Günler günleri, aylar ayları, yıllar yılları kovalayarak çok çabuk geçiyor.
Bir ay kadar önce, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) 97. yıldönümünü kutladı.
Normalde böyle kutlamalar için 100. yıl beklenirdi, demek şu günler önemsenmiş ve bilgi paylaşımı yapılmak istenmiş…
Kutlama gününden dışarıya fazla bir şey yansımadığı için törende neler konuşulduğundan haberdar olamadım.
Oysa, örgütün 75. yıldönümü -2002 yılında- kutlamaları sırasında, davetli gazeteciler, orada geçirilen zamanın hakkını verecek bilgilerle donatıldığı için, okurlara anlatacak bayağı bir malzeme derlenebilmişti.
Ben birkaç yazı yazdığımı hatırlarım.
Kutlamadan haberim olmadığı halde konuyu hatırlamama, dün, bir İngiliz gazetesinde karşıma çıkan, onların bir istihbarat birimiyle ilgili bir yazı vesile oldu. Okuduklarım üzerine düşünür, arşiv çalışması yaparken, bizde de bir ay önce bir kutlama yapıldığı bilgisiyle karşılaştım.
İngiliz örgütünün adı ‘Pathfinder’… Yeni inşa edilen binasında binlerce istihbaratçı görev yapıyormuş. İngilizlerin kara, deniz ve hava kuvvetlerinden subaylar ve uzman siviller yanında, istihbarat alanında işbirliği yapılan diğer dört ülkenin sivil-asker uzmanları birlikte çalışıyormuş.
‘5 Eyes’ (5 Göz) istihbarat ortaklığı içerisinde, hepsi de İngilizce konuşulan ülkeler olan İngiltere, ABD, Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda bulunuyormuş. Binada, bu beş ülkenin ‘düşman’ belledikleri, ya da istihbarat faaliyeti için gerekli gördükleri ülkelere karşı çalışmalar yürütülüyormuş…
Rusya’ya, İran’a, Çin’e ve ismini açıklamadıkları başka hedeflere karşı…
Geçmişte, sadece İngilizce konuşulan ülkeleri bünyesinde barındıran Pathfinder’den çok farklı bir istihbarat ortaklığı olarak, ‘Safari Kulübü’ vardı.
Mısırlı gazeteci Hasaneyn Heykel’in uzun yıllar önce sırlarını faş ettiği Safari Kulüp, Fransız istihbarat birimi SDECE’nin başındaki Alexandre de Marenches’in yönlendirmesiyle oluşmuştu. Beş benzemezi andıran yapısında, Fransa’nın yanına konuşlanan diğer dört üye ülke, Suudi Arabistan, Mısır, Fas ve İran’dı -tabii Şah öncesi İran-…
Böyle bir istihbarat birlikteliği olur da Amerika ondan uzak kalır mı; nitekim ABD bu yapıyı pek çok gizli operasyonunda tepe tepe kullandı.
Gazeteci Heykel’in bulguları, İran’da yaşanan devrim sonrasında -1979- basılan Amerikan Büyükelçiliği binasında ele geçirilen gizli belgeler ortalığa saçılınca, doğrulanmış oldu.
Elbette günümüzde istihbarat Safari Kulüp’ün varlık gösterdiği dönemden çok farklı. Kullanılan teknoloji eskinin bazı yöntemlerini gereksiz hale getirdi.
Daily Telegraph gazetesindeki makaleden teknolojiden nasıl yararlanıldığının ipuçları da alınabiliyor. Rusların Orlan-10 ve İranlıların Şahid-131 drone’ları Ukrayna’dan Pathfinder’a bir şekilde getiriliyor ve o sayede, daha önce mümkün olmayan hayati önemde bilgilere kavuşuluyormuş…
Yemen kıyılarından alınan sinyallerin önemsiz mi yoksa saldırıya hazırlanan Husilerin haberleşmesi mi olduğu, birimin Cambridgeshire’daki binasının tepesindeki dev radarlara düşen sinyaller sayesinde, en kısa sürede değerlendirilebiliyormuş.
Önceleri günlerce sürüyormuş değerlendirme, şimdilerde birkaç saate düşmüş bu işlem.
Gazetede çıkan yazıyı İngilizlerin istihbarat faaliyetlerini önemseyen diğer ülke istihbarat örgütlerinin de dikkatle okuduklarını sanırım.
Mesela Çinliler…
Yazıda, Çin’in DF-17 hipersonik füzelerinin de binada değerlendirmeye alındığı ayrıntısı var.
Herhalde, o füzelerin Amerikan uçak gemileri üzerinden geçişinin, ileride Tayvan konusunda çıkacak bir çatışma ortamında kullanılmak üzere, yakınlarda devreye alındığının bilinmesini istemiş olabilir Pathfinder örgütü içerisinde yer alan ‘5 Eyes’ üyelerinden biri…
Amerika…
İngiltere, Amerika istedi diye sahte istihbarat değerlendirmeleriyle onunla birlikte Irak’ı işgale kalkışmıştı. Hatta, istihbarat dosyasındaki bilgilerin sahte ve uydurma olduğu uyarısını yapan biyolojik savaş uzmanı Dr. David Kelly, tam bu konular İngiltere Parlamentosu’nda tartışılırken, bir sabah yürüyüşünden evine geri dönmemiş, birkaç gün sonra adamın cesedini bulmuşlardı.
Sahte bilgiler ve çakma raporlarla Irak işgal edilmişti.
Gazeteye konuşan bir uzman, konuya ilişkin soruya, “Bir daha olmaz” cevabını verememiş…
Neyse.
Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) 97. yılı kutlamalarında bazı yazılı malzemeler de törene katılanlara dağıtılmış galiba.
Elime geçerse onlardan da söz ederim.