Erdoğan’dan Meclis’te kurulacak komisyona yeşil ışık

Resmi günlerle ilgili, bayramlarla ilgili yazılar yazmam.

Ama bu kez farklı bir bayram yazısı yazacağım. Çünkü bu bayrama ilk kez farklı bir gündemle giriyoruz. PKK silah bırakma ve kendini feshetme kararı aldı. Böylece 50 yıldır akan kan duracak, Türkiye başka bir Türkiye olacak. PKK’nın silah bırakma süreci tamamlandığında ise bayram tam anlamıyla bayram olacak.

Çünkü hem uluslararası konjonktür bizim yanımızda hem de PKK’nın silah bırakma kararı almasıyla birlikte kritik bir eşik aşıldı. Şimdi bu sürecin bir yol kazasına uğramadan tam aksine güçlendirilerek yönetilmesi gerekiyor.

MECLİS’TE KOMİSYON

MİT tarafından silah bırakmayla ilgili gerekli mekanizmalar oluşturuldu. MİT ve TSK; Türkiye içinde, Irak ve Suriye’de bu süreci koordine ediyor. Ancak siyaseten de süreci güçlendirecek adımların atılması gerekiyor. Bunun başında da Meclis’te kurulması beklenen komisyon geliyor.  İktidar ve muhalefet bu konuda uzlaşma halinde. Sorun sadece zamanlamasında ortaya çıkıyor. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis’te temsil edilen partileri ziyaret ederek görüşlerini aldı. Muhalefet komisyonun hemen kurulmasını istiyor. MHP Lideri Bahçeli’nin de o yönde bir çağrısı olmuştu. AK Parti’de ise iki eğilim söz konusu. Biri, PKK’nın silah bırakma süreci tamamlansın ondan sonra komisyon kurulsun şeklinde. İkincisi ise PKK’nın silah bırakma süreci devam ederken komisyon kurulursa süreci kolaylaştırıcı etki yapar görüşünü savunuyor.

ERDOĞAN ‘GÖRÜŞELİM’ DEDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konularda bir değerlendirme yapmıyordu. Ancak son MYK toplantısında “Bayram’dan sonra Meclis’te komisyon kurulması konusunu müzakereye açalım” diyor. Genel eğilim Meclis’te kurulacak olan komisyonun sürece olumlu katkı yapacağı ve siyasi tabanını güçlendireceği yönünde. Ben de aynı kanaatteyim. Millet iradesinin temsil edildiği yer olan Meclis bu konuyu görüşmeli. Türkiye’nin bekasıyla ilgili bir konuda iktidar ve muhalefet demeden tüm partilerin katkısı sağlanmalı. Edindiğim izlenim Meclis tatile girmeden önce bir komisyon kurulacağı yönünde. Böylece PKK’nın silah bırakma ve fesih süreci Meclis zemininde de hak ettiği şekilde değerlendirilecek.

ABD’NİN SURİYE’DE SDG’YE MESAJI NE OLDU

Suriye’de SDG-PKK-YPG oluşumu bir Amerikan projesiydi. ABD Özel Kuvvetler Komutanı Org. Thomas, Türkiye, PKK’dan rahatsız olduğu için PKK-YPG’nin adını SDG olarak değiştirdiklerini itiraf etmişti. SDG, Amerikan bütçesinden her yıl düzenli olarak para yardımı ve TIR’lar dolusu silah desteği alıyordu. SDG, sınırımızda PKK terör devleti kurmayı hedefleyen CENTCOM Başkanı Breet McGurk’un projesiydi. Ancak Türkiye’nin kararlı mücadelesi, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtlarıyla terör koridoru parçalandı, 8 Aralık’ta Suriye’de BAAS rejiminin yıkılması ve Türkiye’nin desteklediği Şara yönetimin işbaşına gelmesiyle birlikte yeni Suriye ortaya çıktı. Trump, “Suriye’nin anahtarı Türkiye’nin elinde” dedi. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptıkları telefon görüşmesinde “Bölge politikalarında sizinle birlikte hareket edeceğiz” diye konuştu.

YENİ HABER

Bunları neden hatırlattım? SDG ile ilgili önemli bir gelişme yaşanıyor, o nedenle hatırlatma ihtiyacı hissettim. SDG-PKK-YPG Temsilcisi Mazlum Abdi, silah bırakma ve Suriye ordusuna entegre olma konusunda direniyordu. Sonra bir de baktık ki 10 Mart sabahı bir Amerikan helikopterine bindirilip Şam’a indirilmiş. Mazlum Abdi, Ahmed Şara ile 8 maddelik bir anlaşma imzalamak zorunda kaldı. Anlaşmaya göre entegrasyon süreci yıl sonuna kadar tamamlanacaktı. O zaman Amerikalıların “Biz Suriye’den çekileceğiz. Siz, Suriye ordusuna entegre olun” diye telkinde bulunduğu söylenmişti. ABD’nin yıl sonunda Amerikan askeri sayısını 300 kadar düşürmesi planlanıyor.

Ancak Türkiye bu takvimi biraz daha hızlandırmak istiyordu. Çünkü PKK’nın 12 Mayıs’ta silah bırakma kararını almasıyla birlikte Türkiye ve Irak’ta mekanizmalar oluşturuldu. Suriye’deki entegrasyon sürecinin de bu takvimle uyumlu olması hedefleniyor.

TEMMUZ-AĞUSTOS

Yeni gelen haberler de bu doğrultuda. Amerikalıların SDG’ye, Suriye ordusuna entegre olması için temmuz-ağustos ayının sonuna kadar süre tanıdıkları söyleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti söz konusu olursa bu takvim daha da netleşir.

Türkiye bölgede tarihinin en güçlü dönemlerinden birini yaşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü liderliği bu süreçte en büyük kazanımımızı oluşturuyor. ABD’nin başında ise Suriye politikalarında Türkiye’yi merkez alan bir Başkan var. Trump, SDG-PKK-YPG’nin silah bırakıp tasfiye edilmesini istiyor. Yani demem o ki hem ulusal hem de uluslararası konjonktür lehimize.

İnşallah bu yaz PKK’nın silahlarını teslim ettiğine, böylece kanlı bir sayfanın kapandığına tanıklık edeceğiz. Bir devir bitecek, aydınlık yeni bir devir başlayacak.