Tasarruf başlamış diyeyim de gülün
Aylardır Mehmet Şimşek’in enflasyonla mücadelede tam olarak başarılı olamayacağına, enflasyonun tek haneli rakamlara inmesinin mümkün olmadığına çünkü kamuda tasarruf yapmadıkça, sadece işçi, memur ve emeklilerin maaşları düşürülerek bu mücadelenin kazanılamayacağına değiniyoruz.
Enflasyonla mücadele için kamu harcamalarında tasarruf şart.
Ve kamuda tasarruf başlamış görünüyor.
Reis-i Cumhur’un Uzakdoğu gezisinde bu tasarrufun ilk işaretleri görülmeye başlandı.
Daha önce yurt dışı gezilere bir Boeing 747, bir Airbus A340, bir Airbus A330, bir Airbus A319, bir M 400 askerî nakliye uçağı olmak üzere 3’ü geniş gövdeli 5 tayyare ile giden Cumhurbaşkanlığı kafilesi, Uzakdoğu gezisinde ciddi bir tasarrufa giderek topu topu 3 uçakla seyahat etti.
Boeing 747’de Cumhurbaşkanı, ailesi ve yakınları, Airbus A300’de heyet ve gazeteciler, askerî nakliye uçağında ise makam araçları ve hediye TOGG’lar götürüldü.
Zannederim bu fakir görüntü ülkemizin Malezya ve Endonezya nezdindeki itibarını yerle bir etmiş ve bize acımalarına neden olmuş olabilir ama olsun.
Önemli olan tasarruf.
Kötü niyetli olanlarınız diyecektir ki, “Böyle tasarruf mu olur. Üç uçak az mı? Koca Boeing 747’ye sığamadılar mı?”
Aceleniz ne, yavaş yavaş.
Sigarayı bile yavaş yavaş bırakıyor insanlar, hele uzun süren alışkanlık döneminden sonra bünye şaşırmasın diye.
Bu da o hesap.
Ani bir şok olmasın diye.
Tabii benim asıl merak ettiğim şu.
Yarın öbür gün Cumhurbaşkanlığı görevi sona erdiğinde ne olacak!
Bünye tarifeli sefere nasıl alışacak!
Muhtemelen siyasetçilerin kendilerini vazgeçilmez zannetmelerinin ve oturdukları koltuklardan kolay kolay kalkamıyor olmalarının nedeni alıştıkları bu aşırı debdebe.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı kim olacak bilmiyoruz.
Makam koltuğundan kalkmak belki çok zor değil ama o koltuğun mütemmim cüzü haline getirdikleri Boeing 747’deki odadaki yataktan da kalkmak zorunda olmak çok kolay değil.
Ama her iki aday adayından da cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdukları zaman bağımlılık yaratan bu aşırı gösterişten kaçınacaklarına dair söz vermelerini bekliyoruz.
Abartılı hediye kibarlık olmaz!
Müslüman ülke liderlerine TOGG hediye etmek artık bir gelenek haline geldi.
Erdoğan, Arap Yarımadası, Azerbaycan falan derken gittiği tüm Müslüman ülke liderlerine TOGG hediye etmeye başladı.
Oldukça pahalı bir hediye.
Şimdiye kadar genelde cam biblo, Paşabahçe ürünleri, bilemedin bir Türk halısı, Türk kilimi verilirdi. Muhtemelen bunlar yine veriliyor ama bunlara bir de TOGG eklendi. Suudi kralları, Körfez şeyhleri saat hediye ederdi, biz de otomobil hediye ediyoruz.
Aslında hediyenin abartılısı pek de şık bir hareket değildir.
Karşı tarafı zor durumda bırakır.
O ülkelerde kural, kanun falan varsa bu hediyeye aynı oranda bir hediye ile mukabele edemezler, yasal sınırlamalar vardır, bu kez de hediyenin altında ezilirler.
Hoş değildir, nezaketle bağdaşmaz.
Mesela ABD Başkanı Türkiye’ye geldiğinde bizim Cumhurbaşkanı’na bir Cadillac hediye ediyor mu!
Ya da sık sık gelmeye başlayan Alman Cumhurbaşkanı’nın Erdoğan’a Maybach hediye ettiğini gördünüz mü!
Bunu hediye edecek güçleri mi yok sizce.
Yoksa bunun pek de zarif bir hareket olmadığının farkındalar mı!
TOGG’un tanıtımı açısından faydalı olabilir ama bu ülkelerin hiçbirinde TOGG bayiliği olmayınca, bu tanıtımın da bir faydası olmaz.
Onun yerine Türkiye’de imal edilen bir uydunun maketini hediye etse çok daha iyi olur.
Hem teknolojik açından Türkiye’yi daha iyi konumlandırır, hem de bakarsınız uydularımıza müşteri çıkar.
Bu arada trafiği sağdan akan ülkeye, soldan direksiyonlu araç hediye edildiği için dalga geçenler var.
Çok ayıp ediyorsunuz.
Bu bizim sorunumuz değil.
Yarın bir yasa değişikliği ile trafiği düzeltiversinler.
Onu da biz mi hediye edeceğiz!
Alman pazarında TOGG
TOGG demişken, gördüğümüz kadarı ile TOGG en sonunda Almanya’da da satışa başlamış. 2025 başında Alman pazarında da olacağını açıklayan TOGG, dünyanın en iyi 4 üst segment otomobilinden üçünü üreten ülkeye T10 X Long Range SUV modeli ile giriyor.
Ki zaten başka modeli de yok!
TOGG Almanya’daki başlangıç fiyatını 64 bin 900 euro olarak açıklamış.
Türk parası ile yaklaşık 2 milyon 446 bin TL.
Sıkı bir rekabetin olduğu Almanya’da Mercedes EQC modelini 66 bin eurodan, BMW ise IX modelini 57 bin eurodan başlayan fiyatlarla sunuyor.
BYD ise Dolphin modelini 32 bin, Seal modelini de 50 bin euroya müşteriye teslim ediyor.
Yani Almanya’daki rekabet buradakinden daha fazla.
Bakalım TOGG Almanya’da ne kadarlık pazar bulabilecek.
Sadece Türkler arasında bile Almanya’dan AKP’ye çıkan oy oranında bir pazar payı elde edebilirse TOGG Almanya’da bayağı satar.
Tabii Almanların bundan rahatsız olacağını hiç zannetmiyorum.
Çünkü satılan her bir TOGG’dan Türkiye zarar ediyor.
Ama Alman Bosch ciddi bir para kazanıyor.
NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?
En kısa yolun en kolay yol olduğunu zannetmediğimiz zaman.