Erdoğan dün AKP şapkasıyla Meclis’te konuşurken öyle cümleler sarfetti ki dondum kaldım…
Şaşırdım…
Herhalde önüne prompter değil, ayna koymuşlar dedim…
Çünkü…
Kendiyle konuşuyor gibiydi…
Kendine söylüyor gibiydi…
Kendine öğüt verir gibiydi…
Niye mi böyle düşündüm?
Konuşmasının bir yerinde CHP’yi hedef alırken aynen şunu söyledi: ‘Dürüst siyaset, verilen sözlerin arkasında durmayı gerektirir. Tutmadığınız sözlerin mahcubiyetini daha büyük vaatlerde bulunarak gizleyemezsiniz. Zor olan sözünün eri olmaktır. Ahdine sadık kalmaktır.’
Soruyorum Erdoğan hangi sözünün arkasında durdu? Hangi ahdine sadık kaldı?
Çok uzağa gitmeye gerek yok. Geçen yıl yapılan Cumhurbaşkanı seçiminden önce söylediklerini hatırlayın…
Faiz daha da inecek dedi. Enflasyon daha da düşecek dedi. Kötü günler geride kaldı dedi. Bu yaz refaha ulaşacağız dedi. Bolluk bereket, ucuzluk vaat etti…
İnsanlar inandı, güvendi oy verdi.
Oyu kaptıktan sonra dediklerinin tam tersini yaptı. İğneden ipliğe her ürüne neredeyse yüzde yüz zam geldi. Dolar fırladı, benzin iki katına çıktı, faizi yüzde 8,5’lardan yüzde 50’lere çıkardı…
Yani verdiği sözü tutmadı… Ahdine sadık kalmadı…
Mayıs seçimi öncesi insanların kandırıldığı, aldatıldığı o kadar açık ki… Belgesi bile var. Dün sabah halk TV ekranında İbrahim Kahveci çok güzel izah etti…
Tüketici güven endeksi diye bir endeks var…İki tane kritik soru soruyorlar; birincisi o anki mevcut durumu, ikincisi gelecekten beklentisi.
2023 mayıs sonuçları şöyle… Durumun nasıl sorusuna verilen yanıt; berbat… Peki geleceğe dair beklenti ne; umutlu
Endeksteki yeri birinin yüzde 80’lerde yani kötü. Öteki yüzde yüze yakın. Aradaki makas büyük. Yani durumu berbat olan insanlara öyle güzel umut pazarlanmış ki onlar da satın almışlar…
Aynı endekse iki ay sonra bakıyorsun, gelecekten beklenti tepetaklak olmuş… Yüzde 90’lardan yüzde 65/70’lere inmiş…
(Bir not düşeyim. Güven endeksinde çıkan sonucun yüzde 100’ün altında olması güvensizlik işaretidir.
Yüzde yüz ve yüzde yüzün üzeri güven demektir. Bunun yüzde iki yüze kadar yolu var. Güven endeksi yüzde yüzeli olan ülkeler var. Biz yüzde 90’ları bile güven sayıyoruz)
Peki iki ayda bu sert düşüş neden?
Erdoğan’ın verdiği sözü tutmaması… Yarattığı sahte cennetin foyasının çıkması… Seçmenin Hanya’yı Konya’yı anlaması…. Hanya’yı Konya’yı görmesi…. Aklının başına gelmesi….
Başka ne olabilir ki…
Aynı siyasetçi dün öteki siyasetçilere sözüm ona öğüt veriyor. Siyasetçi verdiği sözün arkasında durmalıymış. Sözünün eri olmalıymış!...
Erdoğan ‘bu görevde olduğum sürece faiz artmaz kusura bakmayın’ demedi mi?
Sonra da bu sözünü yutup faizi yüzde ellilere çıkartmadı mı?
Valla kusura baktık…
Hem de öyle bir baktık ki, 31 Mart’ta kusura baktığımızı sandıkta ifade ettik…
Cumhur İttifakı kusura bakmasın, bundan sonra da kusura bakmaya devam edeceğiz…