“AK Parti ve CHP’nin en amansız düşmanları kimlerdir” diye merak ediyorsanız, size bir ipucu verebilirim:
Her kim AK Parti ya da CHP’ye...
- Sadece destekçilerinle yol yürü.
- Değişik yaklaşımlara kapını kapat.
- Mahallenden dışarı çıkma.
- Seni eleştiren gazetecilerle temas kurma.
Falan diye öğütler veriyorsa...
Bilin ki o...
AK Parti ve CHP’nin en amansız düşmanıdır.
*
- AK Parti yeniden yükselişe geçecekse...
- CHP yükselişini sürdürecekse...
Yol bellidir:
İçe kapanmayacaklar, dışa açılacaklar.
CHP’NİN ÜÇ SANTRAFORU
1- EKREM İMAMOĞLU - SANTRFOR TANIMLAMASI HİÇ HOŞUNA GİTMİYORDUR
ÖZGÜR Özel’in CHP’ye genel başkan olmasında payı büyük. Organizasyonu o yaptı.
Ancak Özgür Özel, şimdi İmamoğlu’nu “santrforlardan biri” olarak niteliyor.
*
Ben şunu bilirim şunu söylerim:
“Santrforlardan biri” olarak tanımlanmak, Ekrem İmamoğlu’nun hiç hoşuna gitmiyordur.
2- MANSUR YAVAŞ - TOPUN AYAĞINA GELMESİNİ BEKLİYOR GİBİ BİR HALİ VAR
SANTRFOR olarak tanımlanmaktan şikâyetçi olduğunu sanmıyorum.
*
Mottosu şu galiba:
Top ayağıma gelirse golü atarım / Top ayağıma gelmezse Ankara’yla yetinirim.
*
Özgür Özel’le ilişkisinde herhangi bir sorun yaşamıyor, yaşamaz, yaşamayacak gibi.
3- ÖZGÜR ÖZEL - 4 YIL SONRA BEN DE ARTIK BİR SANTRAFORUM DİYEBİLİR
ŞİMDİLİK kendisini “teknik direktör” olarak tanımlıyor.
Yani santrfor seçimini kendisinin yapacağının işaretini veriyor.
*
Ancak bu böyle gitmeyebilir.
Daha dört yıl var Cumhurbaşkanlığı seçimine.
Dört yılda çok şey değişebilir.
*
Dört yılın sonunda “Ben de bir santrforum, ben de gol atabilirim” diye ortaya çıkabilir.
EMEKLİ PAŞALARIN AFFEDİLME ZAMANI GELMEDİ Mİ?
BAZI 28 Şubat generalleri, cezaevinde sağlık sorunları yaşıyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu emekli generallerle ilgili af kararı vermişti.
Affedilen isimler şunlardı:
*
Ahmet Çörekçi / Hakkı Kılınç / Osman Kartal / Kenan Deniz / İlhan Kılıç / İdris Koralp.
*
Bu arada Çevik Bir, ileri demans nedeniyle savcılığın “infaza ara verilmesi” kararıyla cezaevinden çıkmıştı.
*
Aynı davadan şu anda cezaevinde olan emekli generaller var.
Cezaevindeki paşaların isimleri şöyle:
*
- Çetin Doğan (84 yaşında)
- Fevzi Türkeri (83 yaşında)
- Yıldırım Türker (83 yaşında)
- Cevat Temel Özkaynak (79 yaşında)
- Erol Özkasnak (78 yaşında)
*
Bu hükümlülerin Cumhurbaşkanlığı’na sağlık sorunlarıyla af talebinde bulunması yasal zorunluluktu. Çetin Doğan, “Beni Erdoğan affetmesin” diyerek dilekçe vermeye yanaşmadı.
Bunun üzerine Bekir Bozdağ’ın Adalet Bakanlığı döneminde “af talebine gerek duyulmadan sağlık sorunları nedeniyle Cumhurbaşkanı affedebilir” diye düzenleme yapıldı.
*
Cezaevindeki emekli paşaların her birinin ilerleyen yaşlarından kaynaklanan hastalıkları söz konusu. Adli Tıp Kurumu raporları var.
Bu isimlerin affedilmeleriyle ilgili dosya, şu anda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde.
*
Keşke bu dosya, bir an önce işleme alınsa da mağduriyetlere son verilmiş olsa.
KALBEN
ŞARKILARINI dinliyorum, “Bu kafa başka kafa” diyorum.
Danslarını izliyorum, “Bu dans başka dans” diyorum.
Konuşmalarını dinliyorum, “Bir tuhaflık var” diyorum.
*
Kalben dedikodusu yapmak istiyorum.
“Tanıdık bir yerde bul beni / Kuğulu’da buluşalım.”
KATİLİN YALANLARI İKİNCİ KEZ ÖLDÜRÜR
BİLGE bir okul müdürünü öldüren katil, ifadesinde cinayet anını şöyle anlatmış:
*
“Masada oturuyordu. Beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu dirseğini kırıp kendi yüzüne doğru havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. İki tane mermi vardı ikisi de karnına geldi. Bana saldıracağını düşünerek ateş ettim. Daha sonra hızlı bir şekilde odadan çıkıp kapıya yöneldim.”
*
Kendisine tembihlenmiş yalanı anlatırken bile inandırıcılıktan nasıl da uzaklaşmış katil.
“Bana vuracağını düşünerek” falan diyerek nefsi müdafaa alacağını düşünüyor, uyanık.
*
Bu katil yalanları, öleni bir kez daha öldürüyor.