Berat Albayrak Hazine ve Maliye Bakanı iken, solunda oturan Trump’ın damadı Jared Kushner ve sağında oturan Hazine Bakanı Steve Mnuchin ile Trump’ın makam odasında resim vermişti ama bu resim ne kendisine ne Cumhurbaşkanı Erdoğan ne de Türkiye ekonomisine yaramıştı.

ABD Başkanlık seçimlerini Donald Trump’ın kazanmasının hemen ardından Türkiye’de sosyal medyada Berat Albayrak ismi TT oldu. Bu iddialara göre Trump kazanınca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da hemen Trump ile arası iyi olan damadı Berat Albayrak’ı yeniden kabineye almayı düşünmeye başlamıştı.

“Laf kaynağından ürer” diye güzel bir deyimimiz vardır ama bu defa “Albayrak geliyor” diyenler ikiye ayrılıyordu. Bir kısım, tıpkı 2018’de olduğu gibi Erdoğan’ın ekonomi yönetimini Mehmet Şimşek’ten alıp, yeniden Albayrak’a emanet edeceğini öne sürerken, bir kısım da o görevde zaten bulunup başarısını kanıtladığı için şimdi bir üst göreve getirilebileceğini iddia ediyordu; o da -Cevdet Yılmaz’ın yerine ya da yanında- Cumhurbaşkanı yardımcılığı olabilirdi ama belki Albayrak Dışişleri Bakanlığı görevini de Hakan Fidan’dan daha iyi yapabilirdi.

Şaka yapmıyorum, siyaset kulisinde bunu da fısıldıyorlar?

Bu iddialarla birlikte, Trump’ın damadı, Vaşington’daki İsrail lobisinin göz bebeği Jared Kushner’in, Erdoğan’ın damadı Albayrak’ı kayınpederinin makam odasına götürüp çektirdiği resim de yeniden gündeme geldi.

Kilit bağlantı Albayrak mı?

Birincisi o fotoğrafın verilmesinde sadece yakın dostluğun rol oynamadığını sağır sultan biliyor. Amerikan politikalarında Başkanla fotoğrafın bir bağış maliyeti var; bu da meşru sayılıyor.

İkincisi o fotoğrafın ne Türkiye ne Erdoğan ne de Albayrak’a bir faydası görüldü. Bir yıl kadar sonra Albayrak bırakıp gitti, ülke ekonomisi çöktü, Erdoğan da -kimsenin hatırlamak istemediği Nurettin Nebati deneyimi ardından- beş yıl önce işten attığı Şimşek’i kaç görüşmeden sonra daha güçlenmiş olarak göreve getirdi.

Üçüncüsü, Trump yeniden seçildiği zaman seçim kampanyası salonunda bulunan kişi Berat Albayrak mıydı? Yoksa önceki Türkiye-ABD İş Konseyi Başkanı, şimdiki Türkiye-Almanya İş Konseyi Başkanı ve aynı zamanda Bilim Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu üyeliği üzerinden Cumhurbaşkanlığıyla organik bağlantısı bulunan iş insanı Mehmet Ali Yalçındağ mı?

Türkiye’de siyaset ve ekonomiyle biraz ilgisi olan herhangi bir kişiye Türkiye’de Trump ile en iyi irtibatı bulunan kişinin kim olduğunu sorsanız alacağınız yanıt Albayrak mı olur, Yalçındağ mı olur?

Dert asgari ücret, hedef Şimşek

Albayrak döneminde “Faizi düşürelim, döviz kuru da enflasyon da düşer” zorlamasıyla ülke ekonomisinin düşürüldüğü hal ortada. Kimse Albayrak’ın 2020 son baharında, Cumhurbaşkanının “Görevden affı kabul edildi” açıklamasına muhatap olmamak için Instagram hesabından görevi bıraktığını açıklamasını hatırlamak istemiyor. Erdoğan’ın “Nas var, nas” diyerek verdiği ideolojik ve siyasi destek ile dostumuz Trump’ın “Brunson’u vermezseniz, ekonominizi mahvederim” tehdidinin de payı vardı.

Bu dönem halkın alıp gücünü düşüren, enflasyonu patlatan, gelir dağılımını daha da bozan ekonomik düzeninden memnun olanlar vardı. Onların bir kısmı şimdi Şimşek’e savaş açmış durumda. Sanki kararları Erdoğan değil de Şimşek ya da Yılmaz tek başına alıp uyguluyormuş gibi, hedefe onu koymuş durumdalar.

Bugünlerde “Albayrak gelecek mi?” sorusunu ısrarla soran belli iş grupları aslında “Şimşek asgari ücreti arttırmasın” demek istiyor.

Trump’ın yeniden seçilmesi bahane, Berat Albayrak’a da kimse bayılmıyor iş dünyasında, eski hatıraları canlanıyor. Ama dert asgari ücret ve ona bağlı artacak diğer ücret kademeleri. Dedik ya; laf kaynağından ürüyor.

When Berat Albayrak was the Minister of Treasury and Finance, he posed for a photo in Trump's office with Trump's son-in-law Jared Kushner sitting on his left and Treasury Secretary Steve Mnuchin sitting on his right, but this photo was of no use to him, President Erdoğan or the Turkish economy.

Immediately after Donald Trump won the US Presidential elections, the name Berat Albayrak became a trending topic on social media in Turkey. According to these claims, when Trump won, President Tayyip Erdoğan immediately began to consider reinstating his son-in-law Berat Albayrak, who is on good terms with Trump, into the cabinet.

We have a beautiful saying, “Words are born from their source,” but this time, those who said “Albayrak is coming” were divided into two. While one group claimed that just like in 2018, Erdoğan would take the management of the economy from Mehmet Şimşek and entrust it back to Albayrak, another group claimed that since he had already served in that position and proven his success, he could now be brought to a higher position; he could also be the vice president – instead of or alongside Cevdet Yılmaz – but perhaps Albayrak could also do the Foreign Minister’s job better than Hakan Fidan.

I'm not joking, they're whispering about this behind the scenes, too?

Along with these allegations, the photo of Trump's son-in-law and the apple of the eye of the Israeli lobby in Washington, Jared Kushner, taking Erdoğan's son-in-law Albayrak to his father-in-law's office has also come to the fore again.

Is Albayrak the key link?

First of all, the deaf sultan knows that not only close friendship plays a role in giving that photo. In American politics, there is a donation cost for a photo with the President; this is also considered legitimate.

Secondly, that photo did not benefit Turkey, Erdoğan or Albayrak. About a year later, Albayrak left, the country's economy collapsed, and Erdoğan - after the Nurettin Nebati experience that no one wants to remember - appointed Şimşek, whom he had fired five years ago, after several meetings, much stronger.

Third, was the person in the election campaign hall Berat Albayrak when Trump was re-elected? Or was it Mehmet Ali Yalçındağ, the former President of the Turkey-USA Business Council, the current President of the Turkey-Germany Business Council, and also a businessman who has an organic connection to the Presidency through his membership of the Science, Technology and Innovation Policies Board?

If you were to ask anyone who has any connection to politics and economics in Turkey who has the best contact with Trump in Turkey, would the answer be Albayrak or Yalçındağ?

The problem is minimum wage, the target is Lightning

The situation in which the country's economy was reduced under the pressure of "Let's lower the interest rate, the exchange rate and inflation will also decrease" during the Albayrak period is obvious. Nobody wants to remember Albayrak's announcement on his Instagram account in the fall of 2020 that he was leaving office so as not to be subject to the President's statement that "His pardon from duty has been accepted". Erdoğan's ideological and political support by saying "There is no way, there is no way" and our friend Trump's threat of "If you don't give me Brunson, I will destroy your economy" also played a role.

During this period, there were those who were happy with the economic order that took the people's power and weakened it, caused inflation to explode, and further damaged income distribution. Some of them have now declared war on Şimşek. They have targeted him as if Şimşek or Yılmaz were the only ones making and implementing the decisions, not Erdoğan.

Certain business groups that insistently ask the question “Will Albayrak come?” actually want to say “Şimşek should not increase the minimum wage.”

Trump's re-election is an excuse, no one in the business world is crazy about Berat Albayrak, old memories are reviving. But the problem is the minimum wage and other wage levels that will increase depending on it. As we said; words are born from the source.