Cumhurbaşkanı üç gün önceki konuşmasında yine milletin değerleri sözünü etti. Bu söylem başından beri AKP’nin iktidarda kalma politikalarından biridir. Milletin değerleri derken kendi sosyal, ekonomik, din tüccarlığı ve ideolojik saplantılarını millete dayatma politikası oldu.
Değerler kuşaktan kuşağa bile kalmadan sürekli değişim içindedir. AKP değerler ile ahlakı da sık sık özdeşleştirir. Toplumsal kaygıları ve inançları dondurur ve milleti de bunun içine hapseder. Hepsi iktidarını sürdürmek için.
Milletin değerleri söylemi en çok eğitim alanında icraata konur, bunu Diyanet’e havale etmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı bugünkü yönetimiyle, eğitimde cehaleti, “milletin değerleri” kılıfı altında tepelere çıkarmak için, kaliteli bilimsel eğitim isteyen milletle adeta savaş halindedir.
Sadece Diyanet olsa, aynı zamanda tüm tarikat, cemaat, tekke ne kadar küflü çağdışı, uyduruk, milletin cehaletini kullanarak aklını kanını cebini emen örgütlenmeler varsa onları da devlet ve belediye olanaklarıyla besleyip büyüterek milleti kuşatmayı sivil alanda da sürdürür.
PRATİKTE NELER YAPIYORLAR, BİR BAKALIM
Milletin değerleri söylemi ile pratikte AKP iktidarının yaptıklarını karşılaştırırsak, milletin değerleri bunlar mıdır diye sormalıyız:
-Saray’ın yıllık 5 milyar TL harcaması mı milletin değeridir?
-CHP’ye geçen AKP ve MHP’nin yönettiği belediyelerin 100 milyar borç takması ve paraları kurdukları ortaklıklarla nerelere aktardıklarının bilinmemesi mi milletin değeridir?
-Rolex saatlere yüz milyonlar harcanıp özellikle kollarda sergilenmesi mi yoksa?
-Istakoz paylaşımlarıyla milletin değerleri arasındaki ilişkiyi herkes merak ediyor.
-Türkiye yolsuzluğun en çok yapıldığı ülkeler arasındadır. Millet AKP’ye yolsuz ülkeler arasında neden ilk 10 ülke arasında değiliz mi demektedir?
-Devlete eleman alımında 90 puan alanları eleyip 70 puan alan yandaşları kayırmak mıdır milletin değeri?
-Milleti, emeklileri pahalılığa, enflasyona, evsizliğe mahkûm etmek midir yoksa?
-Ücret eşitsizliklerinde ülkeyi bir numara yapmak mıdır?
-Milleti yoksullaştırarak zenginleri ultra zengin yapan politikalar uygulamak mıdır?
-Çocukları eğitimden kopararak evine üç kuruş getirmesi için ağır çıkar sömürüsü altına sokmak mıdır?
-Yoksa ağır iş kazalarını normal, işin fıtratı olarak görmek midir?
-Ayda ortalama 30 kadının cinayetlere kurban gitmesi midir?
-Nedir yahu en zor ekonomik koşullarda bile üzerinde tepindiğiniz milletin değerleri?
Yukarıda bir kısmını sıralayabildiklerimizi gerçekleştirmek için sakın milletin değerleri söylemine sığınıyor olmayasınız?