Dönemin zehir hafiye olarak bilinen İçişleri Bakanı Faruk Sükan gece yarısı Meclis’i basınca İsmet Paşa, “Eşkıyanın gece yarısı ne yapacağı bilinmez” demişti. İsmet Paşa’nın “Eşkıya Meclis’te” dediği de söylenirdi.
CHP’lilerin, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın bakanlığının bütçesiyle ilgili görüşmeler için Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’na girişini engellemek için yaptıklarını görünce İsmet Paşa’nın bu sözü geldi hatırıma.
Meclis’te zaman zaman kavgalar çıkıyor, istenmeyen görüntüler yaşanıyor. Bunu Meclis’in saygınlığına yakıştırmıyor ve “Söz meclisten dışarı” diyoruz.
İLK OLDU
Meclis’te birçok şeye tanıklık ettim. Esat Kıratlıoğlu, Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen’i önümüzde yumruklamıştı. Kemal Kılıçdaroğlu yumruklu saldırıya uğradığında CHP grubuna giriyorduk. Çok şey gördüm ama ilk kez bir bakanın bütçe görüşmelerine girmesini engellemek için fiziki ve fiili olarak engellendiğine tanıklık ettim.
Eğer kayyum atamaları konusunda bir tepkiniz varsa bütçe görüşmeleri sırasında söz alır eleştirirsiniz. Zaten bütçe görüşmeleri sırasında muhalefet milletvekilleri kimi pankart açtı kimi ağır eleştirilerde bulundu ama şimdiye kadar bakanın bütçe görüşmelerine girmesini engellemek için Meclis’te fiziki olarak barikat oluşturulmadı
CHP’YE ZARAR VERİR
Bu başarı CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ve Veli Ağbaba’ya ait! CHP’nin komisyon üyesi olmayan milletvekillerini de toplamışlar, İçişleri Bakanı’nın girişini engellemek için Plan Bütçe Komisyonu’nun önüne barikat kurmuşlar.
Bu görüntü yerel seçimlerde birinci parti olarak çıkan CHP’ye yakışmıyor. Bu görüntü CHP’nin “ergen muhalefete” devam ettiğini ama ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlenmeye hazır olmadığını gösteriyor. Bu fotoğraf, CHP’ye zarar veren bir fotoğraftır. Sen muhalefetsin, muhalefet olarak kal demektir.
BAKANLA GÖRÜŞME TALEBİ
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile görüşme talebinde bulunuyor. O sırada Yerlikaya, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş’un odasında. Mehmet Muş, Ali Mahir Başarır’ı odasına davet ediyor. “Buyurun odamda Bakan Bey’le görüşün” diyor. Ama gitmiyorlar. İçişleri Bakanı Yerlikaya ile Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Muş, bütçe görüşmeleri için komisyon salonuna geçiyorlar. Salonun kapısında Ali Mahir Başarır öncülüğünde CHP milletvekillerinin kurduğu barikatla karşılaşıyorlar.
FİZİKİ VE FİİLİ ENGELLEME
İçişleri Bakanı’nın salona girişini fiziki ve fiili olarak engellemeye çalışıyorlar. Bu tür olaylarda parti yöneticilerinin yatıştırıcı olması gerekirken, bizzat Ali Mahir Başarır ve Veli Ağbaba, Bakan’a karşı fiziki ve fiili engellemede bulunuyorlar.
Neymiş, kayyum atanan Esenyurt Belediyesi’ne CHP milletvekillerinin girişinin engellenmesine karşı mukabelede bulunuyorlarmış.
PKK’DAN ALINDI
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, PKK terör örgütüyle iltisaklı ve irtibatlı olduğu iddiasıyla görevden alındı. Burası ise Meclis.
Bu görüntüler Meclis’in saygınlığına yakışıyor mu? Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanmasıyla ilgili tepkiniz varsa bunu bütçe görüşmeleri sırasında söz alır dile getirirsiniz. Ama barikat kurmak ne demek?
CHP, DEMLENİYOR
CHP; DEM’le yakınlaştıkça, DEM’lilerin yasadışı eylemlerde çıkardıkları arbedeyi kendilerine örnek almaya başladılar. DEM’liler barikat kurmayı iyi bilirler. DEM otobüsünün üzerine binmekle başlayan yolculuk, CHP’yi Meclis’te İçişleri Bakanı’na karşı barikat kurmaya kadar götürdü. Allah sonlarını hayır etsin.
ÜÇLÜ EKİP
Ali Mahir Başarır, Veli Ağbaba ve Özgür Özel üçlü bir ekip. Veli Ağbaba partiyi, Ali Mahir Başarır ise Meclis’i yönetiyor. Bu durum CHP’de büyük rahatsızlığa yol açmış durumda. CHP’nin İstanbul’daki kapalı grup toplantısında Özgür Özel dar kadroculuk yapmakla, partiyi iki isimle birlikte yönetmekle suçlandı. Hatta Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği kurultayda Ali Mahir Başarır’ın sevinçten yerinde zıpladığı görüntüler eleştiri konusu oldu. “Yerinde zıp zıp zıplıyorsun. Kime karşı seviniyorsun?” diye tepki gösterdiler.
İMAMOĞLU DA RAHATSIZ
Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nu evinde ziyaret etmişti. Kılıçdaroğlu, “Bu partinin böyle olması hoş değil” demiş, Ekrem İmamoğlu da itiraz etmemişti. Hatta İmamoğlu’nun burnuna pis kokular geldiğini, Özgür Özel’in yakınındaki isimlerin yaptığı işler yüzünden önümüzdeki seçimlerin kaybedilmesi tehlikesinden yakındığı ifade edilmişti.
MUSTAFA ÖZYÜREK’İN UYARISI
Madem İsmet Paşa’nın bir sözüyle başladık. Yazımı CHP’nin saygın isimlerinden biri olan Mustafa Özyürek’in Cumhuriyet Gazetesi’nde, “CHP’de 89 sendromu” başlıklı yazısındaki uyarısıyla bitirelim. Mustafa Özyürek, 1989 hatırlatmasında bulunuyor. 89 yerel seçimlerinde SHP birinci parti olarak çıkmıştı. Ama parti içi çekişmeler nedeniyle 1991 seçimlerinde ancak üçüncü parti olabildi. Özyürek, CHP’nin yerel seçimlerde birinci parti olarak çıktığını hatırlattıktan sonra parti içi mücadele nedeniyle önümüzdeki seçimlerde birinci parti olma şansını kaybedebileceği uyarısında bulunuyor.
Buna 89 sendromu diyoruz. CHP’yi bekleyen en büyük tehlike de bu.
KILIÇDAROĞLU İLE ÖZGÜR ÖZEL ARASINDA KÖPRÜLER ATILDI
Kılıçdaroğlu’nun 22 Kasım Cuma günü mahkemesi var. Kılıçdaroğlu mahkeme öncesinde “Safları sıklaştırın” diye bir tweet attı. Zaten ne olduysa ondan sonra oldu. Mansur Yavaş tam 4 dakika sonra Kılıçdaroğlu’nun tweetini alıntılayarak “Yanında olacağız” diye paylaşımda bulundu.�Ekrem İmamoğlu ise 33 dakika sonra bir video eşliğinde “Bizim safımız belli, bu milletin yanı” diyerek bir tweet attı. İmamoğlu’nun tweeti Kılıçdaroğlu’na karşı “Biz seninle değil milletle ittifak yapacağız” olarak algılandı.
Kılıçdaroğlu’nun eğer İmamoğlu’na siyasi yasak kararı çıkarsa adalet yürüyüşü dahil her türlü desteği vermeye hazır olduğunu ilan etmesine rağmen.
Peki bu gelişmeler yaşanırken Özgür Özel ne yaptı? Eski Genel Başkanı’nın çağrısına destek vermesi bekleniyordu değil mi? Özgür Özel çocuk hakları için paylaşımda bulundu. Teğmenler için konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a laf yetiştirdi. Pazar tezgâhlarını paylaştı ama Kılıçdaroğlu için birkaç saniyesini ayırıp tweet atma ihtiyacı hissetmedi. Salı günkü CHP grubundaki konuşmasında tek bir kelime etmediği gibi bu yönde soru yönelten AHaber muhabirini, “Pazara gel” diyerek azarladı.
Özgür Özel bu seviyeye geldiyse en büyük emek Kılıçdaroğlu’na aittir. Ama o Kılıçdaroğlu’nu mahkemede dahi yalnız bıraktı. Kılıçdaroğlu yarın hâkim karşısına çıkacak. Özgür Özel ise Almanya’da olacak. Hatırlarsanız Ekrem İmamoğlu’na hapis kararı çıktığında Kılıçdaroğlu da Almanya’daydı. Bu tavır ona karşı bir misilleme olarak düşünülüyor.