Çıkmaz yol

İktidarın demokratik kurallardan ve hukuktan uzaklaşarak muhalefet üzerinde kurduğu baskıyla yeniden seçim kazanması normal koşullarda mümkün değildir.

Siyasi tarihimiz halka rağmen iktidarda kalmanın mümkün olmadığını gösteren örneklerle doludur.

Nitekim İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun önce diplomasının iptal edilmesi sonra tutuklanmasıyla başlayan süreçte muhalefetin güçlendiği, iktidarın ise zayıfladığı kamuoyu yoklamalarıyla ortaya çıkıyor.

Halkın yüzde 60’ı İmamoğlu’nun tutuklanmasının hukuki değil siyasi olduğunu, iktidarın cumhurbaşkanlığı seçiminde en güçlü rakibini devre dışı bırakmak için bu yola girdiğini düşünüyor.

İktidar, yürüttüğü baskı politikasıyla amaçladığı hedeflerin hiçbirine ulaşmış da değil.

İktidarın, İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan süreçte CHP’nin iç yarışa yöneleceği, parti içi çekişmenin artacağı beklentisi de gerçekleşmedi.

Tam aksine CHP bu süreçten bütünleşerek, birleşerek, güçlenerek çıktı.

İktidarın bir önceki kurultayı iptal edep kayyım atama tehdidine karşı toplanan CHP’nin 21. Olağanüstü Kurultayı birlik, beraberlik içinde geçti.

Özgür Özel, kurultay delegelerinin yüzde 90’ının oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi.

İmamoğlu’nun adı geçtikçe kurultay salonundakiler hep birlikte ayağa kalkarak alkışladılar.

Bir önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu dahil eski genel başkanlar kurultay salonunda bir arada görüntü verdiler, İmamoğlu’nun tutuklanmasına hep birlikte karşı çıktılar.

İktidarın hamlesi CHP’yi birleştirip güçlendirdi.

CHP’nin üye sayısı 2 milyona yaklaştı.

Saraçhane ve Maltepe meydanlarında sadece CHP’liler değil iktidardan memnun olmayan bütün muhalif kesimler, gençler, kadınlar, üniversite öğrenciler tek vücut oldular.

Kamuoyu yoklamaları iktidara olan desteğin azaldığını gösterdi.

CHP; demokrasiye, laiklik ilkesine, hukuk devletine, anayasal hak ve özgürlüklere sahip çıkarak Atatürk’ün yolundan giderek ilerliyor.

CHP’nin miting yeri olarak bu akşam Şişli’yi, pazar günü Samsun’u seçmesi tesadüf değil.

Şişli ve Samsun’un seçilmesi önemli bir mesaj içeriyor.

CHP, Atatürk’ün yolunu izliyor.

Atatürk de planlarını kurmaylarıyla Şişli’deki evinde yapmış ve Kurtuluş Savaşı’nı Samsun’a çıkarak başlatmıştı.

CHP’nin Şişli ve Samsun’u seçmesinin nedeni bu.

CHP’nin mesajı ilk seçimde iktidardan kurtuluşu Samsun’da başlatmak ve demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin yeniden kuruluşunu sağlamak.

CHP büyüyen bir destekle etkili muhalefet sürecinde ilerlerken iktidar demokrasi ve hukuk alanını daha da daraltmakla meşgul.

Anayasal haklarını kullanarak CHP’nin Saraçhane mitinglerine katılan 300’e yakın genç gözaltında tutuluyor. Üniversite öğrencileri sınavları olmasına karşın içeride. Üç yıla kadar hapislerini istiyor.

Bununla da yetinilmeyip aralarında daha 16 yaşındayken “her şey çok güzel olacak” sloganını CHP’ye armağan eden, göz altındayken CHP Parti Meclisi üyeliğine seçilen Berkay Gezgin’in de bulunduğu gençler hakkında siyasi yasak talep ediliyor.

Demokratik hukuk devletlerinde yeri olmayan bu uygulamalarla iktidarın istediği sonucu alması mümkün değildir.

Bu yol çıkmaz yoldur.