Bazı değerler bazı kavramlar o kadar çabuk aşındırılıyor ki… Günlük siyasete o kadar kolay kurban ediliyor ki… Gün geliyor o kavramların önemine, ağırlığına ihtiyaç duyduğumuz gün bir bakıyoruz ki; içi boşalmış…

Anlamsızlaşmış!..

Ciddiye alınmamaya başlamış!..

Hüda Par Başkanı, hani PKK ve Hizbullah’a terör örgütü diyemem diyen şahıs var ya… Hani Anayasa’nın dördüncü maddesi kaldırılsın dolaysıyla ilk maddesinin çöp olmasını isteyen şahıs var ya… Hani MHP Genel Başkanı’nın Malazgirt kutlamalarında elini kaldırarak birlikte poz verdiği şahıs var ya….

Bahçeli ona dün cevap verdi…

Ne mi dedi?

‘Kim olursa olsun hangi mevkide bulunursa bulunsun Anayasa'nın ilk dört maddesine şaşı bakanlar bizim için yok hükmündedir’

Dedi ama ortaklığını bozmadı…

Dedi ama gereğini yapmadı…

Yok hükmündedir diyerek geçiştirdi… Yani söylenmemiş saydı!

Yok hükmünde sözünün eskiden anlamı vardı. Ağırlığı vardı. Yaptırımı vardı… Bahçeli gibi siyasetçiler içini boşalttı…

Hatırlayın. Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’ni adalet ve hukuk düzeninin safsatası ve sancısı ilan ederek yüce mahkeme kararını yok hükmünde saydı. Yetinmedi

Anayasa Mahkemesi’ni terörist ilan etti… Hüda Par’ a, Hüda Par Genel Başkanı Yapıcıoğlu’na söyleyemediği sözleri Anayasa Mahkemesine söyledi…

Hatırlatayım mı?

‘Nerede bir suçlu varsa, nerede Türkiye'ye nefret kusan, ihanet eden, silah doğrultan, milli güvenliği, milli birlik ve kardeşlik ruhunu bozmayı amaçlayan bir hain bulunuyorsa Anayasa Mahkemesi tarafından hak ihlali kararıyla ödüllendiriliyor’ dedi.

Yok hükmünde saymak önemli yaptırımsa, Anayasa Mahkemesi de Can Atalay için TBMM’de milletvekilliğini düşürülmesini yasa dışı buldu yok hükmünde saydı…

TBMM gereğini yaptı mı?

Yok hükmünde kararını dikkate aldı mı?

MHP ağzını açmadı. Bahçeli sesini çıkarmadı… Buna ne yanıt verecek?

Yok hükmünde kavramının içini boşalttılar demem boşuna değil. İçini boşalttıkları bir başka kavram daha var.; ‘kabul edilemez’

Kabul edilemez denince mesele bitiyor…

Hüda Par’ın ilk üç maddenin değirilmesini istemesi kabul edilemez denilince…

Hüda Par’ın bu tavrı yok hükmündedir ilan edilince…

Eee, sonuç?

Hüda Par ile kurdukları koalisyon devam edecek mi? Hüda Par Cumhur İttifakı’nın üyesi olmayı sürdürecek m? Yok hükmünde sayılan partinin genel başkanı ile MHP Genel Başkanı aynı kürsüye çıkacak mı?

Bahçeli yine Yapıcıoğlu’nun elini havaya kaldırarak birliktelik mesajı verecek mi?

Yoksa aynı tas aynı hamam devam mı edecek?

Yarın öbür gün MHP liderinin bir demecinden sonra Hüda Par da bu sözler bizim için yok hükmündedir derse ne olacak?

Bahçeli’ye şunu söylemek isterim. Eski siyaset anlayışı bitti… İçi boş sözlere, milletin gazını almaya yönelik laflara milletin karnımız tok. Kimse hamaset dolu nutuklara kanmıyor, aldanmıyor.

O sözler yok hükmündedir diyerek hiçbir şey olmamış gibi davranmayı millet yemiyor!..

Millet yutmuyor!..

Some values, some concepts are eroded so quickly… They are sacrificed so easily to daily politics… The day comes when we need the importance and weight of those concepts and suddenly we see that they are empty…

It has become meaningless!..

It's starting to not be taken seriously!..

The Chairman of Hüda Par, the person who said that I cannot call PKK and Hezbollah terrorist organizations… The person who wants the fourth article of the Constitution to be abolished and therefore the first article to be trash… The person with whom the Chairman of MHP posed with his hand raised at the Malazgirt celebrations…

Bahçeli responded to him yesterday…

What did he say?

" No matter who they are or what position they hold, those who look askance at the first four articles of the Constitution are null and void to us."

He said but did not break up the partnership…

He said but did not do what was necessary…

He dismissed it by saying it was null and void… In other words, he considered it as not being said!

The word null and void used to have meaning. It had weight. It had sanctions… Politicians like Bahçeli emptied it…

Remember. Bahçeli declared the Constitutional Court as a fallacy and pain of justice and legal order and considered the decision of the Supreme Court as null and void. He was not satisfied

He declared the Constitutional Court as terrorists… He said to the Constitutional Court the words he could not say to Hüda Par or to Hüda Par Chairman Yapıcıoğlu…

Should I remind you?

" Wherever there is a criminal, wherever there is a traitor who spews hatred towards Turkey, betrays it, points a gun at it, and aims to disrupt national security, national unity and the spirit of brotherhood, the Constitutional Court rewards it with a decision of rights violation," he said.

If deeming it null and void is an important sanction, the Constitutional Court also found the removal of Can Atalay from parliament in the Turkish Grand National Assembly to be illegal and declared it null and void…

Did the Parliament do what was necessary?

Did he take into consideration the null and void decision?

MHP did not open its mouth. Bahçeli did not raise his voice... What will he respond to this?

It is not for nothing that I say that they have emptied the concept of void . There is another concept that they have emptied; 'unacceptable'

When it is said that it is unacceptable, the matter ends…

When it was said that it was unacceptable for Hüda Par to request that the first three articles be changed …

When this attitude of Hüda Par was declared null and void…

So, what's the result?

Will the coalition they established with Hüda Par continue? Will Hüda Par continue to be a member of the People's Alliance? Will the chairman of the party that is considered null and void and the chairman of the MHP take the same podium?

Will Bahçeli raise Yapıcıoğlu's hand in the air again to give a message of unity?

Or will the same old story continue?

What will happen if, tomorrow or the next day, after a statement by the MHP leader, Hüda Par also says that these words are null and void for us ?

I would like to say this to Bahçeli. The old understanding of politics is over… We, the nation, are fed up with empty words and words aimed at pumping up the people. No one is fooled or deceived by rhetoric full of bombast.

The nation does not accept that those words are null and void and that they act as if nothing happened!..

People don't swallow!..