Donald Trump’ın başkan seçilmesi sonrasında ABD’de yaşananlar, en aklı başında Amerikalıların bile akıllarını karıştırdı.
Vaktiyle dünyanın en itibarlı iki üniversitesinin kampüslerinde, IQ’su yüksek insanlarla birlikte iki yıl geçirdiğim, ayrıldıktan sonra da işim gereği sıkça ziyaretlerde bulunduğum ABD’den şu sıralarda gelen haberler hep olumsuz.
Kafası karışıklar çoğalıyor…
Yale Üniversitesi hocalarından, siyaset bilimci Timothy Snyder ülkenin öndegelen aydınlarından… Yazdığı eserler ders kitabı değerine sahip oldukları gibi, yayınlanmaları ardından ‘en çok satanlar’ listelerinde de yer almaktalar…
‘On Tyranny’ (Tiranlık Üzerine), ‘The Road to Unfreedom’ (Esaret Yolu) ve ‘Bloodlands’ (Kanlı Topraklar) adlarını taşıyan eserleri dilimize de çevrildi Snyder’in…
Kitaplarını okuyan, kişiliğini bilenler, “Snyder galiba komplocu oldu” denildiğinde eminim şaşıracaklardır.
‘Komplocu’ mu, değil mi, siz karar verin.
Snyder, fazla uzak olmayan bir gelecekte, Trump-Vance-Musk üçlüsü iş başındayken, yeri göğü sarsacak çapta bir büyük terör saldırısı yaşanacağını ileri sürüyor.
Beklediği, 30 yıl önce, Timothy McVeigh’in Oklahoma City’deki bir kamu binasına yönelttiği, 168 kişinin canını alan, 684 kişinin de yaralanmasına yol açan saldırısı benzeri bir eylem…
Timothy McVeigh beyaz ırkın üstünlüğüne inanan aşırı sağcı bir militandı. Bill Clinton’un başkanlığı sırasında tutulan yola olan tepkisini kanlı eylemle dışa vurmuştu.
McVeigh saldırısı sırasında, Snyder, eylem yerinin yakınındaymış…
O günlerde, Tansu Çiller başbakan olarak Beyaz Saray’ın daveti üzerine Washington’daydı; ben de McVeigh’in eyleminin sarsıntılarını ABD başkentinde izlemekteydim.
İşte, Snyder’in önümüzdeki günlerde meydana gelmesini beklediği o çapta bir eylem. “Şimdikinden daha fazla endişelenmemiz gerekmiyor, ama ben yine de buna hazırlıklı olmamız gerektiği kanısındayım” diyor…
Mevcut yönetimin bir terör saldırısına davetiye çıkardığına inanıyor.
Dediği şu: “Çeşitli kurumların başındakiler kabiliyetsiz tipler. Liyakatliler ya kovuldu, ya istifa etti; kalanların da moralleri bozuk. Kaynaklar terörle mücadele alanından başka alanlara kaydırıldı. Hikayelerle veya çıkartılan kaosla vatandaşların dikkatleri dağıtıldı. Potansiyel saldırganlar bu durumdan cesaret alıyorlar.”
Trump-Vance-Musk’ın, esasen azalttıkları özgürlüklerden kalanları da yok etmek için saldırıyı vesile olarak kullanacakları görüşünde Snyder.
Ne dediği anlaşılsın diye, 2017 yılında yayımlandığında uzun süre çok satanlar listesinde kalmış, şimdilerde de yeniden aynı listeye giren, geçen yüzyıl boyunca hüküm sürmüş diktatörlerin serencamını anlatan ‘20. Yüzyıldan 20 Ders - Tiranlık Üzerine’ adlı kitabının 18. dersini aktarıyor.
Okuyalım:
“Akıl almaz olan geldiğinde sakin olun. Modern tiranlık, korkuyu yönetme sanatıdır. Bir terör saldırısı meydana geldiğinde, otoriterlerin bu tür olayları iktidarlarını pekiştirmek için kullandığını hatırlayın. Kuvvetler ayrılığının sona ermesini, muhalefet partilerinin dağıtılmasını, ifade özgürlüğünün askıya alınmasını, adil yargılanma hakkının ortadan kaldırılmasını gerektiren ani felaketler, Hitler döneminden kalan en eski numaralardan biridir. Bu tuzağa düşmeyin.”
Tuzağın adını ‘terörün yönetilmesi’ (‘terror management’) koymuş Snyder.
Ardından, terörle mücadele etmeleri beklenen CIA, FBI, NSA, Homeland Security (DHS), National Intelligence (NI) gibi kurumların başına Trump’ın getirdiği isimleri birer birer ele alıp, istisnasız hepsinin liyakatsiz ve başında bulundukları kurumları işlevsiz bırakacak kadar gevşek tipler olduklarını örneklerle sergiliyor.
Kitabından aktardığı 18 numaralı dersin dayandığı 20. Yüzyıla ait olayları da hatırlatıyor Snyder:
Almanya’da, 1933’te, Meclis binasının kundaklanması olayı sonrasında Hitler olağanüstü hal ilan etmişti.
Sovyetler Birliği’nde, 1934 yılında, Kirov suikastı sonrasında, Stalin o olayı şiddeti tırmandırma bahanesi olarak kullanmıştı.
ABD’de, 11 Eylül (2001) saldırıları sonrasında, Bush, hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı tedbirlere başvurmaktan geri durmamıştı.
Beklediği türden bir terör eylemi yaşandığında, eylemi gerçekleştirenler aşırı sağcı Amerikalılar veya Ruslar olsa bile, Trump-Musk-Vance üçlüsünün, onları suçlamak yerine, muhalefeti veya demokrasi yanlılarını suçlamayı tercih edeceklerini düşünüyor.
Çizdiği, dehşetengiz bir senaryo…
Trump’ın Amerikası tam anlamıyla yaşanılamaz bir ülke haline dönüşecek o senaryoya göre…
Zaten, Snyder da, Yale Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan eşi Marci Shore ile birlikte, bu yıl, ABD’yi terk edip Kanada’ya taşınmış…