Cumhurbaşkanı Erdoğan BM’de konuştu. 14’üncü konuşma imiş bu.

El-hak güzel konuştu.

Güzel konuşur zaten.

BM’nin 193 ülke temsilcisine ne gerekiyorsa söyledi.

“Niye varsınız?” dedi bir bakıma. “Gazze öyleyken” niye varsınız? Hatta “Gazze cinayeti BM sistemi sayesinde devam ediyor” dedi.

“Dünya 5’ten büyüktür” sözünü bilmem kaçıncı defa tekrarladı, hem de “5’li patronaj”ın yüzüne karşı.

İsrail temsilcisi kıvrandı durdu yerinde Erdoğan konuşurken…

Sonra?

“Sonra”sı bu kadar.

İsrail Ortadoğu’yu, bizim coğrafyamızı, Gazze’yi, şimdi Lübnan’ı patlatıyor. Gazze’de ölüm 41 bin kişiyi yakalamıştı İsrail bombardımanında… Bebeler, kadınlar, hastalar…. herkes herkes can vermişti dünyanın ve BM’nin gözü önünde.

Şimdi Hizbullah üzerine atıldığı ifade edilen bombalar Lübnan’da günde 400’lü sayılarla can almaya başladı. Artık Gazze ile birlikte Lübnan’dan gelen kitlesel ölüm haberlerini izleyeceğiz.

“Dünya 5’ten büyük” sözümüzün 5’ler nezdinde bir karşılığı var mı?

Normalde birbiri ile de kıran kırana mücadele eden ülkeler 5’ler… Amerika, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa…

Bunlardan herhangi birisi diğerine “Yahu 2. Dünya Savaşı sonrası şartları çok değişti, yeni güçler devreye girdi, bakın Türkiye Cumhurbaşkanı da sürekli ‘Dünya 5’ten büyüktür” deyip duruyor. Bu düzen artık sürdürülemez hale geldi. Artık değişse olmaz mı?” diye soruyor mu?

Ben duymadım öyle bir konuşma. 14 yıldır Erdoğan’ı dinleyen “mazlum” ülke temsilcilerinden “Bu adam boşuna konuşmuyor, bizim davamızı savunuyor, bir araya gelip onunla fotoğraf versek ya…” diyen oldu mu?

Belki olmuştur Maduro falan gibi, ama inanın ben duymadım. Bu işler öyle olmuyor çünkü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Netanyahu’yu Hitler’e benzetti BM konuşmasında… El-hak doğru konuştu, belki daha kötüdür Netanyahu Hitler’den… Ama Hitler’in başına, Yahudileri toplama kamplarında gaz odalarına gönderdiği için çökülmedi, dünya o vahşeti de seyretti seyretti, taaa sonra, “Buralar benim hayat alanım - Lebensraum” diye sağa sola saldırmaya başladığında harekete geçildi.

Bilmiyorum Cumhurbaşkanı Erdoğan düşündü mü, şurada küçücük bir toprak parçasında devlet kurmaya çalışan İsrail nereden güç alıyor? İsrail’e arka çıktığı için nefret objesi haline gelen Amerika neden sessiz? Amerika’yı anladık peki ama Çin, Rusya, İngiltere, Fransa neden sessiz? Hatta 2. Dünya Savaşı sonrasının en sert sillesini yiyen ancak bugün ekonomide - teknolojide zirvelerde dolaşan Almanya, Japonya neden sessiz? Nüfusu 1 milyarın üstüne çıkan (1 milyar 417 milyon) Hindistan neden sessiz?

Gazze’deki ya da başka İslâm coğrafyalarındaki mazlûmiyete öncelikle karşı çıkması beklenen, İçinde Türkiye’nin de yer aldığı 2 milyarlık İslam dünyası neden etkisiz? Neden sözden veya göz yaşından veya dünyaya isyanlardan başka bir şey yapamıyor?

100 yıl önce toptan bir yere kapaklanma yaşandıysa, bu 100 yılı neden yeniden ayağa kalkmak ve “İslâm dünyası” diye bir güç odağı haline getirmek için değerlendiremedik?

İçerde dinlediğimizde bu tür konuşmaları “Reis güzel konuştu, dünyaya meydan okudu” diyoruz, ama kıymet-i harbiyesine bakıldığında bir şey değişmiyor. Gazze yine aynı, Türkiye yine aynı, İslâm dünyası yine aynı…

Oysa içerde başka türlü sınanıyor ülkeler, dışarıda başka türlü…

Baktığımızda “İçerde” de sınavlar iyi değil. Geçin İslâm dünyasını, Türkiye’de bile sınavlar iyi değil. Güya “İslâm dünyasından ayrıştığımızda iyi olacaktık” gele gele geldik 12 bin 500 liralık emekli maaşına 17 bin liralık asgari ücrete, buna mukabil asgari 15 bin - 20 bin liralık kiralarla geçinebilmeye…

Ezik dünyalar oluşturduk milyon milyon… Dert yanan, ağlayan, yakınan, daha daralınca adres yazmaksızın beddua eden…

İnsanlar başının derdine düştüğünde BM’deki güzel konuşmalar bile boşluğa düşüyor.

Yarın sorulacak: 22 yılda Türkiye’nin özgül ağırlığına ne kattınız, diye… Asıl soru bu. Sözün gücü de bununla ilgili. Soruların İslâm dünyası olarak çalışmadığımız yerden çıkıyor olması da bununla ilgili.

YİĞİT BULUT KİM ADINA KONUŞUYOR?

Yiğit Bulut bir Beştepe mensubu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanı. En son X mesajı “İsrail Türkiye’ye saldıracak” iddiası içeriyor. Amerika’nın – AB’nin hedefinde de Türkiye var ona göre. Onun için oradan gelecek silahlara güvenmemek lazım. Türkiye Batı’dan gelecek saldırılara karşı kendisini S-400’lerle koruyacak. Başkan Erdoğan bu sebeple BRİCS’e üyelik başvurusunda bulundu, ona göre.

İlginç değerlendirmeler. Her ne kadar Bulut’a AK Parti cenahından Mehmet Metiner ve Mücahit Birinci’den “Sen kim adına konuşuyorsun?” yollu çok sert tepkiler geldi ise de, Yiğit Bulut bunları kafasından üretiyor olmamalı. “İsrail’in sadece Gazze için değil Türkiye için de tehdit olduğu” ifadeleri daha önce hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Cumhur İttifakı bileşeni Devlet Bahçeli tarafından kullanıldı.

Neresinden bakılırsa bakılsın, iktidarın ya da Beştepe’nin dış politika değerlendirmeleri sokak tartışmalarına malzeme haline gelmiş durumda. Ülke adına ne düşünsek bilmem ki.

President Erdoğan spoke at the UN. This was his 14th speech.

Al-Haq spoke beautifully.

He speaks well anyway.

He told the UN's 193 country representatives whatever was necessary.

“ Why do you exist?” he asked in a way. “Why do you exist when Gaza is like this ?” He even said , “The Gaza murder continues thanks to the UN system . ”

I don't know how many times he repeated the words " The world is bigger than 5" , right in front of the "5-party patronage" .

The Israeli representative squirmed in his place while Erdogan was speaking…

Later?

That's all for " then . "

Israel is blowing up the Middle East, our geography, Gaza, and now Lebanon. Death in Gaza had claimed 41 thousand people in the Israeli bombardment… Babies, women, patients… everyone had died before the eyes of the world and the UN.

Now the bombs that are said to have been dropped on Hezbollah have started to kill 400 people a day in Lebanon. We will now watch the news of mass deaths coming from Lebanon along with Gaza.

Does our statement “ The world is bigger than 5” have any meaning in the eyes of the 5?

Normally, the countries that compete fiercely with each other are the 5... America, Russia, China, England, France...

Does any of them ask the other , "Well, the conditions have changed a lot after World War II, new powers have come into play, and look, the President of Turkey keeps saying 'The World is bigger than 5' . This order has become unsustainable. Can't it be changed now?"

I have never heard such a speech. Has anyone among the representatives of the “oppressed” countries who have listened to Erdoğan for 14 years said , “This man is not talking in vain, he is defending our cause, let’s get together and take a photo with him…”

Maybe it happened like Maduro or something, but believe me, I haven't heard of it. Because things don't work that way.

President Erdoğan compared Netanyahu to Hitler in his UN speech... Al-Haq spoke the truth, perhaps Netanyahu is worse than Hitler... But Hitler was not condemned for sending Jews to the gas chambers in concentration camps, the world watched and watched that savagery, and when he started attacking people left and right, saying, “These are my living spaces - Lebensraum,” action was taken.

I don't know if President Erdoğan has thought about where Israel, which is trying to establish a state on a tiny piece of land, gets its strength from? Why is America, which has become an object of hatred because it supports Israel, silent? We understand America, but why are China, Russia, England, France silent? Even Germany and Japan, which received the hardest blows after World War II but are at the top of the economy and technology today, silent? Why is India, whose population has exceeded 1 billion (1 billion 417 million), silent?

Why is the 2 billion-strong Islamic world, including Turkey, which is expected to be the first to oppose the oppression in Gaza and other Islamic geographies, ineffective? Why can't it do anything other than words, tears or rebellions against the world?

If we had a total collapse 100 years ago, why couldn't we use these 100 years to get back on our feet and become a center of power called the "Islamic world" ?

When we listen to such speeches inside, we say , “The Chief spoke beautifully, he challenged the world ,” but when we look at the real value, nothing changes. Gaza is still the same, Turkey is still the same, the Islamic world is still the same…

However, countries are tested differently internally and externally…

When we look, the exams are not good “inside” either. Forget the Islamic world, even in Turkey the exams are not good. Supposedly , “We would be good when we separated from the Islamic world”, but we came to a retirement salary of 12,500 liras, a minimum wage of 17,000 liras, and in return, a minimum rent of 15,000-20,000 liras…

We have created worlds of millions of losers… People who complain, cry, complain, and when things get more difficult, curse without writing an address…

When people are in trouble, even the beautiful speeches at the UN become futile.

Tomorrow it will be asked: What have you added to Turkey's specific gravity in 22 years? That is the real question. The power of words is related to that. The fact that the questions are coming from a place where we, as the Islamic world, are not working is related to that.

ON WHOM DOES YİĞİT BULUT SPEAK?

Yiğit Bulut is a member of Beştepe. He is an advisor to President Erdoğan. The latest X message includes the claim that “Israel will attack Turkey” . According to him, Turkey is also in America’s – EU’s target. Therefore, we should not trust the weapons coming from there. Turkey will protect itself against attacks from the West with S-400s. According to him, President Erdoğan applied for membership in BRICS for this reason.

Interesting assessments. Although Bulut received very harsh reactions from AK Party members Mehmet Metiner and Mücahit Birinci, such as “Who are you talking for?” , Yiğit Bulut must not be coming up with these in his head. The phrases “Israel is a threat not only to Gaza but also to Turkey” were previously used by both President Erdoğan and the People’s Alliance member Devlet Bahçeli .

No matter how you look at it, the foreign policy evaluations of the government or Beştepe have become material for street discussions. I don't know what to think about the country.