Belediyeler ve kirli para

Manavgat Belediyesi’nde baklava kutusu içinde verilen rüşvet kameralar önünde suçüstü yapılınca CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Suça bulaştığı ispatlanan kim varsa partimizde barınması mümkün olmayacağı gibi en ağır şekilde cezalandırılmasının da takipçisi oluruz” dedi.

19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne, geçen hafta İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin eski Başkanı ve ekibine, önceki gün Antalya, Adıyaman ve Adana belediyelerine yapılan operasyon ile Manavgat Belediyesi’ne yapılan operasyon arasında, paranın hacmi ve örgüt üyelerinin sayısı dışında, şekil ve mahiyet olarak hiç fark yok. Manavgat’ta nasıl ki rüşvet gizlenemeyecek şekilde ortadaysa, iddialara, iddianamelere, delillere bakıldığında diğer belediyelerde de suçlar gizlenebilecek durumda değiller. Belli ki CHP Genel Başkanı küçük belediyeyi gözden çıkarıyor ama büyüklerine aynı sağduyulu yaklaşımı sergileyemiyor.

CHP’nin ve muhalif kesimin, gün gibi aşikâr olan yolsuzluklarla ilgili ürettikleri savunma stratejileri de son derece sorunlu: İktidar partisinin belediyelerinde de aynı yolsuzlukların olduğunu ama üzerine gidilmediğini iddia ediyorlar. Diyelim ki doğru, diyelim ki iktidar partisinin belediyelerinde yolsuzluk var ve onlara dokunulmuyor; bu, CHP’li belediyelerin yolsuzluklarını meşrulaştırır mı? “Onlar çalıyor bir şey olmuyor ama biz çalınca operasyon yapılıyor” diye savunma yapılır mı? Başkalarının hatası, sizin hatanızı yasal hale getirir mi? Ayrıca, eğer yolsuzlukla itham ettiğiniz partiden daha iyi olmayacaksanız, daha dürüst olmayacaksanız, onları çalmakla itham edip siz de çalacaksanız, bu ülkeye ne fayda getireceksiniz? “Biraz da biz çalalım, biz yiyelim” diye mi iktidar olma hevesindesiniz?

AK Partili belediyelere de bugüne kadar defalarca yolsuzluk operasyonu yapıldı ve zanlılar yargı önüne çıkarıldı. Mahkûm olanlar da var. Şu anda da savcılar bazı belediyeleri takibe almış durumdalar. Yakında iktidar belediyelerine de operasyonlar gelebilir. Hazırlıklarının yapıldığını duyuyoruz. CHP o zaman ne diyecek? Elindeki tek savunma söylemi çöktüğünde, devasa yolsuzlukların üzerini nasıl örtecek? Bunu tabanına, seçmenine nasıl izah edecek?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manavgat’taki rezaleti kabullenirken, diğerlerini, hem de bizzat CHP’lilerin ihbar ettiği diğer yolsuzlukları “sokağa dökülme” çağrısı da yaparak karambole getirmeye çalışıyor. Böyle bir muhalefetin CHP’ye de Türkiye’ye de faydası yok.

Eğri oturup doğru konuşalım: Evet, yerel yönetimler demokrasinin başladığı yerlerdir. Yerel yönetimler halka dokunan hizmetlerin üretildiği yerlerdir. Ancak yerel yönetimler aynı zamanda devasa miktarda kirli paranın da döndüğü yerlerdir. Bunu duyuyoruz, on yıllardır yapılan operasyonlardan, anlatılanlardan, dedikodulardan, belediyelerde mide kaldırmayan işlerin çevrildiğini görüyoruz. Üstelik bu kirli para parti, ideoloji, inanç vs. de tanımıyor. Her partiden, görüşten ve inançtan dürüst belediye başkanları olduğu gibi, tersi de var. Demokrasi ve hizmet belediyelerden ülkeye yayılırken maalesef çürüme, çözülme, kokuşma da belediyelerden ülkenin tamamına sirayet ediyor.

Özgür Özel, CHP’de daha yeni sayılır. Üstelik şaibeli kurultay nedeniyle koltuğu da sağlam değil. Ancak önünde, hem CHP’de yeni bir sayfa açarak koltuğunu sağlamlaştırmak, hem de Türkiye’ye yapıcı muhalefeti hakim kılmak adına önemli bir fırsat var: Özgür Özel, altından kalkamayacağı, belgeli, delilli, ispatlı yolsuzlukları savunmak yerine, tabanını galeyana getirip ateşle oynamak pahasına yolsuzlukları örtmek yerine, bu çürümeyi kabullenip, önce kendi partisini temizleyebilir, sonra da Türkiye’de siyaseti temize çekme çağrısını samimiyetle yapabilir.

Belediyelerdeki çürümenin önüne geçmek, Türkiye’ye yapılacak en hayırlı icraat olacaktır. İmar yolsuzluk ve usulsüzlüklerinin toplumun her bir bireyini etkilediğini, çürüttüğünü biliyoruz. Belediyeleri temize çekmek, tüm bir toplumu temize çekmek anlamına gelecektir. İktidar da böyle bir girişime samimiyetle destek verecektir.

Özgür Özel, “Ama onlar da yapıyor” diyerek rakibine çamur atmak yerine, kendi içinden başlayarak bir “temiz eller” operasyonu yapabilir. Böyle bir operasyon ve çağrının, CHP’yi köklü şekilde değiştireceğine şüphe yoktur.