Kurumları yok etmenin sonucu

Kartalkaya Grand Kartal Otel yangınında artık AKP’liler de oklarını Kültür ve Turizm Bakanı’na yöneltmeye başladılar. 

En azından bir kısmı. 

Bunda mızrağın artık çuvala sığmaması kadar, Bakan Ersoy’un zaten Saray dışındaki AKP’liler tarafından sevilmiyor olmasının da etkisi var. 

Çünkü Ersoy’u asla “kendilerinden” görmediler. 

Eğer tam anlamıyla kendilerinden olsa idi, her şeye rağmen ölümüne savunurlardı.

Peki bu yangının suçunu “sadece” Turizm Bakanı’nda aramak doğru mu!

Yani bakanlık koltuğunda oturan Mehmet Ersoy değil de, başka bir AKP’li olsa idi bu yangın olmaz ya da olsa da kayıpsız atlatılabilir miydi!

Tabii ki hayır!

Mesele, bakanların kimliği değil, mesele AKP’nin ülkeyi yönetme ya da yönetememe biçiminde. 

Şu anda biliyoruz ki, bu otelin yanmasında yanlış yazılmış, yanlış hazırlanmış ve boşluklarla dolu yasalar var. 

Bana sorarsanız bilerek ama hadi niyet okumayalım bilerek veya bilmeyerek yaratılan bu boşluklar denetimi, yetkileri birbirine sokmuş. 

Sorumluluk bir yanda Turizm Bakanlığında, bir yandan da adı şimdiye kadar hiç geçmese de İl Özel İdaresinde.

Özel idare ne yapıyor? 

Hiç!

Oysa geçmişte, beğenmedikleri, sürekli suçladıkları eski Türkiye’de belediyelerin yetki alanları dışındaki bu gibi alanlarda ve 

köylerde sorumluluk ciddi bir kuruluştaydı. 

Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü. 

Cumhuriyetin kuruluşunda bitik durumda olan Anadolu’yu modern bir ülkeye çevirmek ve Anadolu’nun her köyüne yol, su, elektrik gibi devlet hizmetlerini ulaştırmak, bu hizmetlerden yararlanamayan en küçük bir yerleşim biriminin kalmaması için oluşturulmuş Yol Su Elektrik, Toprak-Su ve Toprak İskan gibi kuruluşların birleştirilmesi ile Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü kurulmuştu.

Belediye yetki alanı dışında kalan yerlerde yapılacak binaların, alınacak önlemlerin hepsi bu kurumun uzman kadrolarınca belirlenir ve kontrol edilirdi. 

AKP iktidarı saat gibi işleyen bu kurumu 2005 yılında lağvetti. 

Yetkilerini birkaç büyük şehir dışında İl Özel İdarelere devretti ama ortada kocaman boşluklar kaldı. 

Yasada ya da organizasyonda boşluk demek siyasetin o alanlardaki etkisini arttırmak demekti. 

Sırf bunu sağlamak için, gri alanlar oluşturdular. 

İşte bu yangın o gri alanların sonucudur. 

Daha doğrusu gördüğümüz sonuçlarından biridir.

Sorun bir bakan sorunu değildir. 

Sorun bir iktidar anlayışı sorunudur. 

Bakanlar da o anlayışın sonucudur. 

Rapor değiştirilemesin diye 

Grand Kartal Otel’deki yangının bilirkişi heyeti tarafından hazırlanmış ön raporunu aşağıda incelemenize sunuyorum. 

Dün hem sosyal medyada hem de yazı günüm olmadığı halde bu köşede yayınladım. 

Normal bir ülkede yaşıyor olsak yayınlamama gerek olmazdı. 

Ama açıkçası bu raporun değiştirilmesinden, sümen altı edilip yerine yenisinin istenmesinden korktum. 

Kimi suçladığına hiç bakmadan sizlere paylaştım. 

13 sayfalık rapor için tıkla

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ? 

Yönetemediklerini anladığımız zaman.