MHP umut olabilir mi sorusu iktidara gelmekle ilgili değil. MHP bir kitle partisi olmadığı için, en azından bu haliyle böyle bir şey beklenemez.
Fakat yargının iktidar tarafından siyasi bir buldozer gibi kullanılmasını önlemek konusunda MHP kararlı olursa çok şey yapabilir.
Örnek, yeni çözüm sürecidir. Sürece bu defa MHP lideri Bahçeli öncülük etti. Belli ki bir devlet projesi, ama eski çözüm sürecinin kötü hatıralarının yarattığı engeller, ancak Bahçeli’nin öncülüğü ile aşılabilirdi.
Bahçeli’nin DEM ve Öcalan hakkındaki eski sözleri biliniyor. Partiyi kapatmadı diye AYM’ye bile söylemediğini bırakmamıştı. Terör meselesinin çözümü için devletin hazırladığı projeyi ikna edici bulunca, sürecin en sebatlı savunucusu oldu.
Hukuk konusunda da böyle bir tavır alırsa ülke için elbette çok yararlı olur.
MHP’DE HUKUKUN SESİ
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız’ın hukukun üstünlüğünü savunmada ortaya koyduğu seviye ve kararlılık çok iyi bir örnek.
Feti Yıldız, hasta mahkumların tahliyesi konuşunda FETÖ hükümlüleri sorulduğunda “hukuk evrenseldir, herkese uygulanır” diye cevap vermişti. (7 Ocak)
Burada “evrensel” kavramının altını bir kere daha çiziyorum.
Halk TV çalışanları, Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş dahil, tutuklandığında, Feti Yıldız, “Haber verme sınırını aşmayan, eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları anayasanın ve Basın Kanunu’nun koruması altındadır” diye açıklama yapmıştı. (30 Ocak)
İmamoğlu tutuklandığında, Yıldız’ın açıklaması şöyleydi:
“Mutlak zorunluluk yoksa tutuklama yerine başka tedbirler düşünülmelidir.”
Yıldız’ın şu sözleri, yargıdaki en büyük sorularından birine işaret etmektedir:
“Genel geçer, basmakalıp ve bireyselleştirilmemiş soyut, tanımlamalarla kişi hürriyeti ve güvenliğini ilgilendiren kararlar kurulmamalıdır.” (18 Mayıs)
Yıldız’ın “masumiyet karinesi”ni, “bağımsız ve tarafsız mahkemelerde doğal hakim” ilkelerini vurgulaması, hakimlerde bulunması gereken vasıflar konusunda Mecelle’den alıntı yapması, hem günümüzdeki soruna parmak basıyor hem hukuk kültürünü yansıtıyor. (20 Mayıs)
HUKUK DEVLETİ?
Yıldız’ın şu sözleri, özellikle önemlidir:
“Bireyin özgürlüğünü temel almayan, devletin eylem ve işlemlerini yargı denetimine açık tutmayan bir yapı da hukuk devleti sayılmaz.” (8 Haziran)
Evet hukuk devleti olmanın şartı, bağımsız tarafsız yargının denetim yapmasıdır. Ama OHAL kararnameleri yargı denetimine tabi değildir ve bu iktidar askerlerin koyduğu bu kuralı CB sisteminde aynen korudu. Bu sayede, sorgusuz sualsiz, birçok hukuk ihlallerinde bulundu.
Yargı denetiminin hukuken geçerli olduğu birçok konuda ise fiilen denetim etkisiz kalıyor. İstenmeyen kararlar verdiği için HSK eliyle sürülen hakimleri düşünün. Uygulanmayan AYM ve AİHM kararlarını düşünün…
İktidar bütün bunları bilerek, isteyerek yapıyor. İşte, söz verdiği halde mülakatları kaldırmadığı gibi, yine söz verdiği halde, hakim sürgünlerini önleyerek “coğrafi teminat” kanununu çıkarmıyor.
Ağır hukuk sorunlarımızın kanıtı toplumdaki şiddetli rahatsızlık, ekonomide yatırımsızlık ve iktidar cenahından Fethi Yıldız’ın açıklamalarıdır.
BİZDE HUKUK SORUNU
Bizde hukuk kültürü, hele de hukukun üstünlüğü kültürü gelişmemiştir.
Fransız düşünür Raymond Aron, Fransız tarihi çok kırılmalı olduğu için Fransa’da kuvvetler ayrılığı, yargı bağımsızlığı gibi fikirlerin gelişmesinin geciktiğini yazmıştı. Gerçekten bu ancak 1958’de 5. Cumhuriyet’ten itibaren mümkün oldu.
Bizde de siyasi endişeler hep hukuku bastırdı. Hukuk kültürünün güçlü olmaması, güçlü iktidarların otoriterleşme hevesini körükledi.
Bu konuda sağıcılar, solcular, muhafazakârlar, Atatürkçüler, sosyalistler, milliyetçiler, devrimciler sorumluluğu başkalarına atıp kendilerini aklayacak durumda değildir.
Herkes kendi davasının kavgasını yaptı, hukukun üstünlüğü yerleşmedi.
Ama artık Türkiye, tam bir hukuk devleti olmadan ekonomide daha ileri gidemeyeceği bir aşamadadır. Hukuku üstün kılmadan “orta gelir tuzağı”ndan çıkamıyoruz işte.
Dünya ekonomisindeki payı ile Türkiye hala 1980’ler seviyesinde!
Bahçeli, bir de bu açıdan bakmalı, iktidar cenahında hukukun üstünlüğünü savunmak için de inisiyatif almalıdır