Narin’in cansız bedeni dere kenarına gömülü olarak bulunduktan sonra Tavşanlı köyünde cinayeti örtbas etmek için yaşananlar istihbarat servislerine taş çıkartacak seviyeye ulaştı.
Narin’in cesedi bulunana kadar suskunluğa gömülen köyde, 20 ayrı sim kart üzerinden 59 sahte ihbarda bulunulduğu tespit edildi. Sim kartların ihbardan sonra imha edildiği belirlendi. Sahte ihbarların ise cinayeti aydınlatmak yerine hedef saptırmaya yönelik olduğu tespit edildi.
Şüphelerin üzerinde toplandığı isimlerden biri olan Salim Güran’ın yanında çalışan 15 yaşındaki işçisi Ramazan Atasoy’un ifadesi de bunlardan birisi.
RAMAZAN ATASOY NE DEDİ
Ramazan Atasoy ifadesinde, Narin Güran’ın öldürüldüğü saatlerde tarlada yanlarında olduğunu anlatıyor. Salim Güran’ın telefonunun HTS kayıtları incelendiğinde ise Narin’in öldürüldüğü düşünülen15.21 ile15.46 saatleri arasında, itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın beyanıyla uyumlu olarak o saatlerde birlikte oldukları tespit edildi.
Salim Güran ifadesinde, Nevzat Bahtiyar ile birlikte olduklarını reddederken baz istasyonunu suçladı. ”Baz analizleri yanlıştır” dedi.
HÂLÂ CANLI
Narin’le ilgili soruşturmada önemli ipuçlarından birini de Salim Güran’ın kurtarılan telefon konuşmalarından birinde Ramazan Atasoy’la aralarında geçen şu konuşmaydı:
Salim Güran: ”O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta.”
Ramazan Atasoy: “Tamam henüz bende değil, daha ölmemiş.”
KAÇAK ELEKTRİK DEMİŞTİ
Salim Güran’a, “Daha ölmemiş” ifadesinin Narin’in yaşayıp yaşamadığına ilişkin mi olduğu soruldu. Salim Güran bunu da reddetti. “Mısır arazisinin sulamasını yaparken kullandığım trafonun elektriğini bazen kaçak yapmak için bir alet kullanıyordum. Olay günü de o aleti, Ramazan Atasoy’u bırakmış olduğum taş dibinden alması için aradım. Görüşme içeriği tamamen bununla alakalıdır. Narin’in ölümü ile herhangi bir ilgisi yoktur” dedi.
YALANLIYOR
Ramazan Atasoy ise savcılıkta verdiği ifade de Salim Güran’ı yalanladı. ”Ben daha önce sürekli sulama işiyle uğraşmama rağmen böyle bir cihaz ya da düzenek görmedim. Kesinlikle aramızda böyle bir konuşma hatırlamıyorum. Ben böyle bir kaçak elektrik cihazı hiç görmedim. Hiç duymadım. Aramızda kesinlikle böyle bir konuşma geçmedi” dedi.
O SAATTE EVDEYDİ
Salim Güran, Narin’in kaybolduğu gün Diyarbakır’daki alışverişten sonra eşi ve çocuklarıyla birlikte eve saat 14.30’da geldiğini ancak yemek yemeden kapıda bırakıp çıkıp gittiğini söylüyor. İşçisi Ramazan Atasoy ise Salim Güran’ın 14.00-14.30 saatlerinde tarlada yanlarında olduğunu söylüyor. Ayrıca Ramazan Atasoy, Salim Güran’ın köyde olduğunu ifade ediyor ama Salim Güran köyden çıkıyor. Diyarbakır’da çocukları için alışveriş yaptıktan sonra tekrar köye dönüyor.
SAATLER TUTMUYOR
Ramazan Atasoy ifadesinde, ”Salim Güran, Batıkarakoç’taki tarlaya 14.00-14.30 arasında tekrar geldi. Tarlada birlikte oturup çay içiyorduk. Hatta Salim Güran babam Mehmet Selim Atasoy’u arayarak tarlaya çağırdı. Bir süre sonra babam Mehmet Selim Atasoy da yanımıza geldi” diyor.
TUTUKLAMAYA GÖTÜREN İFADE
Ramazan Atasoy, Salim Güran’ın yanıda çalışan işçisi. Ancak ifadesindeki çelişkiler onun Salim Güran’ı korumaya çalıştığı izlenimi uyandırdı. ‘Suça iştirak’ten tutuklanmasına neden oldu. İşte Ramazan Atasoy’un Salim Güran’ı Narin’in öldürüldüğü düşünülen saatler olan 15.15 ve 15.40 arasında tarlada yanlarında olduğunu anlatan ifadesi ‘suça iştirak’ten dolayı tutuklanmasına neden oldu.
ÇELİŞKİLİ BÖLÜM
İşte o bölüm: “Saat 17.00 sıralarında Salim Güran üzerini değiştireceğini söyleyerek yanımdan ayrılarak ikametgâhına gittiğini söyledi. Salim Güran yaklaşık yarım saat sonra üzerini değiştirip tekrar yanıma, yani Batıkarakoç tarafındaki mısır tarlasına geldi. Ben de o sırada işimi bitirmiştim. Kısa bir süre sonra babam Mehmet Selim Atasoy yanımıza geldi. Babam da gelince benden yemek hazırlamamı istedi. Yemeği hazırladım. Ben, Salim Güran ve babam yemeğimizi yedik. Hatırladığım kadarıyla 19.30-20.00 sıralarında Salim Güran’ın telefonu çaldı. Arayan kişi Salim Güran’a, Narin Güran’ın kayıp olduğunu söyledi. Salim Güran da babam ile birlikte arabaya binerek uzaklaştı.”
YEMEĞİNİ YEDİ
Bu konuda Melek Güran’ın anlatımı farklı. Melek Güran, ”Salim Güran bizi eve bıraktı. Yemeğini yedi, biraz uzandı ve sonra tarlaya gidiyorum diyerek evden çıktı. Saatini bilmiyorum. Bu olaya çocuklarım şahittir” dedi.
BİRSEN GÜRAN’IN İTİRAFI
Jandarmaya verdiği ifadesinde Narin Güran’ı saat 17.40’da gördüğünü söyleyen Birsen Güran ise, savcılıktaki ifadesinde ”Salim Güran, ‘Narin’i 17.40’da gördüğünüzü söyleyin’ dedi” diye itirafta bulundu.
SALİM GÜRAN ‘SAAT 17.40’ DEDİ
“Narin Güran saat 14.00 sıralarında bizim eve gelerek zili çaldı ve kardeşlerimi sordu” diyen Birsen Güran, Salim Güran’ın müdahalesini şöyle anlattı: ”Çoğu kişi Narin’i görüp görmediğimi bana soruyordu. Ben de Narin’i kaybolduğu gün gördüğümü söyledim. Melike ile bu konuyu konuştuğumuzda Salim Güran bizi dinledi. ’17.40’da gördüğünüzü söyleyin’ dedi. Salim bana ‘Saati değiştirirsen başın yanar’ dedi.”
MELEK GÜRAN: “EŞİME BİR ŞEY SAKLAMA DEDİM”
Salim Güran’ın eşi Melek Güran da ifadesinde eşinden şüphelendiğini söyledi.
Salim Güran’dan bildiği her şeyi anlatmasını istediğini belirten Melek Güran, ”Kendisine bildiklerini anlatmasını söyledim. Bir şey saklamama konusunda kendisini ikna etmeye çalıştım” dedi.
EŞİMDEN ŞÜPHELENİYORUM
Salim Güran’ın aracının ön koltuğunda Narin’e ait DNA örneklerinin tespit edildiğinin sorulması üzerine Melek Güran, ”Narin’in kaybolduğu gün aracı eşim Salim Güran kullandı. Gün boyu araç eşim Salim Güran’daydı. Narin de 8 yaşında olduğundan ve araba süremeyeceğinden dolayı eşim Salim Güran’dan şüphelendim. Zaten eşim Salim Güran bu sebeple tutuklandı. Başkaca şüphelendiğim kimse yoktur” dedi.
GÜRAN AİLESİNİN STRATEJİSİ
Yalan beyanlar yavaş yavaş yerini itiraflara bırakırken, Güran ailesinin bir strateji dahilinde hareket ettiği gözleniyor. Narin’in babası başta olmak üzere Güran ailesi olayı itirafçı Nevzat Bahtiyar’a yıkarak ailelerini bu işin içinden sıyırmaya çalışıyor. Eğer suçlu Nevzat çıkarsa Güran ailesi hem Salim Güran’ın etrafında kurulan aile içi gönül ilişkilerinden hem Narin’in öldürülmesinden kurtulmuş olacak. Böylece temize çıkmış olacaklar. Ama soruşturmada Salim Güran, Melek Güran ve Enes Güran üçgenindeki çember giderek daralıyor.