Geçen hafta dış dünyadan medyamıza yansıyan iki olumlu haber hayli heyecan yarattı ekonomiyle ilgili çevrelerde. 

Birincisi Fitch Ratings adlı kredi değerlendirme kuruluşu Türkiye’nin kredi notunu B‘ den B+’ya yükselttiğini açıkladı. 

İkincisi, kara parayla mücadeleyi güçlendirmek için 1989 yılında OECD bünyesinde  kurulmuş bulunan FATF adlı kuruluş da 2021’in Ekim ayından biri “Gri Liste’de tuttuğu Türkiye’yi önümüzdeki Haziran ayında bu listeden çıkarmak için hazırlığa başladığını açıkladı. FATF Başkanı T. Raja Kumar, Ekonomi Gazetesi’nden Elif Karaca’nın sorularını yanıtlarken, Türkiye’nin AML/CFT rejimini iyileştirmeye dönük önemli adımlar attığını ve bu nedenle Haziran ayında yapılacak olan FATF genel kurulunda Gri Liste’den çıkarılabileceğini ifade etti..  

Dış dünyadan iyi haberi özlemiştik

Her iki haber de önemli aslında, Fitch’in kredi kartı notu artırımından başlayayım. Türkiye ekonomisinin sağlıklı ve istikrarlı büyümeyi finanse etmek için dış kaynağa ihtiyaç duyduğu bir sır değil. Bu gerçeği görmezden gelerek 2017’den bu yana ekonomiyi hızlı büyümeye zorlayan yönetim anlayışının Türkiye’yi nereye getirdiği de ortada. Dandik ülkeleri saymazsanız Arjantin’in ardından dünyada en yüksek enflasyona sahibiz. 

‘Tek Adam’ rejiminin hediyesi olan faizleri düşürerek enflasyonu önleme hokkabazlığı getirdi bizi bu noktaya. Rating kuruluşları da bu parlak buluşu ciddiye almadıkları için Türkiye’nin kredi notunu düşürdü, Türkiye “yatırım yapılamaz ülke” kategorisine sokuldu. 

Fitch’in ülkemizde sevinç yaratan son not artırımı sayesinde şimdi eriştiğimiz B+ notu da ancak “yüksek düzeyde spekülatif yatırım yapılabilirülke” sınıfına sokuyor Türkiye’yi. Türkiye’nin notunun şimdi gelinen noktada B’den B+’ya yükselmesinin hikayesi de ilginç aslında. 

Şimşek nasıl göreve geldi?

Geçen yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetini kabul ederek Hazine ve Maliye bakanı olan Mehmet Şimşek bu görevi  devralırken Türkiye’nin 2017’den sonra uygulanan “irrasyonel” yani akıldışı politikalardan vazgeçerek aklın yoluna geri döneceğini ifade etmişti. Fitch’in Türkiye’nin kredi notunu bir çıt olsa da yükseltmiş olması Mehmet Şimşek’in izlediği çizginin onaylandığı anlamına geliyor. 

Bu çizginin siyasete kurban edilmeden sürdürülmesi halinde Türkiye’nin finans dünyasındaki itibarının daha da yükselmesi ve rating kuruluşlarının verecekleri notlarla bunu tescil etmesi beklenebilir.

Gri Liste’den çıkıyor muyuz?

Gelelim ikinci olumlu habere. FATF’nin Türkiye’yi kara para aklama operasyonlarında rol oynadığı iddiasıyla Gri Liste’ye neden aldığını bilmiyorum. Türkiye’nin Gri Liste’ye alınmış olmasının sıradan Türkiye vatandandaşlarının yurt dışında banka hesabı açmasını bile zorlaştırabildiğini ise biliyorum. Türkiye Haziran’da Gri Liste’den çıkarsa bunu da olumlu bir gelişme saymamız gerekecek.

Last week, two positive news from the outside world reflected in our media created a lot of excitement in economic circles.

First, the credit rating agency Fitch Ratings announced that it increased Turkey's credit rating from B to B+.

Secondly, the organization called FATF, which was established within the OECD in 1989 to strengthen the fight against black money, announced that it has started preparations to remove Turkey, which it has kept on the Gray List, from this list next June, as of October 2021. FATF President T. Raja Kumar , while answering the questions of Elif Karaca from Ekonomi Newspaper , stated that Turkey has taken important steps to improve its AML/CFT regime and therefore may be removed from the Gray List at the FATF general assembly to be held in June.  

We missed good news from the outside world

Both news are important, let me start with Fitch's credit card rating increase. It is no secret that the Turkish economy needs external resources to finance healthy and stable growth. It is obvious where the management approach that has ignored this fact and forced the economy to grow rapidly since 2017 has brought Turkey. If you don't count the crappy countries, we have the highest inflation in the world after Argentina.

The juggle of preventing inflation by reducing interest rates, which was a gift from the 'One Man' regime, brought us to this point. Rating agencies also downgraded Turkey's credit rating because they did not take this brilliant invention seriously, and Turkey was placed in the "non-investable country" category.

The B+ rating we have now achieved thanks to Fitch's latest rating increase, which caused joy in our country, only puts Turkey in the "highly speculative investable country" class. The story of why Turkey's rating increased from B to B+ at this point is actually interesting.

How did Şimşek come to power?

Mehmet Şimşek, who accepted President Erdoğan's invitation last year and became the Minister of Treasury and Finance, stated that Turkey would give up the "irrational" policies implemented after 2017 and return to the path of reason. The fact that Fitch raised Turkey's credit rating, albeit slightly, means that the line followed by Mehmet Şimşek is approved.

If this line is continued without being sacrificed to politics, it can be expected that Turkey's reputation in the financial world will increase even more and rating agencies will register this with the grades they will give.

Are we leaving the Gray List?

Let's come to the second positive news. I don't know why FATF included Turkey in the Gray List for allegedly playing a role in money laundering operations. I know that Turkey being included in the Gray List can make it difficult for ordinary Turkish citizens to even open a bank account abroad. If Türkiye leaves the Gray List in June, we will have to consider this as a positive development.