AK Parti ilk kez girdiği bir seçimden ikinci parti olarak çıktı. Seçim yenilgisinin ardından AK Parti ciddi bir sorgulama, istişare ve mevcut durumdan çıkış için bir arayışa giriyor.
1 Nisan tarihi itibarıyla AK Parti’de bu süreç başladı. Seçim sonuçlarını araştırmak üzere komisyonların kurulması kararı alındı, strateji heyetinin toplantıları başladı.
2009 SEÇİMLERİNDEN SONRA
AK Parti 2009 yerel seçimlerinde yüzde 38’e gerileyince benzer bir süreç yaşanmıştı. Beşir Atalay’ın başkanlığında bir heyet çalışmış, yeni bir siyaset dili ve yeni bir siyaset tarzı önerisi getirmişti. Radikal öneriler vardı. Öyle ki Beşir Atalay sunum yaparken bir yandan da göz ucuyla Erdoğan’ın ne tepki vereceğini kontrol eliyordu. Erdoğan bütün programlarını iptal edip sunumu izlemiş, notlarını almıştı. Erdoğan’ın isteği üzerine aynı sunum AK Parti’nin Kızılcahamam kampında yapılmıştı.
7 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE
Bir hatırlatma daha. AK Parti, 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 40’a gerileyince özel bir strateji grubu kurulmuş burada tam bir beyin fırtınası estirilmişti. Hatırlarsanız strateji heyetinin konuşmaları FETÖ tarafından dinlenilip servis edildiğinde kamuoyu, AK Parti’nin çok cesur bir şekilde sorunları masaya yatırdığını görmüştü.
ZAFERİN MİMARIYDI
7 Haziran 2015 seçimlerindeki başarısızlıktan 1 Kasım seçimlerindeki zafere giden sürecin mimarı Erdoğan’dı. Yaptığı hamlelerle AK Parti’yi 7 Haziran yenilgisinden 1 Kasım zaferine taşıdı. Şimdi yine hamle sırası Erdoğan’da.
ERDOĞAN BAŞARMIŞTI
AK Parti küllerinden yeniden doğmayı başaran bir parti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim yenilgisine ilişkin teşhis ve tespitleri AK Parti’de umudun yeniden canlanmasına neden oldu.
2019 yerel seçimlerinden sonra da benzer bir beklenti oluşmuştu. Parti yönetiminde ve kabinede başarısızlığa neden olan isimlerin gönderilip, başaracak isimlerin göreve getirilmesi bekleniyordu. Maalesef o değişim yaşanmamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı samimi özeleştiriden sonra, bu kez değişimin gerçekleşeceğine dair beklentiler güçlendi.
Belediye başkan adaylarının tespitinde yapılan yanlışlar nedeniyle AK Parti kadrolarına yönelik bir değişim beklentisi var.
SEÇMENLERİN BEKLENTİSİ
Ancak halkımız AK Parti’de şu genel başkan yardımcısı gidip yerine başkasının gelmesiyle ilgili değil. Halkımız ‘Benim sandıkta verdiğim mesaj doğru alınmış mı? Bu mesajın gereği yerine getirilecek mi?’ ona bakıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı samimi özeleştiri toplumda karşılık buldu. Seçmen, benim verdiğim mesaj anlaşılmış dedi. Bu önemli bir noktaydı.
2019 SEÇİMLERİNDEN BU YANA
Çünkü halkımız 2019 seçimlerinden bu yana Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Biz seni seviyoruz. Destekliyoruz. Gereken değişiklikleri yap. Doğru politikalar uygula, seninle yolumuza devam etmek istiyoruz” mesajını veriyor. Bu seçimlerde de emeklilerin son 10 güne kadar yine büyük bir umutla beklemelerinin nedeni buydu. Beklentiler karşılanmayınca bu kez mesajını CHP’ye yönelerek verdi.
SANDIKTAN ÇIKAN MESAJLAR
Ama şimdi sandıkta verdiği mesajın gereğinin yerine getirilip getirilmeyeceğini bekliyor. Onun için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, mesajı aldım, gereğini yerine getiriyorum duygusunu verecek hamleleri yapması gerekiyor.
Erdoğan bunu yapabilecek bir lider. MYK toplantısındaki, “Acizler ve gafillerin yaptığı gibi bu tablonun suçu millete atılamaz. AK Parti’nin hatayı millette aramak gibi bir geleneği yok. Ben dahil bu masanın etrafında yer alan hiçbir kimse 31 Mart seçimlerinin sorumluluğundan kaçamaz” sözleri de bunu ortaya koyuyor.
ERDOĞAN’IN HAMLELERİ
Şimdi gözler Erdoğan’ın yapacağı hamlelere çevrildi. Lider, suyun akışını değiştirebilen bir kişidir. Erdoğan her defasında bunu başarabildiği için 22 yıldır iktidarda.
KAN VE RUH KAYBI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güneşi gören buz gibi erimemek için, eleştirdiğimiz partilere benzememek için, daha ağır bedeller ödememek için hatalarımızı görüp kendimizi toparlamalıyız ve milletle aramızdaki gönül köprülerimizi yeniden güçlendirmeliyiz” demedi mi?
AK Parti’deki sorunun sadece birkaç genel başkan yardımcısı ya da kabinede yapılacak olan değişiklik olduğunu düşünmüyorum. Daha köklü sorunlar var. Erdoğan’ın dediği gibi, “Ortada sadece oy kaybı yok. Ruh ve kan kaybı var”.
YENİ SİYASET ARAYIŞLARI
AK Parti’de seçimlerdeki başarısızlığın nedenlerinin tespit edilmesiyle ilgili çalışmalar başladı. Bu nedenler üç aşağı beş yukarı biliniyor. Ben asıl bundan sonra ne tür bir çıkış stratejisi üzerinde duruluyor ona değinmek istiyorum.
BEYİN FIRTINASI
Ciddi bir arayış söz konusu. Bunun için beyin fırtınası yapılıyor. Öne çıkan çarpıcı başlıkları paylaşmak istiyorum.
1- Bir süredir AK Parti siyasetinin odağını kaybettik. Aynı zamanda milliyetçi, aynı zamanda milli görüşçü, aynı zamanda yerli ve milli olunmuyor. Yeniden AK Parti siyasetinin odağını netleştirmemiz lazım.
MUHAFAZAKÂR DEMOKRAT
Burada araya girmek istiyorum. AK Parti muhafazakâr demokrat kimliğini bir süredir unuttu. Muhafazakâr demokrat kimlik AK Parti’ye yeter.
2- Yeni bir siyaset diline, yeni bir siyasi bakışa ihtiyacımız var.
REFORMCU VE ÖZGÜRLÜKÇÜ
3- AK Parti güçlü bir şekilde eski reformcu, özgürlükçü ve refahı önceleyen kimliğine dönmeli.
Burada da yine bir noktaya değinmek istiyorum. AK Parti gerçekleştirdiği “sessiz devrim”lerle hem kendisinin hem Türkiye’nin önünü açan reformlara imza atmıştı. AK Parti saçma sapan yasaklarla anılmak yerine tekrar eski reformcu ve özgürlükçü kimliğine dönmeli.
ÜÇ AYAKLI SİYASET
4- Adalet, özgürlük ve refah temelli yeni bir siyaset üretmeye ihtiyaç var.
5- Değişen sosyoloji ve toplumsal taleplere cevap verecek bir siyaset üretmek gerekiyor.
KUCAKLAYICI SİYASET
6- Yeni bir siyaset diline ve kutuplaştırıcı değil kucaklayıcı bir siyasete ihtiyaç var.
Muhalefet bunu başardı. Aynı zamanda hem DEM Partili Kürtlerden, hem İYİ Partili milliyetçilerden, hem de milli görüşçülerden oy alabiliyorlar. Geçmişte bunu AK Parti yapıyordu. Şimdi yine AK Parti’nin yapması gerekiyor.
7- AK Parti, özgürlükleri genişletecek, Adalet duygusunu tamir edecek, refahı artıracak fabrika ayarlarına sahip. AK Parti tekrar eski fabrika ayarlarına dönmeli.
AK PARTİ UYGULAMIŞTI
Bunlar çok yerinde olan öneriler. Bunlar zaten AK Parti’nin daha önce başarıyla uygulayıp yüzde 59’lara tırmandığı politikalar. Bir anlamda AK Parti’nin “Yitik malı”.
PARTİ VE KABİNEDE DEĞİŞİKLİK
Bunlarla birlikte AK Parti Genel Merkezini ve kabineyi ilgilendirilen değişikliklerin de zaman geçmeden gerçekleşmesi gerekiyor. Yıpranan bazı bakanlar ve genel başkan yardımcılarının değişmesi bekleniyor. Bu değişikliler zamanında yapılmazsa bu kez beklenti hayal kırıklığına dönüşebilir.
LİDER FARKI
Bu değişimin başarılı olabilmesi için olmazsa olmaz bir nokta var. O da lider. Demirel, Ecevit ve Erbakan geçmişte birçok kez seçim kaybetmelerine rağmen yeniden seçim kazanmayı başaran liderlerdi. Erdoğan seçim kaybetmeden bunu başardı. Seçimi kazandıracak olan da kaybettirecek olan da liderdir. Değişimi de ancak güçlü liderler gerçekleştirir. AK Parti’nin en büyük şansı Erdoğan gibi bir lidere sahip olması.