Davutoğlu’na Kim Darbe Yaptı?

Davutoğlu önceki gün Ekol TV’de ‘eğer bana darbe yapılmamış olsaydı 30 haziranda Türk vatandaşları Avrupa’ya vizesiz gidecekti.’ demiş…

Demek ki, 4 Mayıs 2016 günü başbakanlığı bırakmasını darbe olarak yorumluyor…

Haksız da değil…

Darbe, asker baskısı, muhtıra, gensoru, bütçenin reddi, seçim mağlubiyeti dışında başbakanlıktan istifa eden veya etmek zorunda kalan ilk başbakan. Hem de altı ay önce girdiği seçimde yüzde 49,5 oy aldığı halde!...

O tarihte zaruret demişti…

Bugün darbe diyor… Kendine yapılan sivil darbe…

Peki darbeyi kim yaptı? Ardında kim vardı?

AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu üyeleri mi? Saray mı? Erdoğan mı? Davutoğlu’ndan nefret eden Pelikan grubu mu?

Yoksa hepsi mi?

Gelin ne olup bittiğine bakalım…

Sabah gazetesi çevresinde kümelenen Pelikan adlı grup Davutoğlu’nu yıpratmaya, altını oymaya çalıştı. Erdoğan’a ihanet ettiği yönünde kampanya yaptılar…

MKYK 28 Nisan 2016’ da Genel Başkan Davutoğlu’nun il ve ilçe başkanlarını görevden alma yetkisini elinden aldı…

Davutoğlu 4 Mayıs’ta Beştepe’ye gitti. Erdoğan ile görüştü. Başbakanlığı ve AKP Genel Başkanlığını bıraktığını açıkladı…

Darbeyse işin içinde herkes var…

Aslına bakarsan yapılanın 28 Şubat post modern darbe dediklerinden bir farkı yok. Orada Cumhurbaşkanı Demirel devredeydi, burada Cumhurbaşkanı Erdoğan devreye girmiş…

28 Şubat sürecinde Erbakan vardı, 4 Mayıs’ta Davutoğlu var…

Tabii Davutoğlu’nun darbeydi deyip kenara çekilmemesi lazım. Daha açık ve net olmalı. Bana karşı darbe yapıldı diyorsa darbeyi kimin planladığını, kimin rol aldığını, nasıl yapıldığını da söylemeli…

Hatırlarsanız… 2015 yılında iki seçim arasında dört ayda iki büyük katliam yaşandı… Biri Suruç’ta diğeri Ankara garında. Canlı bombalar yüzlerce kişiyi katletti… Davutoğlu Başbakan’dı. Dokuz yıl sonra konuşursam her yerinden oynar dedi ama konuşmadı…

Sustu…

Darbe yapıldı iddiası da benzer akıbete uğramasın... Yakın tarihimizde taşlar yerli yerine otursun…

Biliyoruz ki Erdoğan ile Davutoğlu geçinemiyordu…

Davutoğlu şeffaflık yasası getirmeye kalktı, Erdoğan engelledi… Davutoğlu rüşvet aldıkları yolsuzluk yaptıkları iddia edilen dört bakanın Yüce Divan’da yargılanmalarını istiyordu, Erdoğan karşı çıktı… Davutoğlu Almanya Başbakan’ı Merkel ile anlaşmıştı. Türkiye terör tanımı dahil birçok değişiklik yapacak Avrupa da serbest dolaşımın yolunu açacaktı, Erdoğan izin vermedi. Davutoğlu kendine bağlı medya ağı kurmaya kalktı, Erdoğan çok kızdı.

Daha sayayım mı?

Ama Erdoğan en çok 7 Haziran seçim yenilgisinden sonra Davutoğlu’nun ‘halk başkanlık modeline geçmek için yetki vermedi’ sözüne sinirlenmiştir… Bir de Hakan Fidan’ı önce milletvekili sonra bakan yaparak yanına çekme girişimine….

8 yıl önce Davutoğlu’nun istifaya zorlanması darbe mi, iç hesaplaşma mı bilemem ama 10 yıl önceye dönersek mesele daha kolay anlaşılır. Taşlar yerli yerine daha rahat oturur…

Erdoğan 2014 yılında Cumhurbaşkanı seçilince ‘emanetçi değil, güçlü başbakan istiyorum’ demişti. Davutoğlu Erdoğan’ın bu sözünü gerçek sandı…

Güçlü Başbakan olmaya soyundu; ipler koptu…

Aslında Erdoğan itaatte güçlü başbakan demişti Davutoğlu yanlış anladı!..

Bakalım Davutoğlu darbe iddiasının arkasında duracak mı? Üzerine gidecek mi? 4 Mayıs sivil darbesi diye siyasi tarihe yeni bir sayfa açtıracak mı?