Merkez Bankası, “ne şiş yansın ne kebap” modunda faizleri 250 baz puan aşağı çekti. Peki, bu indirim kimin işine geldi? Tabii ki banka hazineleri!

Aslında politika faizi, Merkez Bankası ile bankalar arasında bir oyuncak… Diğer faizler bankaların inisiyatifine olacak.

***

Burada en büyük sorun, faiz hesabı yapanların açıklanan enflasyonu gerçek kabul ederek strateji uygulamaları… Harita yanlışsa gemiyi ya karaya oturtursun ya kaybolursun. Gerçekten enflasyona inanıyorlar mı?

2025 sonu enflasyon hedefi yüzde 17.5’de ve Merkez Bankası’nın enflasyon hedefi ise yüzde 21’de… Hedefe ulaşmak mümkün olmadığına göre çok acele ediyorlar faiz indirmede….

***

Peki niye? Saray baskısı sebebiyle… İktidarın yarı resmi yayın organı Yeni Şafak adlı gazete görünümlü bültende yazılanlar durumu açıklıyor bize…

Kim ciddiye alır ki demeyin! Önceki başkanlardan Naci Ağbal’ı “operasyon” yapmakla suçlayıp, kovdurmuş ve yerine kendi köşe yazarı Şahap Kavcıoğlu’nu oturtmuştu.

Yayınladığı haberde; “Kredi faizlerinin düşmesi için MB’nin yarınki toplantıda 10 puanlık bir indirim yapması beklentisi var.” yazdı. 1000 baz puan anlamı… Acaba suyu ısındı mı?

***

Faiz düşürümüyle tüketimin canlanması, üretimin artması, yatırımların başlaması, borç yükünün hafiflemesi hedefleniyor.

İşin açıkçası sizden krediye başvurup, gidip de onunla domates, patates almanız beklenmiyor. Yatırım yapmanız isteniyor. Ancak o kredilere de ulaşılamıyor.

***

Denklem basit… Normal şartlarda faizler yüksekken dolar durur, hatta düşer. Yüksek faizinden faydalanmak için dövizden TL’ye geçilir.

İşin asıl heyecanı tam da burada başlıyor. Faizleri düşürdüğünde döviz kuru kontrol edilebilir mi? Zıvanadan çıkar mı?

Öyle iyi ayarlanmalı ki denge, insanlar dövize yönelmesinler Türkiye’de… Yabancılar da Türk Lirası’nın getirisi nedeniyle ona yer açmalılar portföylerinde…

***

İyi de değerli tutulan Türk Lirası, dolayısıyla düşük tutulan döviz fiyatı sebebiyle dünyanın en pahalı yerlerinden biri haline geldi ülke…

Bir gün ok yaydan çıkarsa, kur fırlarsa, faizden kazanılacak paranın çok daha fazlası zarar hanesine yazılır. Anlamı, Türk Lirası’nda bulunmak risklidir!

Peki ya risk minimuma indirilmişse bir süreliğine? Hele ilgili bakan “Türk Lirası reel olarak değerlenecek” mesajı vererek neredeyse getiriyi garanti etmişse? Dalgaları durduracağını, suyun durgunlaşacağını ahdetmişse… Sen de otur faizde…

***

Kısa vadeli yatırımcılar getiri yüksekse genelde kötü ekonomik temelleri görmezden gelirler. Nasıl olsa kısa bir süre sonra kazançlarını ceplerine koyup gidecekler.

Senin kısa vadede yüksek dövize ihtiyacın olduğuna göre ödeyeceksin maliyetini illa… Tabii aldığın parayı çoğaltacak bir stratejin olmadığına göre, zaman karşılığı kiraladığın parayı geri öderken yaşanacak sorunlara gelmedik daha… Faiz indirip çıkarmakla düzelseydi ülke ekonomileri fakir ülke kalmazdı dünyada…