İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi’nden aldığı diploma, üniversite yönetim kurulu tarafından iptal edilmiş, ancak karar uzun süre tebliğ edilmemişti.

Bu nedenle de İmamoğlu’nun diploması sistemde durmaya devam ediyordu. Üniversite tebligatı yaptı ve diplomayı sistemden çıkardı.

İmamoğlu’nun avukatları da kararın tebliğ edilmesinin ardından idare mahkemesine başvurup kararın iptalini ve yürütmenin durdurulmasını istedi.

***

Bugüne kadar çıkmış emsal kararlara göre, idare mahkemesinin de Danıştay’ın da İstanbul Üniversitesi Yürütme Kurulu’nun kararının yürütmesini durdurmasından ve sonuçta iptal etmesinden başka yol yok.

Mahkemenin bunu yapması için iki çok önemli gerekçe var:

1- Diploma İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından iptal edilemez. Bu da ciddi bir usul hatası demek.

2- Genel uygulama, bir idarenin hatasından kaynaklanan hukuka aykırı işlemlerin sadece 60 gün içinde geri alınabileceğini gösteriyor. 60 günden sonra idarenin kararı (hukuka aykırı görünse de) idari istikrar ve kazanılmış hak yaklaşımı nedeniyle hiçbir şekilde geri alınamıyor. İmamoğlu yatay geçişinde hiçbir usulsüzlük yapmamış ve eğer geçişte bir hata varsa tamamen idareden (İstanbul Üniversitesi’nden) kaynaklanıyor.

***

Önceki Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın kızı Serra Akar’ın 2003 yılında ABD’de biyolojik bilimler fakültesinde okuyup Türkiye’de Hacettepe Tıp Fakültesi’ne geçiş yapması, doktor olup uzmanlaşması konusundaki idare mahkemesi süreçleri de İmamoğlu ve kendisiyle birlikte diplomaları iptal edilen 27 kişi açısından “içtihat” niteliğinde…

Zira ABD’de Tıp Fakülteleri lisans değil yüksek lisans olarak sayılıyor. Yani lisans programı olarak biyoloji, biyokimya, moleküler biyoloji gibi bölümleri bitirenler, organik kimya, genel kimya, biyoloji, fizik, matematik gibi dersleri de almışlarsa ve Medical College Admission Test’i geçmişlerse yüksek lisans programı olarak Tıp fakültelerine gidebiliyor ve tıp doktoru olabiliyor.

Buna karşın Türkiye’de tıp fakültelerine giriş sadece üniversite sınavında yeterli puanı almakla mümkün oluyor.

Danıştay’ın kesinleşmiş ve içtihat olmuş kararına göre, eğer Serra Akar’ın başvurusu (uygun koşulları sağlamasa dahi) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından (kusurlu bir kararla da olsa) kabul edilmişse ve bu karar 60 gün içinde kaldırılmamışsa, Serra Hanım da Hacettepe Tıp’ta okuyup mezun olmuşsa, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nı kazanmışsa ve dört yıl asistanlık yapıp uzman olmuşsa Serra Akar’ın diploması kazanılmış bir haktır.

***

Bu arada diploması iptal edilenler arasında Galatasaray Üniversitesi İşletme Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aylin Atabay Saybaşılı da var. Saybaşılı’nın diplomasının iptal edildiğini varsayın. İmzaladığı bütün diplomalar, transkriptler ve ders notları da iptal olacağından binlerce insanın Galatasaray Üniversitesi diplomasını tartışmalı hale gelecektir.

Hulusi Akar, İmamoğlu’nun ya da Saybaşlı’nın da aralarında bulunduğu 27 kişinin iptal edilen diplomaları üzerinden kızına ve kendisine haksızlık edildiğini düşünüyor. Serra Hanım da olaydan 22 yıl sonra isminin ikide bir anılmasından rahatsız.

Ancak, Danıştay’ın kararı çok açık. Eğer Serra Hanım’ın diploması iptal edilemiyorsa İmamoğlu ve diğer 27 kişinin diploması da iptal edilemez.

***

Akar açısından en doğru yol, çıkıp İmamoğlu’nun diplomasını iptal ettirmeye çalışan koroya “Kazanılmış hak geri alınamaz, İmamoğlu’nun diplomasının iptali hukuki değil” demesidir.

Aksi takdirde uygulanan ikili hukuk ve çifte standart sürekli gündemde kalacak ve Hulusi Paşa ile Serra Hanım isimlerinin bu olay üzerinden sıkça anılmasından sürekli rahatsız olacaklar.

Belli ki Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının 31 yıl sonra iptal edilmesi girişimi, Cumhurbaşkanlığı adaylığını engellemenin bir yolu olarak seçilmiş.

Ancak emsal kararlar ve ortaya çıkan hak kayıpları işi tam bir komediye dönüştürmüş.

Bu komediye karşı çıkması gereken ilk isim de Hulusi Akar olsa gerek.

Belki “Bu komediye son verin artık” demeye cesaret edemez ama buradan bir sonuç alınamayacağını en iyi bilen insan olduğunu hepimize gösterebilir.

The diploma that Istanbul Metropolitan Municipality Mayor Ekrem İmamoğlu received from Istanbul University was cancelled by the university's board of directors, but the decision was not notified for a long time.

For this reason, İmamoğlu's diploma continued to remain in the system. The university made the notification and removed the diploma from the system.

After the decision was notified, İmamoğlu's lawyers applied to the administrative court and requested the cancellation of the decision and the stay of execution.

***

According to the precedents that have been passed to date, there is no other way than for the administrative court and the Council of State to suspend the execution of the decision of the Istanbul University Executive Board and ultimately annul it.

There are two very important reasons why the court should do this:

1- The diploma cannot be cancelled by the Istanbul University Board of Directors. This means a serious procedural error.

2- General practice shows that illegal actions resulting from an administration's mistake can only be reversed within 60 days. After 60 days, the administration's decision (even if it seems unlawful) cannot be reversed in any way due to administrative stability and vested rights approach. İmamoğlu did not commit any irregularities in his horizontal transfer and if there is a mistake in the transfer, it is entirely due to the administration (Istanbul University).

***

The administrative court processes regarding the fact that Serra Akar, the daughter of former Defense Minister Hulusi Akar, studied at the faculty of biological sciences in the USA in 2003 and transferred to Hacettepe Faculty of Medicine in Türkiye, became a doctor and specialized, are also considered as “precedent” for İmamoğlu and the 27 people whose diplomas were revoked along with her…

Because in the USA, medical schools are considered as master's degrees, not undergraduate degrees. In other words, those who have graduated from departments such as biology, biochemistry, molecular biology as an undergraduate program, can go to medical schools as a graduate program and become medical doctors if they have also taken courses such as organic chemistry, general chemistry, biology, physics, mathematics and passed the Medical College Admission Test.

On the other hand, entrance to medical schools in Türkiye is only possible by obtaining a sufficient score in the university exam.

According to the final and case-law decision of the Council of State, if Serra Akar's application (even if she does not meet the appropriate conditions) was accepted by Hacettepe University Faculty of Medicine (even with a faulty decision) and this decision was not revoked within 60 days, and if Serra Hanım also studied at Hacettepe University Faculty of Medicine and graduated, passed the Medical Specialization Exam, and worked as an assistant for four years and became a specialist, then Serra Akar's diploma is an acquired right.

***

Meanwhile, among those whose diplomas have been revoked is Galatasaray University Business Department Head Prof. Dr. Aylin Atabay Saybaşılı. Assume that Saybaşılı's diploma has been revoked. Since all the diplomas, transcripts and course notes she has signed will also be revoked, the Galatasaray University diplomas of thousands of people will become debatable.

Hulusi Akar thinks that he and his daughter were wronged by the annulled diplomas of 27 people, including İmamoğlu and Saybaşlı. Serra Hanım is also disturbed by the fact that her name is being mentioned again and again 22 years after the incident.

However, the decision of the Council of State is very clear. If Serra Hanım's diploma cannot be cancelled, the diplomas of İmamoğlu and the other 27 people cannot be cancelled either.

***

The best way for Akar is to come out and say to the chorus trying to have İmamoğlu's diploma cancelled, "Acquired rights cannot be taken back, the cancellation of İmamoğlu's diploma is not legal."

Otherwise, the dual law and double standards will always remain on the agenda and they will always be disturbed by the frequent mention of the names of Hulusi Pasha and Serra Hanım in this incident.

Apparently, the attempt to cancel Ekrem İmamoğlu's diploma after 31 years was chosen as a way to prevent his candidacy for the Presidency.

However, the precedent decisions and the resulting loss of rights have turned the whole thing into a comedy.

The first person who should oppose this comedy should be Hulusi Akar.

Maybe he doesn't have the courage to say "End this comedy already" but he can show us all that he is the person who knows best that no result can be obtained from this.