özel kendi görüşmedi hakkını Çalık’ın annesine verdi. Hastanede şu söyledikleri önemliydi:

“Ben bütün Türkiye’deki sağlık çalışanlarının, buradaki sağlık emekçilerinin, hematoloji kliniğinin gereğini yaptıklarına Özgür Özel olarak iknayım.”

Çalışanı -mecazen- dövdürmedi, hastaneden muhtemelen kalpleri kazanarak çıktı.

***

LGS sınavı ile ilgili şaibe şüphelerini zaten CHP kuvvetli bir şekilde dile getiriyor. Bu tip durumlarda suyu bulandırmak isteyen de çok oluyor. Tam puan alanların pek çoğunun Diyarbakır’dan olduğu dezenformasyonu önce yayıldı. Amaç şaibe iddiaları ile Kürt vatandaşları incitip muhalefeti radikal bir yere itmekti. Bu tutmayınca “Müftünün oğlu nasıl tam puan almış? İmam hatipli nasıl tam puan almış?” söylemi dolaşıma sokuldu. Özellikle “Müftünün oğlu nasıl oluyor da tam puan alıyor?” paylaşımları sosyal medyada fırtına gibi esti ve çok çirkindi. Ayrıştırıcı, yoz kaba bir dil.

Özel, bunların da önünü imam hatiplilere sahip çıkarak kesti. Kendisini tebrik ediyorum. Şöyle dedi: “Bir milyonun üzerinde imam hatipli var… İmam hatiplileri kimse bir partiye mal etmesin, bir partiye itmesin… İmam hatip düşmanlığı yapacağım diye kimse kul hakkına girmesin, hepsi evladımız...”

Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de ciddi bir toplumsal değişim yaşanıyor. Gelecek bu değişime uyum sağlayabilen siyasetin olacak. Hep beraber yaşayarak göreceğiz.