Yerel seçim hazırlıkları olanca hızıyla sürüyor. Adaylar projelerini tanıtmaya devam ediyor.
Bir şehrin belediye başkanı olmak isteyenin ilk irdelenecek yanı; o şehrin yaşayanlarının sorunlarının, ihtiyaçlarının, beklentilerinin farkına tam anlamıyla varıp varmadığıdır. Tıpkı onlar gibi o sorunun, o ihtiyacın, o beklentinin kendisi de yaşayanı, hissedeni, fark edeni, bileni olup olmadığıdır. Bu ilk irdelemede başarılı bulunanın ikinci irdelenecek yanı; ortaya koyduğu çözümleri, yenilikleri, projeleri gerçekleştirebilme yetkinliğinin, birikiminin, tecrübesinin ve hepsinden önemlisi samimiyetinin, güvenirliliğinin olup olmadığıdır.
Bu irdeleme çabası, o şehre yeni aday olan içindir.
Bir de o şehrin mevcut belediye başkanı tekrar adaysa onun içinde şüphesiz ayrı bir irdeleme çabası olacaktır. Mevcut belediye başkanının irdelenmesi için ilk iş; görevde olduğu süre boyunca yaptıklarının, başardıklarının doğru ve eksiksiz bir şekilde tespitidir. Seçilebilmek için vaat ettiklerinin tek tek hatırlanması ve bunların ne kadarının gerçekleştiğinin doğru ve eksiksiz bir biçimde tespitidir. Bu tespit o adayın, görevdeyken icraatlarının karnesidir. Nelerin eksik bırakıldığı, hangi sözlerin tutulmadığı, neden başarısız olduğunun doğru ve eksiksiz tespiti, tekrar aday olan için negatif bir durum, yönetmeye yeniden talip olduğu şehir için ise pozitif bir durumdur. Bilinenin, bile bile yine tercih edilmesi, başarısızlığın ödüllendirilmesidir. Bu durum ise açık bir anomali durumudur. Hizmet dışında bir şehrin yönetiminde aranmaması gereken faktörlerin öne çıkmasıdır. İdeolojik tercihler, kişisel çıkarlara dayalı yönelişler, saplantılı taraftarlıklar bu anomalinin yaşanmasının müsebbibidir. Bu durumdan yararlanarak seçilen aday kazanandır ama kaybeden o kenttir, şehirdir.
Bir başka sorunlu durum da; görevdeki belediye başkanının tekrar aday olduğunda, vaat ettiklerini yeterince yapmamasına rağmen yapmış gibi göstererek algı teknikleriyle gerçeği perdeleme girişimidir. Gri propagandanın tüm marifetlerini kullanarak, kendisinin en zayıf yanını, en güçlü yanıymış gibi gösterebilme becerisidir. Bu becerinin dayanakları ise; olmayanı varmış gibi, var olanı yokmuş gibi göstererek seçim çalışması yapmaktır. Gri propagandanın; neyin gerçek olduğu değil, halkın neye inandırıldığı önemlidir tekniğine sarılarak seçim hazırlığı yapmaktır.
Böylesi becerinin gayri ahlaki olması, beceri sahibi için hiç rahatsız edici değildir. Kendinden önce yapılmış iyi işlere sahiplenmek te bu becerinin bir başka boyutudur. Becerinin bu boyutu da hiç kuşkusuz gayri ahlakidir. Bu becerinin bir başka dayanağı da; gerçeğin geç de olsa kalıcı başarısına rağmen yalanın yayılım hızına duyulan güvendir. Hani çok bilinen söz vardır ya; gerçek çizmesini giymeden yalan dünyayı iki kez dolanırmış. Bu hıza güvenin, bu etkiye meyledenin o şehre vereceği olumlu bir şey olamaz. Bir de düşünün ki, tüm bu yol ve yöntemleri kullanarak yani hakikati değil, yalana, algıya sarılarak seçilmiş olsun. Bu durumda artık o şehre nasıl hizmet edeceği değil, kişisel ihtirası, hırsı, kişisel ikbali, kişisel kariyeri için neler yapacağı takip edilmelidir.
Zira bu zat artık kentine değil, kendine çalışandır...