Haydut devlet, emperyalist ABD’nin hedef aldığı ülkeleri şeytanlaştırmak amacıyla kullandığı bir kavramdır. ABD’nin resmi belgelerinde İran, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore) ve Venezüella (daha önce Irak, Libya ve Suriye) haydut devlet kategorisindedir.

ABD bu devletleri “haydut” ilan etmiştir çünkü bu devletler ABD’nin çıkarlarına direnmiş, direnmektedir. Asıl haydut devletler ise ABD’nin kendisi ile Ortadoğu’daki ileri karakolu İsrail’dir.

ABD’NİN HAYDUTLUKLARI

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Dominik Cumhuriyeti ziyareti sırasında, Washington bu ülkedeki Venezuela uçağına el koydu. ABD daha önce de İran’ın Venezüella’ya sattığı bir kargo uçağına Arjantin’de el koymuştu.

Haydut ABD; Venezüella’nın petrol yüklü tankerlerine de el koymuştu, ortağı İngiltere ile birlikte altınlarına da çökmüştü; dünyanın en büyük petrol rezervine sahip bu ülkenin petrol üretip zenginleşmemesi için ve halkı yoksulluk nedeniyle hükümete isyan etsin diye petrol rafinerisine sabotaj düzenlemeye bile kalkmıştı. Devlet başkanları Hugo Chavez ve Nicolas Maduro’yu hedef alan başarısız darbe girişimlerinin sayısını unuttum bile.

ABD’nin yaptırımları da haydutluk örneğidir. Emperyalist ABD, kurallarını kendi yazdığı uluslararası ticarete aykırı bir şekilde hem hasım gördüğü Çin, Rusya ve İran başta pek çok ülkeye hem de müttefiki olan Kanada, Meksika ve AB ülkelerine yaptırım uyguluyor.

Trump’ın Kanada için “ABD’nin 51. eyaleti” muamelesi yapması, Meksika Körfezi’nin adını Amerikan Körfezi ilan etmesi, Panama Kanalı’na el koymaya kalkması ve Grönland’ı satılmaya zorlaması karşısında haydutluk kavramı bile masum kalır.

İSRAİL’İN HAYDUTLUKLARI

İsrail’in Filistinlilerin evlerine, topraklarına adım adım el koymasından sonra Gazze’de işi bir soykırıma vardırması ise elbette haydutluk kavramıyla açıklanamaz. Bu insanlık suçununu nitelemeye yetecek kavram yok.

Şimdi ABD ve İsrail, bu soykırıma bir de sürgün eklemeye çalışıyor. Donald Trump ve Binyamin Netanyahu ikilisi, Filistinlileri Gazze’den kovmayı ve ABD’nin Gazze’yi devralmasını planlıyorlar.

Ve bu konuda öyle küstahlar ki...

Örneğin Trump’ın Filistinlileri Gazze’den sürgün planına destek veren İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz adres gösteriyor: “İsrail’i suçlayan İspanya, İrlanda, Norveç ve diğerleri, Gazzelileri kendi topraklarına alsın.”

İsrail’in soykırım hükümlüsü başbakanı Netanyahu, “Suudi Arabistan Filistin devleti istiyorsa kendi topraklarında kursun, geniş toprakları var” diyor.

Dün Avrupa’dan gelip Filistinlilerin yurduna çökenlerin, bugün Filistinlileri kendi geldikleri Avrupa’ya kovmaya çalışmaları, en hafifinden, bir tarafı ahlaksızlık diğer tarafı alçaklık olan insanlıkdışı bir durumdur.

Bu arada Trump’ın, İsrail Başbakanı Netanyahu için yakalama kararı çıkaran Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) yaptırım öngören başkanlık kararnamesi imzaladığını da belirtelim.

HEDEFLERİ İRAN

ABD ve İsrail’in şu anda asıl hedefi İran’dır. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun ABD Başkanı Trump ve ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’le görüşmelerinde İran’a karşı yol haritası oluşturuldu.

Trump “İran’a azami baskı” kararnamesi imzaladı. Pentagon, Hegseth-Netanyahu görüşmesine dair yaptığı açıklamada, “ABD İsrail’in güvenliğine yüzde yüz bağlılığını sürdürüyor. İkili, İran’ın bölgesel güvenlik için tehdit oluşturduğu konusunda mutabık. İran’a karşı işbirliği yapılacak” dedi. Ve Washington İsrail’e yeni silahlar sevketme kararı aldı.

Bizi asıl ilgilendiren durum ise şu: Türkiye’deki açılım ile ABD’nin Suriye’deki varlığı konusu da bir yanıyla ABD-İsrail’in İran ajandasını ilgilendiriyor. Bunu da ayrıca inceleyeceğiz.

Rogue state is a concept used by the imperialist US to demonize the countries it targets. In official US documents, Iran, the Democratic People's Republic of Korea (North Korea) and Venezuela (previously Iraq, Libya and Syria) are in the rogue state category.

The US has declared these states as “rogue” because these states have resisted and continue to resist US interests. The real rogue states are the US itself and its outpost in the Middle East, Israel.

THUGS OF THE USA

Washington seized a Venezuelan plane in the Dominican Republic during a visit by US Secretary of State Marco Rubio. The US had previously seized a cargo plane in Argentina that Iran had sold to Venezuela.

The rogue US had also seized Venezuela’s oil tankers, and had seized its gold along with its partner, the UK; and had even attempted to sabotage an oil refinery so that the country with the world’s largest oil reserves could not produce oil and become rich, and so that its people would rebel against the government due to poverty. I have already forgotten the number of failed coup attempts targeting presidents Hugo Chavez and Nicolas Maduro.

The US sanctions are also an example of banditry. The imperialist US, contrary to international trade, the rules of which it writes, imposes sanctions on many countries, especially China, Russia and Iran, which it sees as its enemies, as well as on its allies, Canada, Mexico and the EU.

Even the concept of banditry seems innocent when faced with Trump’s treatment of Canada as the “51st state of the United States,” his renaming of the Gulf of Mexico as the American Gulf, his attempt to seize the Panama Canal, and his attempt to force the sale of Greenland.

ISRAEL'S BANDITS

Israel's step-by-step seizure of Palestinian homes and lands, and then its eventual descent into genocide in Gaza, cannot of course be explained by the concept of banditry. There is no concept sufficient to describe this crime against humanity.

Now the US and Israel are trying to add exile to this genocide. Donald Trump and Benjamin Netanyahu are planning to expel Palestinians from Gaza and have the US take over Gaza.

And they are so arrogant about it...

For example, Israeli Defense Minister Yisrael Katz, who supports Trump's plan to expel Palestinians from Gaza, gives an address: "Spain, Ireland, Norway and others who blame Israel should take the people of Gaza into their own lands."

Israel's prime minister, convicted of genocide, Netanyahu, says, "If Saudi Arabia wants a Palestinian state, let it be established on its own lands. It has vast lands."

Those who came from Europe yesterday and settled in the Palestinian homeland, and are now trying to expel the Palestinians back to Europe, where they came from, is, to say the least, an inhumane situation, with one side being immoral and the other being despicable.

Meanwhile, let us also note that Trump signed a presidential decree imposing sanctions on the International Criminal Court (ICC), which issued an arrest warrant for Israeli Prime Minister Netanyahu.

TARGETS IRAN

The main target of the US and Israel right now is Iran. A roadmap against Iran was created in the meetings of Israeli Prime Minister Netanyahu with US President Trump and US Secretary of Defense Pete Hegseth.

Trump signed a “maximum pressure on Iran” executive order. The Pentagon said in a statement about the Hegseth-Netanyahu meeting, “The United States remains 100% committed to Israel’s security. The two agree that Iran poses a threat to regional security. We will cooperate against Iran.” And Washington decided to send new weapons to Israel.

The situation that really concerns us is this: The opening in Turkey and the US presence in Syria are also partly related to the US-Israel agenda regarding Iran. We will also examine this separately.