Erdoğan’ın korktuğu başına geldi

Erdoğan ‘ben ekonomistim’ diyerek Cumhuriyet tarihinin en büyük krizine neden oldu. Aslında krizden de öte ekonomik buhran demek daha doğru olur. 2021 yılının sonbaharında başladı, 2025 yılının sonbaharına geliyoruz hala sürüyor. Ne zaman düzlüğe çıkacağımız belli değil…

Enflasyon önümüzdeki iki yıl içinde makul seviyeye inecektir… Bizim makulümüz Avrupa ülkelerinden, ABD’den farklı… Biz enflasyon yüzde 20’nin altına inince seviniyoruz, yüzde 10’un altına düşerse davul zurna çalıyoruz.

Bizim makulümüz yüzde yedi yüzde sekiz oranında enflasyon demek. Daha aşağısını yaşamadık. Gerçi çok ama çok uzun yıllar Merkez Bankası hep yüzde beş enflasyon hedefi koydu ama, bu hedefi bir kez bile tutturamadı…

Mesela ABD’nin enflasyon makulü yüzde iki .. Şu anda enflasyon yüzde 2,7…

Erdoğan ‘ben ekonomistim’ diyerek yanlış düğmeye bastı. O an ekonomiden hiç anlamadığı ortaya çıktı. Veya Saray’ın çok bilenlerinin aklına uydu, . Ama sonuçta verdiği kararla ülke derin yoksulluk kuyusuna düştü. Bu kuyudan çıkmak için benim tahminim 10 yıl, ekonomistlere göre 20 yıl beklememiz lazım.

Gelir dağılımı öyle bir bozuldu ki, en alttaki yüzde 10 ile en üstteki yüzde 10 arasındaki uçurum oldu. Yüzde 10’un ötesinde yüzde 80 fakirleşti. Orta sınıf çöktü,

Erdoğan bunu yanlış düğmeye basarak mı yaptı, bilerek mi yaptı tartışma konusu… Fakirden alıp zengini daha zengin etmek için zengine kaynak aktardığı iddiaları da var… Ben bu iddiaya prim vermesem de gerçek bu…

Yoksulun cebindeki beş kuruşa dahi göz dikildi zenginlerin vergisi bir imza ile silindi.

Erdoğan bu politikayla kendi zenginlerini yaratırken, o zengin zümreyi kollarken, hep bir şeye dikkat etti. Büyümenin sürmesine… Enflasyon onun için çok önemli değildi büyüme devam ederse işsizlik olmazdı…

Bu nedenle inşaata abandı…

Bu nedenle müteahhit şapkasını başından hiç çıkarmadı…

Tek bildiği konu inşaat olduğu için inşaatla büyümeyi sağlamaya çalıştı…

İşsizliğin önünü bu yolla keseceğini düşündü… Çünkü bir ülke için en büyük felaketin, iktidar için yıpratıcı sürecin işsizlikle başladığını biliyordu… Ekonominin bu kısmını çok iyi öğrenmişti…

Yüksek enflasyonda insanlar çile çeker ekmekleri küçülürdü ama işsizlik o ekmeği dahi bulamamak demekti…

Bu da ülkede çalkantılara… Ahlak bozulmasına… Hırsızların, mafyanın cirit atmasına… Yasa tanımamazlığa… Fuhuşun artmasına… Cinayetlerin çoğalmasına… Sokak çetelerinin kol gezmesine… Kaosun ülkeye hakim olmasına neden olabilirdi…

Bu sebeple olacak Erdoğan’ın en korktuğu şey işsizliğin artmasıydı… Ama korktuğu başına geldi…

Resmi rakamla 13 milyon işsiz var… Geniş anlamda işsizlik oranı yüzde 39,9… Siz buna yüzde 33 değin…

Felaket!...

Bundan sonra Erdoğan iki şeyle baş edemez…

Biri işsizlik diğeri hayat pahalılığı…

Enflasyonu indirebilir ama ne hayat pahalılığının önüne geçebilir ne de işsizliğin…

Bu gerçek bize şunu gösteriyor; Erdoğan gidici…

Ne yaparsa yapsın gidici.. İşsizlik verileri bunu söylüyor.