MHP etki alanını artırıyor: Yargıdan güvenlik bürokrasisi ve spor kulübü başkanlık yarışına, yaşananlar ne anlama geliyor?

Türkiye’nin gündeminde birbirinden farklı üç önemli-takip edilen konu. Yargı merkezli CHP’ye karşı uygulanan siyaset mühendisliği hamlesi, Kürt barışı arayışı, memleketin en büyük spor kulüplerinden birinin (aslında aynı zamanda etkili bir sivil toplum kuruluşu) Fenerbahçe’nin başkan seçimi. Bu üçünün ortak noktası bir şekilde içinde MHP’nin adının geçmesi-etkisinin önemli olması.

Sıralayalım…

-19 Mart’ta CHP’ye karşı başlatılan yargı operasyonu. Bu süreçte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli değişik şekillerde bu konuda mesajlar verdi. En çarpıcılarından biri şuydu: “Tanık ifadeleri, sarih ve sahici delillerle birlikte diğer sair bilgi, belge ve bulguların dava dosyasına eksiksiz ilavesinin yapılması suretiyle kovuşturma etapları tamamlanmalı, şayet zanlı Ekrem İmamoğlu suçsuzsa beratı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir.”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, Bahçeli'yi TBMM’deki makamında ziyareti, 7 Mayıs 2024

Bu açıklamanın üstünden 5 ay geçti. Bu süreçte CHP’nin pek çok belediye başkanı gözaltına alındı. Kurultay’ı iptal edilmeye çalışıldı. Bahçeli bu süreçte de ‘kurultayla ilgili benzer bir işin kendi başlarına geldiğini, dış müdahalenin doğru olmadığına’, ‘CHP’nin varlığının önemli olduğuna dair’ konuşmalar yaptı. Elbette zaman zaman CHP’yi ağır şekilde hedefe aldığı ya da özellikle İstanbul belediyesi için iktidar ortağının diliyle ortaklaştığı zeminler görüldü. Ancak AKP’den ayrışan bir yanı olduğunu da hissettirdi. 

CHP’nin 19 Mart sonrası 54 miting-eylemi, siyaseti değiştiren-dönüştüren bir durum sergiledi. Bununla beraber kamuoyu önünde doğrudan MHP’ye, Bahçeli’ye (Hem Ekrem İmamoğlu hem Özgür Özel tarafından) ‘yargı ile ilgili konularda’ çağrılar yapıldı. T24’ten Cansu Çamlıbel’in CHP’nin eski Genel Başkanı Hikmet Çetin ile söyleşisinden daha farklı tekliflerin de MHP’ye iletildiğini öğrendik. CHP’nin neredeyse tüm mitinglerinde otobüsün üstünde yer alan Çetin, Bahçeli ile görüşmesinde ‘CHP ile MHP’nin koalisyonun çok başarılı olacağına inancını’ aktarmış. Alparslan Türkeş ile 12 Eylül döneminde yaptığı bir görüşme ile birlikte.

Şimdi soru doğal olarak Hikmet Çetin’in başarı olacağını düşündüğü koalisyon fikrini Bahçeli’ye iletirken kendi fikriyle mi, yoksa partinin yönetiminin bilgisinde mi yaptığı. Buna verilecek cevap kritik olacak.

Hikmet Çetin, Devlet Bahçeli'yi 2 Eylül'de MHP Genel Merkezi'nde ziyaret etti

-15 gün sonra Devlet Bahçeli’nin Meclis açılışında DEM Partililerin elini sıkması, ardından 22 Ekim 2024’te Meclis’te yaptığı konuşmayla kamuoyunun haberdar olduğu yeni Kürt barışı arayışının birinci yılı olacak. Bu süreçte Abdullah Öcalan’ın silah bırakma-fesih çağrısından sembolik silah yakmaya Meclis’te komisyon oluşturmaya bir mesafe kaydedildi. Kimi zaman ciddi risklerle karşı karşıya kalınan bu süreçte Bahçeli devreye girdi, hasta yatağından müdahalede bulundu. Şu aralar Suriye’deki gelişmelere paralel dış merkezli bir çalışma-tartışa yürütülüyor. Ana hattı SDG’nin, Kürtlerin Suriye içinde ne şekilde var olacağına dair bir çalışma, tartışma bu. İsrail’in bölgede ve Suriye’de yaptığı askeri operasyonlara dair Türkiye’nin haksız denilemeyecek endişeleri var. Bununla ilgili Suriye’deki yönetimle doğrudan, Kürtlerle dolaylı bir görüşme yürüyor. Bu nokta aşılırsa barış yolunda önemli bir eşik geçilmiş olacak. Tabii bu arada ‘barış çalışmasının’ memleketin demokrasi ve hukukunun olmadığı bir konjonktüründe, ‘negatif barış’tan (silahların bırakılması) pozitif barışa (demokratikleşme, haklar) evrilmesi konusundaki haklı kaygılar da sürüyor. (Bu konuda Prof.Dr. Alpaslan Özerdem’in ‘Barış mı Peacewashing mi’ tartışması-yazısı önemli.) 

Devlet Bahçeli ve Fenerbahçe Kulüp Başkanı Ali Koç, 19 Ağustos 2024

-Bir diğer konu. Bu pazar günü yapılacak Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanlık seçimi. Ali Koç adaylardan biri. MHP ve Ülkü Ocakları Koç’a destek çağrısı yaptı. Koç, “Camiada bu tip şeyler hoş karşılanmaz” dese de “MHP’ye yakınlığım bilinen bir şey gönül bağım var” demekten de geri durmadı.

Siyasetten spora aktif bir halde önemli merkezlerden biri haline gelen MHP’nin son dönemde kimi konularda rahatsız olduğu da yapılan açıklamalardan anlaşılıyor. Poliste ve yargıda etkisi olan-bunu artıran MHP son dönemde güvenlik bürokrasisindeki kimi atamalarla ilgili kaygı duyduğunu hem de kritik bir argümanla ‘paralel yapı söylemiyle’ dile getiriyor. Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek yazdığı yazıda şunlar söyledi:

“Türkiye’nin hedef ülke olduğu düşünüldüğünde, Sayın Devlet Bahçeli’nin ‘yeni bir paralel yapının izleri’ne dikkat çekmesi ne tesadüf ne de yersiz bir endişedir. Türkiye’nin güvenliğinden sorumlu kişiler milli şuura, mücadele azmine ve hassasiyete sahip isimler arasından seçilmelidir. ‘Milli güvenlik’ ancak bu nitelikteki kadrolarla korunabilir. Bu kadrolara karşı da her zaman vefalı olunmalı, onların mücadele motivasyonunu güçlendiren bir hassasiyet özenle gösterilmelidir. Aksi hâlde, devletin en hassas hücrelerine başka ülkelerin hesabına çalışanlar ya da terör örgütleriyle bağlantılı kişiler sızarsa, 15 Temmuz benzeri darbe girişimleri ve toplumun huzurunu, güvenliğini tehdit eden kaos senaryoları kaçınılmaz olur. TSK, Emniyet ve istihbarat, milletimizin güvenliğini korumada en hayati alanlardır.”

MHP bir yandan siyasette ve toplumsal alanda etkisini artırırken öte yanda iktidar ortağına hassas noktada bir uyarı yapıyor.

Bitirirken…

Devlet Bahçeli ve Fenerbahçe Kulüp Başkanı Ali Koç, 19 Ağustos 2024

2018 seçimleri gecesi Devlet Bahçeli seçim sonuçlarına bakıp, “Milletimiz bize denge ve denetleme görevi vererek önemli bir sorumluluk yükledi” diyecekti. O günden bugüne MHP’nin kritik dönemlerde oy oranının üstünde bir güçle ‘sadece denetleyen değil, yönlendiren bir rol üstlendiği de’ görüldü. Bahçeli’nin hükümet sisteminden tahliye edileceklere etkisi yaşandı. Şimdi de Ahmet Türk’ün Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na dönmesinden haksız yere hapiste tutulan Ahmet Özer’in serbest kalmasından bahsediyor. Kayyım uygulamasının temelli kalkması ya da varsa iddialar belediye başkanlarının tutuksuz yargılanması yerine ‘isimler’ veriyor.

Bahçeli, DEM Parti İmralı heyetinden Ahmet Türk ve Pervin Buldan ile, 2 Ocak 2025

Demokrasi ve hukukun olduğu memleketlerde; kişilerin değil kurumların, isimlerin değil ilkelerin, kişiye özel değil herkesi kapsayan yasaların-uygulamaların varlığı bilinir-görülür. Şu an yaşananlar toplumu-halkı büyük bir bilinmezlik içinde yaşamını sürdürmeye zorlayan, belirsiz bir durumu göstermektedir. Bugünkü sistemin kurucusu-koruyucusu MHP’nin sistemin çalışmaz hale geldiğini görerek yeni bir politika alanına geçmesini beklemek makul müdür? CHP kurumsal olarak MHP ile bir koalisyon mu düşünmektedir? Yanıtlanması gereken kritik sorular…