Siyasette ‘okuyamamanın’ özrü olmaz…

Bazen bir fotoğraf, bin lafa bedel ‘kilit mesajı’ verir… Tıpkı beden dili gibi işlev görür bu fotoğraflar… ‘Algılama Yönetimi’nin olmazsa olmazı; görüneni seyretmek ya da izlemek değil, okumaktır…

Bu çerçevede CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i, TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ı, DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan’ı Sivas’ta omuz

omuza açıklama yaparken gösteren fotoğraf da ne kadar çok şey ifade ediyor.

Bilindiği gibi 2 Temmuz 1993’te; 33 yazar ve sanatçı ile 2 otel görevlisi ve 2 gösterici de dâhil 37 kişi Madımak Otel’deki Sivas katliamında

yaşamlarını yitirmişti. 30 yıllık zaman aşımı dolduğu için geçen eylül ayında Dava düşmüştü…

Özgür Özel ve yanındaki siyasi figürlerin bu konuyu, bu elim olayı çeşitli taleplerle bir tür ‘siyasi eylem’ biçiminde ele almalarını anlamak mümkündür. Bizim anlamadığımız; CHP Başkanı’nın ve kurmaylarının özellikle 14 ve 28 Mayıs 2023 seçim hezimetinin nedenleri hususunda

gereken dersleri bir türlü çıkarmamaları…

Siyasi iletişim okumacıları yenilgiyi sadece ‘yanlış Cumhurbaşkanı adayına’ bağlamıyorlardı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerde elde edilen başarıyı DEM ile kurulan ittifaka bağlamadıkları gibi… Atatürk’ün vazettiği ve temel kabul edilen millî bağımsızlık ile bölünmez bütünlük

ilkelerine gönül vermiş CHP tabanı, DEM ile iş tutulmasına hiç de sıcak bakmadığını basbayağı gösteriyordu…

PKK’yla ya da Kandil’le bağlantısını hiçbir zaman reddetmeyen DEM’i ve de doğal olarak proletaryanın diktatörlüğünü savunan TİP’i, Gazi

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu partinin “askerleri” nasıl hazmedecekler ki…

Özgür Özel, kurmayları, Saraçhane medyası ve bunların ‘kapıkulu’ yorumcuları diyeceklerdir ki; “Aslolan doğrular, gerçeklerdir; onu söyleyen herkesle yan yana durulabilir, ortak hareket edilebilir, birlikte fotoğraf verilebilir…”

Bu arkadaşlara söylenecek söz şudur:

“Değerler, insanların yaptıklarıyla değil, yapmadıklarıyla oluşur… Yalan söylemeyerek, ikiyüzlü davranmayarak, ahlaksızlık etmeyerek değer kazanılır.

Özetle, Çin’in bütün çayını verseler yapmayacağınız şeyler sizin değerlerinizi oluşturur. Siyasette, iddia edilenin tam tersine; amaç aracı mübah kılmaz…”

Günün sözü

“Değerleri olmayan insanların hiç değeri yoktur.”

Burton Hill

İletişim Aklı 37

İletişim Aklı, kapitalizmin en karmaşık ürünlerinden olan ve pazarlama iletişiminin önde gelen enstrümanları arasında yer alan algılama yönetimini, ‘kara propaganda’ ile karıştırarak ‘algı operasyonu’ diye aşağılamaya çalışanların oyununa gelmez. Temsil ettiği kişi, kurum ya da markaların algılamalarının ve buna bağlı gelişecek itibarlarının ancak yönetilirse yükselebileceğini, aksi takdirde doğacak boşluğu kötü niyetlilerin çabalarının dolduracağını bilir.

 

Gözümüze takılanlar…

İGA İstanbul Havalimanı, havacılık sektörünün önde gelen CEO ve üst düzey yöneticileri ile 500’ü aşkın havalimanı profesyonelinin katılımıyla düzenlenen, havacılık sektörünün en önemli etkinliğine, ACI Europe “Avrupa Havalimanları Konseyi Yıllık Genel Kongresi”ne ev sahipliği yapıyor. Türkiye’nin izole olmasını isteyenler ve bunun için her şeyi yapmaya çalışan münafıkların inadına Avrupa’nın öve öve bitiremediği İstanbul Havalimanı’nın, pek çok alanda ipi göğüslemiş olduğu ACI üst yönetimi tarafından rakamlarla bir kez daha dile getirildi. Dünyada büyük başarılar kazanan millî takılarımız gibi Havalimanımızla da gurur duymaktan çekinmemek gerekir…

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden Dr. Nurgül Arpag, İspanya’daki 11. Uluslararası Avrupa Ameliyat Hemşireleri Birliği Kongresi’nde yaptığı bazı araştırmaların sonuçlarını paylaşmış. Buna göre; ameliyathane hemşirelerinin ameliyat öncesi ziyaret ve bilgilendirmelerinin, hastaların ameliyat sonrası kaygılarını, ağrı bildirim sıklığını azalttığı belirlenmiş (Ayşegül Arıkan Erben). İletişim profesyonellerinin belki de birincil uzmanlık alanı olması gereken ‘ilişki yönetimi’ için bu kadar net bir örnek az bulunur. Yöneticilerle, çalışanlarla, müşterilerle ya da ilişki yönetiminin şart olduğu herhangi bir paydaşa ilişkin planlamada sık sık bilgilendirme, muğlak alan bırakmama ve ulaşılabilir olma kritik önemdedir. Tıpkı kriz iletişimi yönetiminde olduğu gibi…

Fakir Hausgeräte’nin yeni saç kurutma makinesi Sapphire Luxe, yaydığı “sıfıra yakın” radyasyonla çocuklarda dahi güvenle kullanılabiliyormuş (Seda Kal). Saç kurutma makinelerinde ‘radyasyon’ sorunu olduğunu bilmiyorduk doğrusu… Rakiplerini doğal olarak töhmet altında bırakacak bu söylem, ciddi bir reaksiyon almazsa ve bu yeni özelliğin iletişimini doğru ve etkili yapılır, kullanıcı memnuniyeti sağlanarak ‘tavsiye edilen’ saç kurutma makinesi hâline gelebilirse arzu ettikleri iş sonuçlarına ulaşabilirler.