Erdoğan yeniden aday olur mu?

Cumhurbaşkanı Erdoğan hafta sonu Diyarbakır'daydı. Ardından Şanlıurfa'ya geçti.

Buradaki etkinliğe damgasını vuran ise Cumhurbaşkanı'nın sahneye davet ettiği İbrahim Tatlıses'in sorusu oldu.

Tatlıses "Önümüzdeki dönem cumhurbaşkanlığına var mısınız?" diye sordu. Erdoğan bu soruya, "Sen varsan, ben de varım" yanıtını verdi.

Doğru, mevcut anayasa bu son diyor. Cumhurbaşkanı da 2022 de "üçüncü kez aday olamayacağını ancak siyasetten de çekilmeyeceğini' söylemişti. Ama tartışma bugüne değil, geleceğe dair.

Ana muhalefet lideri Özgür Özel bu gelişme sonrası "Kabul erken seçim yapalım" dese de 2028'e daha 3 yıl var.

Anayasalar da değişmez metinler değil. Siyasi ve toplumsal dinamikler o yönde gelişirse neden olmasın.

Kesin olan, ünlü şarkıcının herkesin kafasındaki soruyu açık ettiği. Cumhurbaşkanının cevabı da kuşkusuz taraftarlarının gönlündekini yansıtıyor.

Kaldı ki bu tartışmanın ilk başladığı dönemde söylediğim gibi, eğer Erdoğan bir kez daha aday olacaksa bu iş CHP'nin eliyle olacak. Yazın bir kenara.

***

 

BASTIR TRUMP

ABD'nin 47. Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu elçisi Steve Witkoff, İsrail'e gitti. Kudüs'te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşen Witkoff, Gazze Şeridi'nde ateşkes ve esir anlaşmasını ele aldı. İsrail medyasında yer alan haberlere göre, Witkoff, Netanyahu'ya ABD'nin seçilmiş Başkanının 20 Ocak'taki yemin törenine kadar bir esir anlaşması istediğini söyledi.

Bu hafta bölgeden ileri bir adımın haberi gelebilir.

***

 

OBAMA HARRİS'İ, GÖKÇEK'İN ARINÇ'A BAKTIĞI GİBİ İZLEDİ

ABD'de devletin zirvesi eski Başkanlardan Jimmy Carter'ın cenazesindeydi.

Seçimlerde sırtından ter akana kadar çalışan Obama, Trump ve eşinin yanına oturdu.

Cenaze törenine en son gelen Kamala Harris ise Trump ve Obama ikilisinin yüzlerine bile bakmadan, hemen önlerine yerleşiverdi.

Trump'ın ve eşi Melani'nin, kendilerine selam vermeden asık bir suratla yerine oturan Kamala Harris'e bakışları, önümüzdeki dönem ABD'de yaşanacakların göstergesi.

Trump bir daha seçilmesin diye canına kastedecek kadar ileri gidenleri elbette ki unutmayacak.

Ancak benim dikkatimi asıl, Obama ve Harris arasındaki gerginlik çekiyor. Zira daha birkaç hafta önce aynı safta olan iki ismin bakışmaları da pek hayra alamet değil. Obama Harris'e, Melih Gökçek'in bir cenazede önünden geçen Bülent Arınç'a baktığı gibi bakıyordu.

ABD basını dudak okuma uzmanlarından yardım alarak Trump ve Obama'nın ne konuştuğunu yorumlamaya çalışıyor. Anladığımız kadarıyla görüşecekler. Trump kazandıktan sonra nedamet getiren, bir dönem Facebook ve instagramda uyguladığı sansürden ötürü özeleştiri veren Zuckerberg gibi Obama da yelkenleri suya indirmişe benziyor. Trump'ın iş başı yapacağı 20 Ocak öncesi karşı cephede moraller sıfır diyebiliriz. Demokratların içinde bulunduğu hava 14 Mayıs sonrası herkesin birbirine girdiği CHP'yi andırıyor.

***

 

BİR GÖSTERİ GİBİ

Los Angeles'taki yangın felaketi adeta bir gösteri gibi. Sanki evler tek tek yakılıyor. Dün de televizyon kanalları Kamala Harris, Lebron James, Arnold Schwarzenegger'in evlerinin yanışını canlı canlı verdiler.

Ülkede herkes şaşkınlık içinde, hükümetin yerel yönetimin acizliğini izliyorlar. Rivayetlerin bini bir para. Son senaryo, Hitchcock'un Kuşlar filmini akla getiriyor; yangını kuşların yaydığı konuşuluyor.

ABD'nin dünyaya ne kadar güçlü olduğunu anlattığı Hollywood'un alevlere teslim olması, insanlarda bir döneme damgasına vuran filmin setinin yandığı algısı uyandırıyor.

Bu kadar sembolizm fazla!