Tabuların başında feodal yapı geliyor…
Tabuların başında töremiz böyle diyen zihniyet geliyor…
Tabuların başında köhne, mutlak boyun eğmeye dayalı aile yapısı geliyor…
Tabuların başında kadını ikinci sınıf insan sayan anlayış geliyor…
Tabuların başında ilkel yapıyı bize din diye pazarlayan yobazlar geliyor…
Tabuların başında cehalet geliyor. Dini okuyarak değil, duyarak öğrenme kolaycılığı geliyor…
Tabuların başında din tüccarları geliyor. Kuran’da var diye söylenen yalanlar geliyor…
Tabuların başında tarikat ve cemaat düzeni geliyor…
Tabuların başında dini bildiğini zannedip vaaz veren cahil imamlar geliyor…
Tabuların başında onların şirretinden korkan siyaset anlayışı geliyor…
Tabuların başında bu yapıdan siyasi rant çıkarma çabasında olan siyasetçiler geliyor…
Tabuların başında bu yapıyı korumaya çalışan yüzyıl önceden kalma akıl geliyor…
Tabuların başında daha çok şey geliyor…
Diyeceksiniz ki tabu ne demek?
En net anlatımı şu: Kutsal veya dokunulmaz olarak tanımlanmış güçlü sosyal yasak…
O halde; kadın cinayetinden çocuk istismarına, ahlaksızlıktan yolsuzluğa, cehaletten yoksulluğa daha da ötesi garibanlığa, aşiret ilişkisinden mutlak itaati gerektiren tarikat yapısına uzanan bu yapıyı kırmak zorundayız…
Zamanı geldi de geçiyor…
Narin bize ışık tutuyor, yol gösteriyor. Narin bize hadi diyor. Tabuları yakın ki başka Narinler olmasın diyor. Dere yatağının altında vücudu çürürken haykırdı…
Ben duydum…
Başka duyan var mı?
Varsa buradayım desin!..