Bir ay önce iktidara yakın kanallar İmamoğlu kaybederse ne olur diye tartışma programı yaparken ben Erdoğan kaybederse ne olur sorusunu gündeme atmıştım…
Erdoğan İstanbul, Ankara, İzmir, Muğla, Antalya, Adana, Mersin’i… Güneydoğu’yu… Trakya’yı… Bolu’yu, Eskişehir’i, Bursa’yı, Balıkesir’i ve birçok Anadolu kentini kaybederse ne olur?
Bu yerel seçim diye üzerine yatamaz çünkü il il gezerek kendini ortaya koydudedim…
İktidar yanlısı medya ‘yerel seçim ne alakası var 2028’e kadar seçim yok’ diye tavır koydu.
Ama önceki gün Erdoğan; ‘benim için bu bir final, yasanın verdiği yetkiyle bu seçim benim son seçimim, çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak’ dedi…
Bu yerel seçimse…
İstanbul’da İmamoğlu ile Kurum…
Ankara’da Yavaş ile Altınok…
Diğer illerde de başkanlık için adaylar yarışıyorsa…
Cumhurbaşkanı neden bu benim son seçimim diyor?
Ona ne?
Cumhurbaşkanlığı seçimi değil ki; belediye başkanlığı seçimi!...
Cumhurbaşkanı belediye seçimine bu derece nüfuz etme ihtiyacını duyuyorsa, son seçimim diyerek oy toplamaya çalışıyorsa…
Kısaca kendini ortaya koyuyorsa…
Kaybederse gereğini yapmak zorunda… Ülkeyi dört yıl yönetemez.
Zaten yönetemiyor, ipin ucunu kaçırdı. Enflasyonu indirmek için faizi indirdi olmadı, faizi çıkardı yine olmadı. Enflasyonda arttı, döviz kurları da…
Bunun anlamı şu…
Piyasa Erdoğan’a sana inanmıyorum, güvenmiyorum mesajı veriyor…
Daha önce de yazdım… Erdoğan yerel seçim kaybederse yapacağı tek bir şey var sonbaharda genel seçime gitmek… Meclis Başkanı Bekir Bey yöntemi açıkladı; ‘Meclis seçim kararı alırsa Erdoğan yeniden aday olabilir’ dedi…
Aday olsun…
MHP de direnmesin, ülkenin çıkarı için seçime evet desin…
Erdoğan 31 Mart’ı kaybedip Saray’da oturmakta ısrar ederse inanın ülke uzun yıllar kendine gelemez. Arjantin, Venezüella, Suriye, Lübnan düzeyindeyiz… Yani dünyanın en kötü beş ekonomisi arasındayız. Beşincilikten birinci sıraya çıkarız…
31 Mart’tı kastederek bu benim son seçimim diyen Erdoğan ya hürrü ya merrüçekmesine rağmen koltuğunda ancak polis devleti kurarak oturabilir…
Polis devletini zaten kurdu diyeceksiniz. Anayasal hak olmasına rağmen protesto ve gösterileri suç saydı diyeceksiniz. En küçük tepkiyi bile gözaltı yöntemiyle sindiriyor diyeceksiniz. Korku toplumu yarattı diyeceksiniz.
Haklısınız…
Ama…
31 Mart seçimini kaybedip milli iradeyi(!) hiçe sayarsa o zaman başınıza gelecekleri görün…