Maaş zamlarının neden cücük kadar kaldığını sorarsanız “enflasyonla mücadele” cevabını alırsınız. Gerçekte yaşanan ise çok daha tatsız…
Bir ülkede “kör tuttuğunu öper modeli” uygulanıyorsa sonuç hiç değişmez. Kitleler fakirleşirken, zümreler zenginleşir… Büyükten küçüğe şaibe varsa sistemde, bu çürümüşlüğün en güzel göstergesidir.
***
Kuzey Marmara Otoyolu… Sayıştay Raporu ve 16 Eylül 2019 tarihli Mutabakatname’ye göre garanti edilen yıllık araç sayısı; 208 milyon adet… Bu bile normal değil ama sonrası çok daha fena…
Hazine, otoyolu işleten şirketlere garanti ettiği araç geçiş sayısını tam 136 milyon artırdı. Böylece garanti edilen geçiş sayısı 344 milyon adete çıktı.
***
Türkiye’deki tüm otomobiller bu otoyoldan sırayla tam 22 kez geçse bile ulaşmak mümkün değil koyulan garanti hedefine…
Bunun bizim için anlamı; “Ne kadar girdiği belli değil!” olmalı... Zira az araç geçiyor diye otoyolu yapanlar zarar etmiyorlar. Cayır cayır garanti paralarını alıyorlar.
Sayı 136 milyon araç artırıldığına göre çarp onu yol ücretiyle… Yaz yapan şirketlerin kâr hanesine… Zarar eden devlet… O da ödeyecek topladığı vergilerle…
***
Biraz küçültelim ölçeği… Ziraat Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı… Central Oto Kiralama şirketinin yüzde 99 hissesini satın aldı. Şirketi eski sahibini yüzde 1 hisseyle yönetim kurulu başkanı olarak bıraktı.
Firmaya 650 milyon TL avans verildi. Zira alınan araçların toplam değeri yalnızca 144 milyon TL çıktı. Bankalardan alınan 1.9 milyar TL kredi, parça parça yine firmaya aktarıldı.
***
Sayıştay raporlarına göre, araçların büyük kısmı şartnamelere uymadı ve 779’u aynı gün başka şirketlere satıldı. Şirket 2023 yılında 124 milyon TL zarar açıkladı.
Ziraat Bankası kimin? Devletin… Devlet kimin? Halkın… Bu durumda kimin parası kime gitti?
***
KPSS… Kamu Personeli Seçme Sınavı’nın kısaltılması… KPSS’ye girenler bilgileriyle yarışıyor. Torpili olanlar “üst düzey tanıdık jokerini” kullanıyor.
AKP’nin mahalle teşkilat başkanlarından biri KPSS’ye bile girmeden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na memur olarak işe alındı. Bırakın sınava girmeyi, kendisinin liseyi de 40 yaşında açıktan bitirdiği ortaya çıktı...
KPSS’ye girip atanmayı bekleyen binlerce kişi mülakatlarda elenirken, sınavsız işe girmesi, sizce ilgili bakanın bilgisi olmadan gerçekleşebilir mi?
***
Büyük işlerden ufak torpillere… Yolsuzluk çok ciddi boyutlara ulaşmışsa, yoksulluk kaçınılmazdır o ülkede… Fakir ülkelere bakın, hemen hepsinin yöneticileri yolsuzluğa bulaşmıştır illaki de…
Halk açlıkla mücadele ederken, birkaç kişi daha büyük servetler için daha fazla kirlenir... Adalet yerle bir olur, güven erir... Ve o ülkede yoksulluk sadece bir sonuç değil, yönetim sistemi haline gelir.