Belgrad notları... Aşırı Erdoğan’cı bir lider: Vucic

“Erdoğan gelmeden önce Türkiye’nin nasıl göründüğüne bakın. Ülkesinin görüntüsünü değiştirdi. Bugün Türkiye, dünyanın en modern ülkelerinden biridir.”

*

Biliyorum, diplomatik temaslarda karşılıklı nezaket sözleri söylenir, kararında övgüler yapılır.

Belgrad notları... Aşırı Erdoğan’cı bir lider: VucicArnavutluk gezisinde olduğu gibi, Sırbistan gezisinde de biraz fotomuhabirliği yaptım.

Ancak Vucic’in bu genel eğilimin biraz ötesine geçtiğini, Erdoğan’a hayranlığını göstermekten hiç sakınmadığını söyleyebilirim.

O kadar ki...

Gazeteci heyeti arasında “AK Parti Belgrad İl Başkanı gibi” diye espriler bile yapıldı.

*

“Cumhurbaşkanı Erdoğan ticari ilişkilerimizi arttırmak için bize ev ödevi verdi” türü bir cümle kurdu Vucic.

Bu cümlesi de çok dikkatimi çekti.

*

Dikkatimi çeken bir anekdot daha:

Erdoğan’ın Belgrad’da bir gece kalmasını anımsatarak şöyle dedi Sırbistan Cumhurbaşkanı:

“Yine bekliyoruz ama bu sefer kısa kalmak yok. En az iki gece burada kalmalısınız”.

BAKIN ERDOĞAN NE YAPIYORMUŞ

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, Erdoğan’la ilgili övgü dolu sözler söylerken şöyle bir bilgi verdi:

*

“Erdoğan, aynı zamanda çok iyi bir dost. Özel günlerimizde, bayramlarımızda mutlaka bizi arar. Hatta ailemden biri hasta olsa hemen arar. Böyle düşünceli insanlar çok nadirdir. Benim hayatımda ise yok denecek kadar azdır.”

*

Erdoğan’ın dünya liderleriyle özel hukuk geliştirebilmesinin nedenlerinden biri de bu galiba.

Aile üyelerinden biri hasta olduğunda bile telefonla aramak. Yani mutlulukları da üzüntüleri de paylaşmaya dayalı kesintisiz bir iletişim.

Belgrad notları... Aşırı Erdoğan’cı bir lider: Vucic

İHA’LARIN PEŞİNDELER

Bir Türk olarak gurur duyduğum bir hususu söylemeden geçemeyeceğim:

*

Hem Arnavutluk’ta hem de Sırbistan’da Türkiye’nin savunma sanayisi ürünleri acayip popüler.

Her iki ülke de Türkiye’den başta insansız hava araçları olmak üzere ülkemizin savunma sanayisi ürünlerini almak için çok büyük bir heves içindeydi.

Belgrad notları... Aşırı Erdoğan’cı bir lider: Vucic

7 BAKANLI GEZİ

Sırbistan gezisine katılan bakanlar:

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan... Ticaret Bakanı Ömer Bolat... Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar... Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı... Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak... Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu... Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır...

*

Hemen söyleyeyim:

Her bir bakan, kendi alanlarıyla ilgili iki ülke arasındaki çeşitli anlaşmalara imza attı. Bakanlar, Sırbistanlı mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler yaptılar. Hedef: İki ülke arasındaki ekonomiyi arttırmak.

*

Bir şey daha söyleyeceğim:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, atılan imzaları dikkatle izledi ve inceledi. İmzasını beğenmediği kimse olmadı.

BELGRAD’A DAİR ÖĞRENDİĞİM İLGİNÇ ŞEYLER

-Sırplar, Türkiye’ye çok meraklıymış. Her yıl yarım milyona yakın Sırp, Türkiye’ye gezmeye geliyorlarmış. En çok Kuşadası ve Kapalıçarşı’yı seviyorlarmış. Bu bilgiyi verenlere biraz hayretle “Kuşadası mı” diye sordum. Kararlılıkla “Evet, Kuşadası” cevabını aldım.

- Bizim Türk kahvesi var ya... Burada aynısını yapıyorlarmış. Adını da “Sırp kahvesi” falan yapmamışlar. “Türk kahvesi” diyorlarmış. Sabahları Türk kahvesi içmeden kendine gelemeyen Sırp sayısı bir hayli fazlaymış.

- “Belgrad’ın gece hayatı müthiştir” diyorlar, başka bir şey demiyorlar. “Ne oluyor bu gece hayatında” diye şöyle bir araştırdım: Meğer Yunan tavernaları gibi Sırp tavernaları varmış. Canlı müzik eşliğinde adına “rakı” dedikleri ama rakıya benzemeyen bir içki içiliyormuş bu tavernalarda. “Bu mu yani” dedim. “Daha çok şey var” dediler ama detay veremediler.

- Burası tam 314 yıl Türklerin egemenliğinde kalmış bir yer. Türklere karşı bir hınçları var mı? Yokmuş. Türklere karşı bir kompleksleri var mı? O da yokmuş. Mesele etmiyorlarmış. Hatta esmer Sırplar, “Biz sizin atalarınızın eseriyiz” türü espriler bile yapıyorlarmış.

-Meydana meydan diyorlar burada. Teraziye terazi. İki bin Türkçe kelime varmış Sırpların dilinde. Peki Sırpça, bizim Türkçeye benziyor mu? Alakası bile yokmuş. Bambaşkaymış,

- Türk dizilerine Sırplar da hayranmış. Muhteşem Yüzyıl’ı pek sevmişler. Yaprak Dökümü’nü de. Öyle Bir Geçer Zaman Ki’yi de.

- Peki ya Tito? O konuda ne düşünüyor Sırplar? Pek bayılmıyorlarmış ama nefret de etmiyorlarmış. Seviyeli bir ilişkileri varmış yani. Peki neden bayılmıyorlarmış? Çünkü Tito’nun Sırplardan ziyade Yugoslavya’nın diğer etnik unsurlarına hizmet ettiğini düşünüyorlarmış.