Dün emekliler sokaktaydı…
Dün emekliler hak arayışındaydı…
Dün emekliler geçinemiyoruz diye haykırıyordu…
Dün emekliler açız diye ağlıyordu…
75 yaşındaki emekli bile sokağa çıkmışsa, ben diyorum ki vay o iktidarın haline…
O hükümet (biz de tek kişi) bir gün bile görevde kalmamalı. Sandığı seçmenin önüne koymalı…
Güvenoyu istemeli…
Eskiden güvenoyu Meclis’ten alınırdı, rejim değişikliyle TBMM’nin bu yetkisine son verildi. O zaman seçmene gidilmeli… Seçmene sorulmalı…
İngiltere’de 2010 yılından bu yana iktidarda olan Muhafazakar Parti yerel seçimden yenilgiyle çıkınca erken seçime gitmek zorunda kaldı.
4 Temmuz’da halkın önüne sandık konulacak… Demokrasilerde kural bu.
Biz de farklı bir durum yok…
AKP 31 Mart yerel seçiminden hezimetle çıktı. Ama Erdoğan daha dört yılım var diye seçmenin tepkisini dikkate almıyor.
Küçük bir hatırlatma; Anayasa değişikliği için kapı kapı gezen Meclis Başkanı Kurtulmuş ‘halkın iradesine herkes saygı duymalı’ diyor…
Acaba Erdoğan’a mı gönderme yapıyor diyeceğim ama!...
Hükümetin yegane temsilcisi işlerin yolunda olduğunun iddiasında. Daha geçen gün ‘Türk ekonomisi rayında ilerliyor’ dedi…
Ray hattı ne? Doğru yoldayız dedikleri yol ne?
Yüzde 8’den yüzde 50’ye çıkan manşet faizi mi?
Erdoğan ‘enflasyonu tek haneye indirmekte kararlıyız’ dedi. İyi de nasıl yapacak?
Mayıs seçiminden önce izlediği para politikasıyla mı, şimdi izlediği para politikasıyla mı?
Ya o yanlıştı ya bu yanlış…
Eski politikaya; yani düşük faiz, düşük döviz kuruna seçmen güvenoyu verdi, destek verdi, Erdoğan seçimi alınca tam tersini yaptı…
Tam tersini yapınca da seçmen yerel seçimi fırsat bilerek desteğini çektiğini ilan etti…
Erdoğan’ın doğru yolu ne?
Bi anlatsa da biz de bilsek… Veya ekibinden biri çıkıp izah etse!...
Emekli sokakta…
Özel okul öğretmenleri sokakta…
Asgari ücretli kapının önünde zam bekliyor…
Ama hükümete göre (tek kişi) ekonomi çok iyi. Hiçbir sorun yok. O zaman sormadan edemeyeceğim:
75 yaşındaki emekli dün neden meydandaydı...