Erdoğan dün Mamak’ta konuşurken; ‘Ankara bir beş yıl daha böyle yönetilmeyi kaldıramaz’ demiş…
Bu sözleri duyunca ‘Peki Türkiye dört yıl daha böyle yönetilmeyi kaldırabilir mi? sorusunu sormadan edemedim…
Erdoğan dört yıl daha ülkenin zirvesinde oturabilir. Milletvekilleri Meclis’te, bakanlar koltuklarında, bürokratlar yerlerinde, rektörler mevkilerinde dört yıl daha kalabilir. Saray yönetiminde en küçük bir değişiklik olmayabilir.
Ama Türkiye yönetilemez…
Sadece idare edilir…
Bugünkü gibi…
Çünkü şu anda Türkiye’yi yönetenler bile Türkiye’nin nasıl yönetildiğini bilmiyor. İzah edemiyorlar.
Kimin hangi konuda yetkili olduğunu bilen yok…
Çünkü kurum kalmadı…
Çünkü kural kalmadı…
Bunun iki nedeni var… Biri Erdoğan’ın yönetim anlayışı ikincisi rejimin yapısı. Erdoğan için biçilip dikilen Anayasa elbisesi…
AKP/MHP ortaklığı seçimde ağır yenilgiye uğrasa da çok başarılı sonuç alsa da 1 Nisan sabahından itibaren ne olacağını bilen var mı? Kestirebilen var mı?
KDV artışıyla hangi mallara vergi zammı bindirilecek. Öyle ya verginin artması demek malın zamlanması demek…
Doların ne olacağını bilen var mı?
Benzinin, mazotun…
Maliye Bakanı Şimşek ‘Türk lirasına güvenin değer kazanacak neden gidip dolar alıyorsunuz, altın alıyorsunuz’ diye yatırımcıya kızıyor.
Nedeni belli değil mi?
Kimse bu iktidara güvenmiyor. Çünkü yeni rejimin bürokrat Maliye ve Hazine Bakanları halka hep yalan söylediler…
Halkı hep aldatma yolunu seçtiler…
Eski Bakan Berat Albayrak; ‘dövize yatırım yapan yanar’ diyordu. ‘TL çok güçlenecek’ diyordu. İnsanların gözünün içine baka baka aylarca dalgasını geçti.
Gözlerimdeki ışıltıya bakın diyen Nebati Bakan da öyle… ‘Türk lirası en düşük durumda, daha düşeceği yer yok vatandaş rahat olsun’ dedi.
Nebati bıyık altından gülerek bunları söylerken dolar kuru 14,5 lira civarındaydı. Şimdi 32,5 lira civarında…
Demek ki o da milletle dalgasını geçmiş…
Sadece ekonomi değil her alan böyle. Türkiye 4 yıl daha böyle yönetilemez demem bundan…
Hala algı operasyonlarıyla insanları aldatmayı sürdürüyorlar. Bakan Şimşek tarih verdi. 3 Temmuz’da enflasyon düşecekmiş. (Haziran ayı enflasyonu)
Koca bir yalan!..
Evet, enflasyon geçen yılın haziran ayına göre daha düşük olacak. Çünkü seçim var diye katakulliyle enflasyonu düşük göstermişlerdi, haziranda patlamıştı. Aylık yüzde 9’u bulmuştu.
Önümüzdeki haziran aylık artış yüzde 9 olmayacak.
Enflasyon düşecek dediği bu…
Geçen yıl aylık artış yüzde 9 olmuştu bu yıl yüzde 3 veya 4 oldu diye enflasyon düşmüş mü oluyor?
2021 yılının sonbaharında ‘nass’ nedeniyle başlatılan operasyonla enflasyon azdırıldı.
Bir anda kontrolden çıktı…
Bu yaz düşecek dediler;2022 yazında düşmedi…
2022 yılının kış ayında da aynı cümleyi kurdular.; bu yaz düşecek. Hatta seçim kampanyasının önemli sloganı haline de getirdiler; en kötü geride kaldı…
2023 yazında da düşmedi. Tam tersi füze gibi fırladı…
2024 yazında da düşmeyecek. Hız kesecek.
Başta enerji, bütün mal ve hizmetlerin fiyatı bir önceki aya göre artacak…
Çünkü Türkiye yönetilmiyor…
İdare ediliyor…
Futbolu bile yönetemiyorlar daha ne diyeyim…
Süper Kupa finalini oynatamadılar daha ne diyeyim…
İki takımı buluşturup maç yaptıramıyorlar daha ne diyeyim…
Statlara hakim olamıyorlar, futbol terörünün önüne geçemiyorlar daha ne diyeyim…
Ama kimseye bir şey olmuyor. Herkes koltuğunda oturuyor.
Depremde Kızılay Başkanı çadır çattı; çadır. Yine kılına dokunulmadı. Başkanlığı bıraktı ama Kızılay’ın ‘iyilik ve merhamet elçisi’ yapıldı…
Faiz indirerek ülkeyi krize sokan, geniş kitleyi yoksulluğa, açlığa mahkum eden Merkez Bankası Başkanı görevi devredince BDDK Başkanı yapıldı…
Ödül verilmiş oldu daha ne diyeyim…
Bu ülkede iş yapmak önemli değil işi idare etmek, Saray’ın gönlüne hoş görünmek önemli…
Bu sebeple diyorum ki; ülke yönetilmiyor, idare ediliyor.
Ve soruyorum; dört yıl daha idare mi edilecek?
Ve soruyorum; Türkiye dört yıl daha böyle yönetilmeyi kaldırabilir mi?