Erken seçim mi? Neden?

31 Mart 2024 günü yapılan yerel seçimlerin CHP’nin başarısıyla sonuçlanması üzerine kimilerinin çocukların sokakta “Dondurma, dondurma!” diye şımarıklık yapmasından ilham almışçasına “Erken seçim, erken seçim!” diye tutturmasını merak ve hayretle izlemekteyim. Bu erken seçim tiryakileri “Erken seçim isterük!” deyu CHP’ye ve partinin yeni genel başkanı Özgür Özel’e baskı yapmaktalar. Özgür Özel de “Halk isterse!”diye mazeret beyan etmekte. Ben fakir, sizin de bilip takdir edeceğiniz gibi bu işlerden ezbere anlamam. Anlamadığım işlerde anayasa ve yasalara bakarım. Bu inatçı ısrar üzerine anayasayı açıp baktım, erken seçim nasıl olur diye. Şöyle bir madde var anayasada:

Madde 116-(Değişik: 21/1/2017- 6771/11 md.)

Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.

Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.

Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.

Seçimlerinin birlikte yenilenmesine karar verilen Meclis’in ve cumhurbaşkanının yetki ve görevleri, yeni Meclis’in ve cumhurbaşkanının göreve başlamasına kadar devam eder.

Bu şekilde seçilen Meclis ve cumhurbaşkanının görev süreleri de beş yıldır.

Anayasanın 116. maddesine göre muhalefet ve kutsal halkımızın erken seçim yaptırma işinde herhangi bir yetkisi yok. Yetki TBMM ile cumhurbaşkanına ait. CHP’nin ve muhalefetin tamamının TBMM’de üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuna sahip mi? Hayır! Peki Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın seçim yenilemesine gereksinimi var mı? Bence yok!

Bir edebiyat yazarı olarak nesnel manzarayı tasvir ettim. Ve en önemli soruyu bir kez daha soracağım: R.T. Erdoğan, neden erken seçim istesin? Üstelik yapılacak erken bir seçimi kazanamama olasılığı çok yüksek.Cumhurbaşkanı olarak ölmek isteyen biri neden erken seçim istesin?

R.T. Erdoğan başbakan ve cumhurbaşkanı olarak tamı tamına 22 yıldır iktidarda. Bu 22 yıl içinde anayasayı işleriyle ilga etmiş, Anayasa Mahkemesi’nin, Danıştay’ın, (belki de) Yargıtay’ın kararlarını dinlememiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarını tekmelemiş, İstanbul Sözleşmesi’ni iptal etmek gibi yetkisi olmayan işler yapmış... Bunlar anayasal ve yasal işler. Yaptıklarından dolayı sorumlulukları var. Yok mu?

5’li çete ve benzerlerine verilen ihaleler var; kamu mallarının, fabrikaların batan geminin malı gibi satılması var; köprüler, otoyollar, uçakların uğramadığı havaalanları var; yanlış, kötü ve kayırmacalı atamalar var; muhalif belediyelerin çalışmalarını bile bile engellemek var! Akçeli işler var!

Ve daha önemlisi anayasanın başta 174.madde olmak üzere birçok maddesine aykırı işlemler var. Tevhid-i Tedrisat (Öğrenim Birliği) Yasası’na aykırı olarak imam hatip okulları ve liselerinin desteklenmesi var. Her alanda anayasanın ilk dört maddesine aykırı işlemler var. Büyük ekonomist olarak faiz-enflasyon ilişkisi konusunda yaptığı konuşmaları anımsayalım. İlim Yayma ödülleri töreninde yaptığı konuşmayı mutlaka anımsayalım: Faiz indirimine devam edileceğini belirtirken “Benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” dememiş miydi?

Yargıtay başsavcısı görevini yapan bir Cumhuriyet memuru olsaydı, R.T. Erdoğan hakkında, “anayasayı ilga suçu”ndan dava açardı! Laik Cumhuriyetin anayasa ve yasaları lağım çukuruna atılıyor!

R.T. Erdoğan, doğal koşullarda, cumhurbaşkanı sıfatını yitirdikten sonra cumhuriyet savcısının çalışma alanına giren, girecek, işler yapmış. 19, 21 ve 23 Nisan 2024 tarihli yazılarımda “2. Cumhuriyet Tartışmaları”1 adlı kitabı (s. 417-435) referans vererek R.T. Erdoğan’ın Cumhuriyet karşıtı “siyasal İslamcı” kimliğini örneklemiştim.

Tekrar edeyim: R.T. Erdoğan cumhurbaşkanı olarak kesinlikle erken seçim yapmaz. Mümkün olsa hiç seçim yapmaz. Cumhurbaşkanı olarak Saray’ında ölmek ister. Bu basit gerçeği anlamayanlar gevezeliklerine devam edebilirler!