19 Mart krizinin ekonomide yarattığı tahribatın etkisi devam ediyor. Rezerv erimesi bir haftadır durdu ama bu, ancak olağandışı döviz kısıtlamaları ile sağlanabildi. Aslında sorunun sürdüğünü gören ekonomi yöneticilerinin, son günlerde abartılı açıklamalarla, “ekonomide işlerin düzeldiği algısı yaratmaya çalıştıkları” gözleniyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 19 Mart’ın şok etkisi ardından, 10 gün sonrasında “ekonomide iplerin ellerinde olduğunu” söyleyerek, yeni propaganda dönemini açtı. Bu kapsamda söylediği “siyasi irade programın arkasında” sözlerinin etkisi; olumlu mu olumsuz mu oldu, onu anlamadık.
Ardından bankacılarla, iş insanları ile toplantılar düzenleyip, ardından meşhur Londra yatırımcı toplantılarına başladı. Şimşek, her yerde ekonomik programın bozulmadığını, hatta bu kriz nedeniyle alınan ek sıkılaştırma kararları ile enflasyonla mücadelenin şimdi daha sıkı olduğunu söylemeye başladı.
Bu arada açıklanan, neredeyse her veri sonrası, “verinin programın ne kadar iyi işlediğini gösterdiğine” ilişkin açıklamalar yapmaya başladı. İstatistik okuyanlar daha iyi bilir; rakamların dönemi, bazı, reel ve nominal değişimi gibi unsurlar kullanılarak farklı tablolar üretilebilir. Kabaca buna “rakamlarla yalan söyleme sanatı” denildiği de olmuştur.
Bu yönteme başvuran ekonomi yöneticilerini geçmişte de sık gördük. Mevcut durumu olduğundan iyi göstermek için bu tür abartılı yönteme başvurdular. Ancak “beklenti yönetimi için” yaptıkları abartılı açıklamaların, gerçeği bu yolla çarpıtmalarının, sonuçta beklentileri daha kötüleştirdiğine de çok şahit olduk. Piyasaların, zorlama olduğu belli, abartılı açıklamalara şüpheyle baktığı gerçek. Geçmişte de böyle durumlarda “milyarlarca dolar yabancı yatırımcı geliyor”, “petrol çıktı, doğalgaz bulundu” gibi açıklamalara çok rastladık. AKP bu yöntemi, daha çok seçim öncesindeki 2-3 aylık dönemde kullanırdı ama...…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta, hem de İstanbul’daki bir fizik tedavi hastanesi açılışında yaptığı konuşmada, “yeni doğalgaz keşfi” açıkladı. Göktepe-3 kuyusunda 27 Mart’ta başlayan çalışmaların tamamlandığını, 75 milyar metreküplük yeni doğal gaz keşfi yapıldığını, ekonomik değerinin 30 milyar dolar olduğunu söylemiş.
ZOR DURUMUN GÖSTERGESİ
Daha önceki gaz keşiflerinde de gündeme gelmişti; 2 ay içinde bir sahada ancak ilk tahmini rezervden söz edilebilir. Bunun ne kadarının çıkarılabileceği, ekonomik bir keşif olup olmadığını bilmek için yılların geçmesi gerekebilir. İşin ilginç tarafı; bu tür açıklamaların seçim öncesinde yapılmasına alışıktık. Şimdi seçim olmadığını göre, belli ki bu açıklamalar eriyen kredibilitenin tamiri için yapılıyor.
Son dönemde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir yandan 19 Mart’ın devamı izlenimi veren yeni davalardan söz ederken, öte yandan “çözüm süreci ve Trump’la yakınlaşmasını kullanarak ekonominin ne kadar iyi olacağı açıklamaları” yaptığını görüyoruz.
Şimşek ise son sosyal medya hesabından grafikli paylaşımlar yapıp; beklentilerin bozulduğunu gösteren son Merkez Bankası beklenti verilerine, “geçen yıldan bakıldığında aslında beklentiler iyileşti” gibi yorumlar yapmış.
Gerçekten dengeleri bozulmuş, yönetenlere güvenin kalmadığı bir ekonomiyi illüzyonla ne kadar iyi gösterebilirsiniz ki? Bu tablo ortadayken; abartılı vaatler ve yorumlarda bulunmak, piyasada ancak “gerçek durumu saklama çabası” olarak görülebilir.