Nihai hedef şu… Korku salıp toplumu sindirmek, sesini çıkaramaz hale getirmek, evine kapatmak, olan bitenle ilişkisini kesmek.
Bunun için medyanın zapt-ı rap altına alınması gerekiyor.
Medyadan aykırı ses çıkmaması gerekiyor.
Medyanın tamamen pembeleşmesini istiyorlar… Medyanın yüzde 80’nine yakını pembe zaten. Ama bu onlara yetmiyor yüzde 99’u pembe olsun, haksızlığı, hukuksuzluğu, yolsuzluğu, soygunu görmesin istiyorlar…
Sadece Halk TV’yi düşünmeyin. Son iki aydır yapılan operasyonları, tutuklamaları dikkate alın. Belediyelere kayyum atanmasından belediye başkanlarının tutuklanmasına, 10 yıl 12 yıl önceki dosyaların açılmasına kadar…
Yöntem şu; önce suçlu bulunuyor sonra suç icat ediliyor… İcat ediliyor diyorum 10 yıl önceki telefon konuşmasının suç sayılıp tutuklama kararı verilmesi hukuk tarihinde bir ilk…
İcat…
Gezi protestolarının 12. yılında sanatçıların ‘neden katıldın, kendi iradenle mi katıldın, emirle mi katıldın’ diye sorgulanması da bir ilk…
İcat…
Zorlama!..
Ayşe Barım’ı tutuklamak için olmayan yasayı varmış gibi göstermek de (etki ajanlığı yasası Meclis’te) bir ilk…
İcat…
Hukuk dışı, yasa dışı…
Soruşturma açılan kişiyi davet usulüyle değil, polis marifetiyle getirtmek hatta bir gece emniyette tutmak da yeni yöntem…
Bu da icat…
Ülkenin üzerinde dolaşan karabulut, buna hukuksuzluk bulutu da diyebiliriz Halk TV’nin tepesine çöktü. Herkesin adını sanını bildiği, mahkeme dosyalarında kapı gibi raporları olan o raporların altında imzası bulunan bilirkişiyle konuşmak büyük suç sayıldı.
Kişisel hakların korunması yasası kapsamında şikayet üzerine soruşturma açılabilir, ifade alınabilinir, dava açılabilir ama gazetecilere terörist muamelesi yapılamaz…
Memleketin en önemli sırrını açıklamışlar gibi davranıldı…
Yayın yönetmenimiz Suat Toktaş tutuklandı, arkadaşlarımız Kürşat, Barış, Seda, Serhan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı…
Ve bu karar bize ‘ne bilirkişiymiş ama, sorgulayan yanıyor’ dedirtti…
Savcının bu tavrı yeni bir yöntem mi? Bundan sonra her soruşturma gözaltına alınmasını da beraberinde mi getirecek? Soruşturma varsa gözaltı normal mi sayılacak? Tutukluluk sıradanlaşacak mı?
Korkunç!...
Buna da yargının 2024/2025 model icadı diyebilir miyiz?
Size kötü bir haberim var… Kara bulutlar kolay kolay dağılmayacak. İlk seçime kadar karardıkça kararacak. Etki ajanlığı yasası çıksın bakın neler olacak neler!.. İktidara mensup hiç kimse hiçbir bakan hiçbir olay eleştirilemeyecek. Çoğu olayların duyurulması bile suç sayılacak…
Nerden biliyorsun derseniz?
Savcı Ayşe Barım için tutuklama talebinde bunun işaretleri verildi. Perşembenin gelişi çarşambadan belli oldu.
Bize gelince Halk TV olarak sesimiz çıktığı sürece gerçekleri söylemekten çekinmeyeceğiz. Haksızlığa karşı duracağız.
Burası bizim ülkemiz başka ülkemiz yok…