Kürtlerin ve dindarların sorununu Erdoğan çözdü

Ekrem İmamoğlu, PKK’nın siyasi uzantısı olan DEM Parti, “kent uzlaşısı” adı altında ittifak yaptı.

Ama Saraçhane medyası diğer yandan AK Parti’nin yeni çözüm sürecini başlatacağı tezini işliyor. Erdoğan, “Baldıran zehiri” içme pahasına çözüm süreçleri başlattı, Kürt sorununun çözümü konusunda Cumhuriyet tarihinde yapılamayanları yaptı.

 Yıllar sonra seçim meydanlarına dönen Leyla Zana, miting konuşmalarını Kürtçe olarak yapıyor. Kimin sayesinde? 90’lı yıllarda olsa kürsüden inmeden tutuklanırdı.

KÜRT SORUNUNU ÇÖZERSE ERDOĞAN ÇÖZER

Ahmet Türk ve Leyla Zana o dönemlerin en önemli siyasi figürlerinden. Yıllarca cezaevinde yatarak bedel ödediler. Leyla Zana ve Ahmet Türk’ün geçmiş deneyimler ışığında ‘Kürt sorununu çözerse Erdoğan çözer’ şeklindeki değerlendirmeleri gözleri Cumhurbaşkanı’na çevirdi. Bu açıdan Erdoğan’ın Diyarbakır mitinginde verdiği mesajlar çok önemliydi.

TERÖR; KIRMIZI ÇİZGİ

Erdoğan, “Terörün her çeşidine mesafe koyan herkesle oturur konuşuruz” dedi. Böylece kırmızı çizgisini ortaya koydu. “Kapımız teröristlere de terör örgütünün güdümünde siyasetçilik oynayanlara da kapalıdır” diye konuştu.

SİYASİ TUTARLILIK

Bu sözü İzmir’de, Trabzon’da, Edirne’de söylemek kolay. Ama önemli olan bu sözü Diyarbakır meydanında söyleyebilmek. O nedenle Erdoğan tutarlı bir lider. Diyarbakır’da ne söylüyorsa Ankara’da da aynı şeyi söylüyor.

ŞEMDİNLİ’DE ÖZAL’LA

1984 yılında PKK’nın ilk eylemi olan Şemdinli ve Eruh baskınından sonra dönemin başbakanı Özal’la birlikte Şemdinli’ye giden gazetecilerden biriydim. O günden beri Kürt sorununun çözümü konusundaki aşamaları yakından takip ettim. Leyla Zana ve arkadaşları Kürtçe yemin ettikleri zaman Meclis kulisindeydim. Meclis’ten beyaz minübüse bindirilip cezaevine götürüldüklerinde kendilerini izleyen gazetecilerden biriydim. 90’lı yıllarda Nevruz eylemlerini izlemek üzere bölgeye giden muhabirlerdendim. Faili meçhul cinayetlerin yaşandığı 90’lı yılları da Barzani’nin, Şivan Perver’in Diyarbakır meydanındaki karşılanmalarını da yakından izledim.

ERDOĞAN İMZASI 

Bugün Kürt sorunun çözümü adına ne varsa altında Erdoğan’ın imzası var diyebiliyorum. Hem de Erdoğan bunu askeri vesayete, derin devlete ve PKK terörüne rağmen başardı.

Bugün ‘Kürtçe yemin etti’ diye hapse atılan Leyla Zana, seçimlerde Kürtçe propaganda yapabiliyorsa, Kürtçe afişler asılıp, devletin televizyonu 24 saat Kürtçe yayın yapabiliyorsa, Erdoğan sayesinde oldu. AK Parti iktidar olduğunda Kürt sorunu adına 32 başlık vardı. Cezaevinde, hastanede, mahkemede dahi Kürtçe konuşulamıyordu. Cezaevinde çocuğuyla Kürtçe konuşamayan, mahkemede Kürtçe ifade veremeyen, hastanede derdini Kürtçe anlatamayan bir bölge gerçeği vardı. Kürtçe seçmeli ders imkanı getirildi. Anadilde eğitim haricinde tüm sorunlar çözüldü. Kürtçe kaset dinlemenin yasak olduğu yıllardan Kürtçe konserlerin verildiği günlere ulaştık.

Bu sorunları Erdoğan çözdü. Zaten ondan başka bir lider başaramazdı.

ERDOĞAN’IN SİTEMİ

Erdoğan sitem etmedi. ‘Bu sonuçların Diyarbakırlıların da içine sinmediğine inanıyorum’ diye zarif bir ifade kullandı. “Diyarbakır’da bu kardeşinize yüzde 28,5 ve tek parti faşizminin bugünkü temsilcisi CHP adayına yüzde 71,5 oy çıkmışsa durup üzerinde mutlaka düşünmemiz lazım” dedi. Ama ben bir sitem hissettim.

Peki Diyarbakırlılar; Erdoğan haksız mı? Kılıçdaroğlu, Kürt sorunu adına neyi çözdü? Peki İstanbul’daki Kürtler; Kürt sorunu adına Ekrem İmamoğlu neyi çözer?

DİYARBAKIRLILARA SORDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır meydanında, “Şu soruma bütün Kürt kardeşlerim ellerini vicdanlarına koyarak cevap versin” diye sordu.

* “Onlar çukur eylemleriyle bu şehrin sembolü olan Sur’u mahvederken, biz kimsenin burnunu kanatmadan meseleyi bitirmenin ve ardından bölgeyi yeniden inşa etmenin mücadelesini vermedik mi?”

Ramazandan önceki hafta Diyarbakır’daydım. Geçen yıl 1 milyon 70 bin turist gelmiş, bu yıl 2 milyon turist bekleniyor. Bugün Sur, terörist değil, turist kaynıyor.

DİYARBAKIR CEZAEVİ

* “Onlar Diyarbakır Cezaevi’nin edebiyatını yaparken, biz burayı şehrimize yakışır bir müze ve kültür merkezine dönüştürmedik mi?”

* “Onlar her evden bir cenaze çıkartarak kan siyaseti yaparken, biz evlatlarımızı yaşatmak, eğitimiyle, istihdamıyla hayata bağlamak için çırpınmadık mı?”

* “Onlar yolların altına mayın döşeyerek tuzak kurarken, biz açtığımız yollarla, inşa ettiğimiz tesisler, şehirlerimizi kalkındıracak yatırımları hayata geçirmedik mi?”

SESSİZ DEVRİMLER

* “Onlar baskıyla tehditle şiddet kullanarak, can alarak iradenizi gasp ederken biz hak ve özgürlükleri genişleten sessiz devrimlerle eşi benzeri görülmemiş reformlarla demokrasiyi güçlendirmedik mi?

Diyarbakır meydanında kimse de ‘Hayır sen bunları yapmadın’ diyemedi. 

ERDOĞAN’IN KADERİ 

Erdoğan, Kürtlerin asırlık sorunlarını çözdü. Erdoğan dindarların asırlık mücadelelerini hedefine ulaştırdı. Başörtüsü yasağını kaldırıp, Ayasofya’yı ibadete açtı. Ama bir yandan DEM, diğer yandan Yeniden Refah Partisi, Erdoğan kaybetsin diye mücadele ediyorlar.

Bu da Erdoğan’ın kaderi olsa gerek.

ÖZGÜR ÖZEL, MERAL AKŞENER’İ ÇILDIRTACAK

Meral Akşener, 2018 milletvekilliği seçimlerinde CHP ile ittifak yapmıştı.

Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın kazandığı 2019 seçimlerinde CHP’ye ittifak teklifini İYİ Parti götürmüştü.

2023 Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP ile İYİ Parti yine Millet İttifakı yaptı.

Üç seçimde de CHP medyası Meral Akşener’i yere göğe sığdıramıyordu. Masadan kalkıp geri oturduğu sırada, Akşener’in tabiriyle, “Ölmüş anası”na dahi küfrettiler. 

İYİ PARTİ’Yİ PARÇALAMA OPERASYONU 

Ama ne zaman ki bu seçimlere hür ve müstakil olarak girme kararı aldı, Akşener’in başına gelmeyen kalmadı. Partisi parçalandı, milletvekilleri istifa ettirildi, il başkanları, belediye meclis üyeleri organize bir şekilde koparıldı. Akşener’in İkinci Fatih ilan ettiği Ekrem İmamoğlu, İYİ Parti’ye operasyon yaptı. 

Şimdi bu filmin başka bir versiyonu yaşanıyor.

Özgür Özel, İYİ Parti’ye sarmış durumda. Gittiği her yerde İYİ Parti’nin çekilmesi için çağrı yapıyor.  Balıkesir’de, İYİ Parti’nin jest yapıp adayını çekmesini istedi.

MİDEM BULANIYOR

Meral Akşener bunun üzerine “CHP’nin jest istemesinden bıktım usandım, midem bulanıyor artık” diye tepki gösterdi.

Belli ki Akşener’in tepkisi etkili olmamış. Özgür Özel bu kez Edirne’de CHP adayının seçilmesi için İYİ Parti adayının çekilmesini istedi.

Özgür Özel’in çağrıları Meral Akşener’i bunaltmış olmalı ki, “Türk siyasetinde bu şekilde bir cıvıklık, ayıp asla olmamıştır” dedi.

Özgür Özel’in durmaya niyeti yok. Belli ki Meral Akşener’i çıldırtana kadar çağrılarına devam edecek.