MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 2 Ekim’den bu yana gerçekleşmesini istediği Öcalan - DEM Parti görüşmesi önceki gün yapıldı.
DEM Parti Meclis Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve eski eşbaşkan Pervin Buldan, İmralı’ya giderek, dokuz yıl sonra aynı odada Öcalan’la görüştü.
Görüşme yaklaşık üç saat sürdü.
İki devlet görevlisi odada hazır bulundu ve not tuttu.
Buldan, görüşmenin içeriğine dair sır vermiyor. Yalnızca Öcalan’ın moralli olduğunu söylüyor.
Önder ve Buldan, yanlarına eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü alarak, yılbaşından sonra parlamentodaki partilerin liderlerini ziyaret edecekler. Öcalan’la görüşmeyi anlatıp ‘süreç’ için destek isteyecekler.
Bir sonraki İmralı ziyareti ise bu trafikten sonra gerçekleşecek.
Dün Buldan’a Öcalan’la yaptıkları görüşmeyi sordum.
Buldan, “Bir süreç başladı zaten” dedi.
“Buna süreç diyebiliyor muyuz?” diye sordum.
“Görüşmeler var en azından. Bu görüşmelerin olması bile bence bir sürecin başlangıcı” diye karşılık verdi.
Öcalan’ın muhatabı kim?
Buldan’a göre Erdoğan ve Bahçeli.
Buldan, “Cumhurbaşkanı ve Bahçeli’nin başlattığı bir dönem olarak adlandırsak sanki daha iyi olur” diyor.
Öcalan’ın şimdilik şart sunmadığını belirterek, “Muhtemelen bir dahaki görüşmede değinir” diye konuştu, Buldan. İmralı’nın PKK’ya silah bırakma mesajı göndermediğini ekledi.
Buldan, yeni sürecin parlamento zemininde olması gerektiğini vurguluyor.
Bu, ana muhalefetin de savunduğu bir düşünce.
Ancak liderlerle yapacakları görüşmenin içeriğinde belirsizlik var.
Mesela, liderler neye evet ya da hayır diyecek?
Bu bir muamma…
Buldan, “Sürece katkı sağlamalarını isteyeceğiz” demekle yetiniyor.
Bu arada, görüştüğüm güvenlik kaynakları ise Buldan’dan çok farklı düşünüyor. Buldan ve Önder tarafından ilan edilen Öcalan’a ait açıklamanın Kandil’i muhatap aldığını ve örgüte “Silahı bırak” mesajı içerdiğini savunuyor.
İşte, Buldan’la söyleşimiz:
İmralı’ya nasıl gittiniz? Saat kaçta görüşmeye başladınız?
Her zamanki gidiş şeklimiz; Sahil Güvenlik’le (Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait tekneyle) oldu. Saat 10.30’da görüşmeye başladık.
Ne kadar görüştünüz?
Yaklaşık iki buçuk-üç saat. Görüşmede not tuttuk.
En son ne zaman görüşmüştünüz?
10 yıl önce.
Aradaki fark ne?
10 yıl önce nasılsa bugün de aynı. Öcalan çok moralliydi, onu söyleyeyim.
10 yıl önce de aynı yerde mi görüşmüştünüz?
Evet, doğru. Son yaptığımız toplantı da aynı odadaydı.
Kaldığınız yerden devam ettiniz.
(Gülüyor) Öyle oldu, evet.
Kendisiyle sizden önce devlet yetkilileri görüşmüş mü?
Bilmiyorum.
Bahçeli’nin önerisi hakkında somut olarak neler söyledi?
İçeriğe dair, yaptığımız açıklama dışına çıkmayacağız. Böyle bir kararımız var.
Bir sonraki görüşme tarihiniz belli mi?
Şu an belli değil ama kısa zaman içerisinde belli olur diye tahmin ediyoruz. Siyasi partilerle görüşmeler tamamlandıktan sonra olacak.
Onlarla ilgili siz mi başvuruda bulunacaksınız?
Biz başvuracağız. Yılbaşı sonrası…
Başvuracağınız partiler parlamentodakiler mi?
Parlamentodaki partiler.
Bir öncelik sıralaması olacak mı, “Bahçeli ile başlayalım” gibi?
Yok, öncelik sırası olmaz. Kim ne zaman müsaitse randevu talebine göre başvuracağız.
Siz ve Sırrı Süreyya Önder dışında Ahmet Türk mü olacak?
Evet.
Parti liderleriyle ne görüşeceksiniz?
Biraz sürece katkı sunmalarını isteyeceğiz. Mesajda da belirttiğimiz gibi devir, demokrasi ve kardeşlik devridir. Barış devridir. Bu sürece herkesin katkı sunması gerekiyor. Sadece bizimle olabilecek, bizimle bitebilecek birşey değil. O yüzden işin içerisinde herkesin olması lazım. CHP’si, MHP’si, AK Partisi, Gelecek’i, DEVA’sı… Mecliste grubu bulunan bütün partiler.
Peki onlar süreçten ne anlamalılar? Neye evet ya da hayır diyecekler?
Biz konuşacağız, aktaracağız ne olup bittiğini. Yaptığımız açıklama çerçevesinde görüşlerimizi aktaracağız. Onlardan da katkı isteyeceğiz.
Öcalan’la yaptığınız görüşmenin içeriğini mi aktaracaksınız?
Evet, doğru.
Peki, ‘süreç’ derken neleri anlamaları gerekiyor? Neye evet ya da hayır diyecekler? Devletin Öcalan’la görüşmeye devam etmesine mi, yoksa somut bazı talep ya da meselelere mi?
Şöyle, İsmail bey, şimdi bir süreç başladı zaten.
Buna ‘süreç’ diyebiliyor muyuz?
Görüşmeler var en azından. Bu görüşmelerin olması bile bence bir sürecin başlangıcı. Dolayısıyla herkes katkı sunarsa süreç daha hızlı ilerler.
Tam olarak onu sordum. Süreçten, görüşmelerin devam etmesine insanların destek vermesini mi anlamalıyız, yoksa bazı somut taleplere evet demesi mi?
Yok, hayır, somut talep değil. Herkesin sürece katkı koymasını isteyeceğiz.
Nasıl katkı koyabilirler?
Talepler belki daha sonra… Dünkü görüşmede “Gidip direkt bunu isteyin ya da şunu isteyin” denilmedi. Sürece katkı sağlamalarını isteyeceğiz sadece.
Bunun zemini parlamento olacak değil mi?
Evet, öyle olmalı zaten. Herkes katkı sunarsa süreç daha hızlı ilerler, öyle söyleyeyim.
Öcalan, sürece dair “Hazırım” dedi. Burada bir şart yok mu? “Şu koşullar sağlanırsa ben rolümü yerine getirebilirim” demedi mi?
O kadar açmadı. Muhtemelen bir daha görüşmede belki bunlara değinir.
Dolayısıyla bir sonraki görüşmede bu aşamaya geçilebilir, öyle mi?
Geçilebilir. Daha detaylı görüşülür, konuşulur.
Bu sürecin muhatabı kim? Biri Öcalan. Karşısında kim var?
Cumhur İttifakı diyelim. Cumhurbaşkanı’nın ve Devlet Bahçeli’nin başlattığı bir dönem olarak adlandırsak sanki daha iyi olur.
Yeni bir süreç diyebiliriz o halde.
Evet, öyle diyebiliriz.
Öcalan ne hissediyor, ne düşünüyor?
Moralli, güçlü, heyecanlı. Bunlar bile aslında önemli ipuçları.
DEM Parti’ye ve örgütüne bir mesaj verdi mi?
Şu an yok.
PKK’ya siyah bırakma çağrısı yaptı mı sizin aracılığınızla?
Yok, hayır. Bu konuda bir şey söylenmedi bize. Bu görüşmede öyle birşey olmadı.
DEM Parti’ye bir aracılık görevi verdi mi?
Yok, hayır.
İyi Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, Öcalan’la görüşme sonrası açıkladığınız metnin devlet yetkilileriyle birlikte hazırlandığını ileri sürdü. Bir yanıtınız olacak mı?
O açıklamayı biz yaptık. İmralı heyeti olarak yaptık.
Devletin bir müdahalesi olmadı yani.
Hayır.
The Öcalan-DEM Party meeting, which MHP leader Devlet Bahçeli has been wanting to take place since October 2, was held the day before yesterday.
DEM Party Deputy Speaker of the Parliament and Istanbul MP Sırrı Süreyya Önder and former co-chair Pervin Buldan went to İmralı and met with Öcalan in the same room after nine years.
The meeting lasted about three hours.
Two government officials were present in the room and took notes.
Buldan does not give away the content of the meeting. She only says that Öcalan is in high spirits.
Önder and Buldan will visit the leaders of the parties in parliament after the New Year, taking with them former Mardin Metropolitan Municipality Mayor Ahmet Türk. They will explain the meeting with Öcalan and ask for support for the "process."
The next visit to Imrali will take place after this traffic.
Yesterday I asked Buldan about his meeting with Öcalan.
Buldan said, “A process has already begun.”
“Can we call this a process?” I asked.
"At least there are talks. I think even having these talks is the beginning of a process," he responded.
Who is Öcalan's interlocutor?
According to Buldan, Erdoğan and Bahçeli.
Buldan says, “It would be better if we called it a period started by the President and Bahçeli.”
Noting that Öcalan had not yet offered any conditions, Buldan said, “He will probably mention it in the next meeting.” He added that İmralı had not sent a message to the PKK to lay down arms.
Buldan emphasizes that the new process should take place on the parliamentary floor.
This is an idea also defended by the main opposition.
However, there is uncertainty about the content of their meeting with the leaders.
For example, what will leaders say yes or no to?
This is an enigma…
Buldan simply says, “We will ask them to contribute to the process.”
Meanwhile, the security sources I spoke to have a very different opinion than Buldan. They argue that the statement made by Buldan and Önder regarding Öcalan addresses Kandil and includes a message to the organization to “put down your weapons.”
Here is our interview with Buldan:
How did you get to Imrali? At what time did you start meeting?
Our usual way of going was with the Coast Guard (a boat belonging to the Coast Guard Command). We started meeting at 10.30.
How much did you talk to each other?
About two and a half to three hours. We took notes during the meeting.
When was the last time you met?
10 years ago.
What's the difference?
It's the same today as it was 10 years ago. Öcalan was in high morale, let me tell you that.
Did you meet at the same place 10 years ago?
Yes, that's right. The last meeting we had was in the same room.
You continued where you left off.
(Laughs) It did, yes.
Have any government officials met with him before you?
I don't know.
What did he say concretely about Bahçeli's proposal?
We will not go beyond the statement we made regarding the content. We have such a decision.
Do you have a date for your next meeting?
It is not clear at the moment, but we think it will be clear in a short time. It will happen after the negotiations with the political parties are completed.
Are you going to apply for them?
We will apply. After New Year's…
Are the parties you will be applying to in parliament?
Parties in parliament.
Will there be a priority order, like “Let's start with Bahçeli”?
No, there is no priority order. We will apply according to who is available and when they request an appointment.
Apart from you and Sırrı Süreyya Önder, will there be Ahmet Türk?
Yes.
What will you discuss with party leaders?
We will ask them to contribute to the process a little. As we stated in the message, the era is an era of democracy and brotherhood. It is an era of peace. Everyone needs to contribute to this process. It is not something that can only happen with us and end with us. That is why everyone needs to be involved. CHP, MHP, AK Party, Gelecek, DEVA… All parties with a group in the parliament.
So what should they make of the process? What will they say yes or no to?
We will talk, we will convey what is going on. We will convey our views within the framework of the statement we made. We will also ask for their contributions.
Are you going to convey the content of your meeting with Öcalan?
Yes that's true.
So, what should they understand by 'process'? What will they say yes or no to? The state's continuation of talks with Öcalan, or some concrete demands or issues?
Well, Mr. Ismail, a process has already started.
Can we call this a 'process'?
There are at least meetings. I think even having these meetings is the beginning of a process. Therefore, if everyone contributes, the process will move faster.
That's exactly what I asked. Should we understand the process as people supporting the continuation of the talks, or saying yes to some concrete demands?
No, no, it is not a concrete demand. We will ask everyone to contribute to the process.
How can they contribute?
Demands maybe later… In yesterday’s meeting, it was not said, “Go and directly ask for this or that.” We will only ask them to contribute to the process.
The basis for this will be the parliament, right?
Yes, that's how it should be. If everyone contributes, the process will go faster, let me tell you that.
Öcalan said, "I am ready" regarding the process. Isn't there a condition here? Didn't he say, "If these conditions are met, I can fulfill my role"?
He didn't open up that much. He'll probably mention these things when we meet again.
So, this stage can be moved on to in the next meeting, right?
It can be passed. It can be discussed and debated in more detail.
Who is the interlocutor of this process? One is Öcalan. Who is against him?
Let's call it the People's Alliance. It would be better if we called it a period started by the President and Devlet Bahçeli.
So we can say it's a new process.
Yes, we can say that.
What does Öcalan feel and think?
High spirits, strong, excited. These are actually important clues.
Did he give a message to the DEM Party and its organization?
Not at the moment.
Did he call on the PKK to leave black through you?
No, no. We were not told anything about that. Nothing of that sort happened in this meeting.
Did he give the DEM Party an intermediary role?
No, no.
Good Party leader Musavat Dervişoğlu claimed that the text you announced after the meeting with Öcalan was prepared together with state officials. Will you have a response?
We made that statement. We made it as the Imrali delegation.
So there was no state intervention.
No.
