ABD günlerdir ‘ciddi bir iş’ ile çalkalanıyor

İlk bakışta şaka gibi geliyor, ama ‘dünyanın en güçlü kişisi’ adlandırılan ABD başkanı Donald Trump ile ‘dünyanın en zengin kişisi’ bilinen işinsanı Elon Musk arasında süregiden çekişme, vodvil tadında olsa bile, herkesi ilgilendiren bir ciddiyette.

Düne kadar ‘aşıklık’ derecesinde yakınlık içerisinde oldukları bilinen bu ikili, bugün birbirlerini yok etmeyi amaçlayan saldırılar gerçekleştiriyor.

Trump dünyanın en güçlü kişisi mi? Hiç kuşkusuz öyle. Birinci döneminde (2016-2020) yaşattığı eksantriklikler ile var olan dengeleri sarsmıştı. Kendisini yeniden dört yıllığına Beyaz Saray’a taşıyan 2024 seçimi sonrasında yaptıkları ile, doğrudan, İkinci Dünya Savaşı sonrası oluşmuş ‘dünya düzeni’ni yerle bir etmeyi amaçlıyor Trump…

Peki ya Musk, o dünyanın en zengin kişisi mi? Evet öyle. Forbes dergisi, geçen ay, Elon Musk’ın şahsi servetinin 424.7 milyar dolar olduğunu duyurmuştu. SpaceX, Tesla gibi yüksek getirili projelere ek olarak Neuralink adlı felçlilere beyne takılan çiple hareket kazandırmayı amaçlayan bir şirketi de var Musk’ın...

Ayrıca, akıl almaz bir rakamla satın aldığı ve ilk iş olarak ismini X olarak değiştirdiği Twitter de onun…

Biri -Trump-, cumhuriyet olarak tasarlanmış ülkesi ABD’de bir kral gibi davranmaktan geri durmuyor; diğeri de -Musk- onu bulunduğu konuma getirmiş ve kraliyet tacını giydirmiş gerçek güç olduğu iddiasında.

‘King’ ile ‘kingmaker’ konumundalar…

Yani en tehlikeli konumda.

Konumun tehlikesi, sıradan birinin tahta geçmesini sağladığına inanan kişinin, artık yakından gözlemeye başladığı yönetim sırasında, tahtın krala sağladığı güce hayranlık duymasından ve ardından da ‘‘Neden o da, ben değil?’’ sorusunu sormaya başlamasından kaynaklanıyor.

Tarihte pek çok örneği bulunan durum şimdi ABD’de Trump ile Musk arasında yaşanıyor.

‘‘El mi yaman bey mi yaman’’ durumu…

O tür çekişmeler kaçınılmaz olarak sonrasında çatışmaya dönüşür; nitekim ABD’de tam da bu olmakta…

Çekişme başladığı gün, Beyaz Saray’da Trump’la yan yana son kez fotoğraf verdiğinde, sol gözünün morarmış görüntüsü dikkat çekmişti de, sorulduğunda, küçük oğlu X ile oynaşırken onun elinin gözünü morarttığını söylemişti Musk.

[Evet, resmen 13 çocuğu olduğu bilinen Musk’ın çocuklarının en küçüğü erkek ve ismi de sadece ‘X’.]

Gözü morartan küçük çocuk muydu gerçekten, yoksa çekişme çatışmaya dönüşürken ikili işi kaba kuvvet kullanmaya kadar vardırmış olabilir mi?

Mümkündür.

Kaba kuvvetten daha zehirleyici olan, ikilinin birbirleri hakkında kullandığı ifadeler…

İthamlar… İddialar…

Musk, Trump’ın görevden alınması gerektiğini ileri sürüyor… Kendisinin de yakınında bulunduğu ilk 150 günlük dönemde yaptığı yanlışlıklar yüzünden göreve uygun olmadığı kanaatinde. Hem de küçük kızları zengin ve güçlülere pazarladığı suçlamasına muhatap olduğu için hapis yatarken, intihar mı suikast mı olduğu kuşkusu taşıyan bir olayda hayatını kaybetmiş Jeffrey Epstein ile arkadaşlığını hatırlatıp Trump’ın da Epstein gibi pespaye biri olduğunu vurgulamaya çalışıyor.

Trump ise, bir yandan Musk’ın akli yeteneklerini sorgularken, başkanlığın sağladığı gücü onun servetini yok etmekte kullanmaktan da geri durmuyor. Trump’ın en yakınında bulunanlar ise, tam kadro -Trump yerine ülkeyi yönetmeye layık gördüğü Başkan yardımcısı JD Vance bile- Musk’ı etkisiz hale getirmenin peşinde. İçlerinden biri -Steve Bannon- beğenmediğini ülkeden süren Trump’ın aynı işlemi sonradan vatandaş Musk’a da uygulamasını gündeme getirdi.

Musk nasıl etkisiz hale getirilebilir?

‘Dünyanın en zengin kişisi’ olmaktan çıkarılmasıyla elbette.

Trump’la sözlü çekişmesinin zirveye çıktığı gün, Musk’ın şahsi servetinde en önemli payın sahibi Tesla şirketi 152 milyar dolar zarar yazdı.

Zarar çatışma süreci içerisinde katlanarak tahammül edilmez boyutlara ulaşabilir.

Acaba verdikleri oylarla Trump’ı Beyaz Saray’a taşıyan seçmen ne düşünüyor? İddialardan etkileniyor mu? İddialara boş verseler bile, kendisine şimdi hakaretler savuran birini -Musk’ı- yanında taşımış olması seçmenlerine rahatsızlık vermiyor mu? Çatışmanın doğurduğu hava, Trump’ın başka ülkeler ve kendi ülkesi üzerinde çekinmeden kullandığı gücünü yok etmez mi?

Bunları düşünerek, yaşananlara ‘ciddi bir iş’ diyorum ya.