Ortadoğu’da “Mısır’sız barış, Suriye’siz savaş olmaz” derler.
Bizim Mısır’la olan ilişkilerimiz hep inişli çıkışlı oldu.
Hüsnü Mübarek dönemindeki Mısır’ı gördüm. Mursi döneminde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın laiklik uyarısı yaptığı konuşması sırasında aynı salondaydım. Sisi döneminde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kahire gezisini izledim.
Sisi ve eşinin, Erdoğan’ı karşılarken Kahire Havaalanı’ndaki heyecanlı anlarına tanıklık etmiştim.
Sisi, Erdoğan’ı havaalanında, uçağının kapısında karşıladı. Mütekabiliyet esasına göre Erdoğan da Sisi’yi havaalanında karşıladı. İki lider aynı araçla Beştepe’ye geçtiler.
Böylece Türkiye-Mısır ilişkilerinde yeni bir dönem başlamış oldu.
SİSİ DARBESİ
Ben de Sisi darbesine karşı çıkanlardan biriydim. Hâlâ da karşıyım. Tüm darbelere karşı olduğum gibi. Mısır’ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi’nin mahkeme salonunda feci bir şekilde can vermesini kabullenemiyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o dönem ortaya koyduğu duruşu sonuna kadar destekliyorum. Ancak dış politikada ebedi dostluklar ve ebedi düşmanlıklar olmaz.
“Barışmayı bilmeyenler savaşmamalı” denilir.
ATATÜRK’ÜN DOSTLUKLARI
Birinci Dünya Savaşı’nda İngilizler, Osmanlı İmparatorluğu’nu parçaladı. Ülkemizi işgal ettiler. Ama Atatürk hem İngilizlerle hem Fransızlarla dostluklar kurdu. İngiltere Kralı George için yas ilan ettik. Yunanlılarla savaştık ama Atatürk, Venizelos’la dostluk kurdu. Yunanistan Başbakanı Metaksas öldüğünde Türkiye’de yas ilan edildi.
İkinci Dünya Savaşı’nda İngilizler, Fransızlar, Ruslar ve Amerika kime karşı savaştı? Almanya, İtalya ve Japonya’ya karşı. Bugün Almanya ve Japonya Batı’nın en önemli müttefiği. Ruslar ise düşman ülke.
BARIŞ ZAMANI BARIŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en önemli özelliği ise mücadele edileceği zaman mücadele etmeyi biliyor, barışacağı zaman barışmakta tereddüt etmiyor. Doğru yerde, doğru zamanda doğru tavır ortaya koyuyor. Bu da onun lider özelliklerinden biri. Erdoğan, ilişkilerimizin sorunlu olduğu ülkelerle normalleşme konsepti geliştirdi. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır’la ilişkilerde olumlu sonuçlar aldık. Sırada Suriye var.
Buna kimse yanlış diyebilir mi?
ERDOĞAN’IN İLGİSİ
Erdoğan’ın Sisi’ye yönelik ilgisini doğrusu ben de merak ettim. 7 Ekim’den sonra İsrail, Gazze’yi işgal ettiğinde Netanyahu’nun en büyük planı Filistinlileri Sina Çölü’ne sürmekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu plana karşı mücadele etmesi için Sisi’ye büyük destek verdi. Eğer Sisi ile barışmasa bu desteği sağlayabilir miydi? Gazze’nin Filistin yurdu olarak kalması adına bu doğru bir adım değil mi?
TİCARİ İLİŞKİLERİMİZ
Ayrıca bizim Mısır’la çok güçlü ticari ilişkilerimiz var. Türk firmaları Mısır’ın tekstil ihracatının üçte ikisini sağlıyor. Ticaret hacminin 10 milyar dolardan 15 milyar dolara çıkması hedefleniyor.
AYNI MASADA
Daha da önemlisi. Bu işin şakası yok. Bölgemiz yeniden dizayn ediliyor. Çağlayangil’in dediği gibi “Ortadoğu’da yemek masasında değilseniz, menüdesinizdir”. Üçüncü Dünya Savaşı’nın ayak sesleri duyulurken, bölgemiz paylaşılırken, Türkiye ile Mısır’ın yan yana ve aynı masada oturması lazım.
YENİ DÖNEM
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kahire ziyaretiyle başlayıp Sisi’nin 12 yıl aradan sonra Türkiye’ye gelmesiyle birlikte sadece Türkiye- Mısır ilişkileri açısından değil, bölgemiz açısından da yeni bir dönem başlıyor diyebiliriz.
MOSSAD OPERASYONUNUN PÜF NOKTALARI
Mossad’ın para ağını yöneten Kosova vatandaşı Liridon Rexhepi, kısa bir süre önce MİT ve İstanbul Emniyeti’nin düzenlediği ortak operasyonla yakalanmıştı.
Liridon Rexhepi, Mossad’ın Türkiye ve Suriye’deki operasyonlarına ilişkin para ağını yönetiyor. Rexhepi’nin yakalanmasının ilginç bir öyküsü var.
KADIN VE PARA
“Kadını ve parayı takip et. O seni suçluya götürür” diye bir istihbaratçı deyimi vardır.
Mossad ajanı da para hareketlerinin incelenmesi sırasında tespit ediliyor. Ondan sonra tüm hareketleri takip altına alınıyor. Türkiye’de ve Suriye’de saha elemanlarına para gönderdiği belirleniyor. Ama bağlantılarının tam olarak ortaya çıkması için “uzun ip” denilen yöntemle bir süre takip ediliyor.
DRON ÇEKİMİ
Mossad ajanı, dedektiflik şirketleri ile anlaşarak ya da daha önce angaje edilen saha elemanları aracılığıyla dron çekimi yaptırıyor, fotoğraf ve video çekimi gerçekleştiriyor. Daha önceki Mossad operasyonlarında yakalananlar Fatih Camii’nin, Ayasofya’nın, Sultanahmet Camii’nin videolarını çekmişlerdi. Ayrıca Filistinli bazı isimlerin takibini yaptırıyor. Sosyal medya üzerinden Filistinli isimlere yönelik psikolojik savaşı yönetiyor. Hamas lideri İsmail Haniye şehit olduktan sonra sosyal medyada üretilen içeriklerin kaynağını şimdi anladınız mı?
LAZERLE HEDEFLERİ İŞARETLİYORLAR
Ama sadece bunları yaptırmıyor. Suriye sahasında Türkiye’nin faaliyetlerinin yanı sıra İran’ın, Esed rejiminin ve Hizbullah’ın faaliyetlerini takip ettiriyor. Suriye sahasına ilişkin bir tespiti paylaşmak istiyorum. İsrail’in savaş uçakları Suriye’de bazı hedefleri vuruyor ya bunların bir kısmının tespit edilip lazerle yerlerinin işaretlenme işlemini Liridon Rexhepi yaptırıyor. Para ödemesinde sorun yok. Mossad’ın para kaynağı çok güçlü diye düşünebilirsiniz. Doğrudur. İsrail aynı zamanda bir istihbarat devleti.
PARALAR AVRUPA ÜZERİNDEN
Ama Kosovalı Mossad ajanı paralarını Avrupa üzerinden sağlıyor. Buralardaki siyonist işadamları mı veriyor yoksa Mossad’a bağlı şirketler üzerinden mi aktarılıyor, orasını bilmiyorum. Bitcoin üzerinden, Western Union yoluyla ya da nakit olarak ödemeler yapılıyor. Bu operasyonu ayrıntılı olarak yazmamın bir nedeni var; hemen onu anlatayım.
MİT BAŞKANI’NIN BAŞARISI
İsrail İç İstihbarat Teşkilatı Şin Bet Direktörü Ronen Bar, “Katar, Türkiye ve Lübnan dahil olmak üzere dünyanın her yerinde Hamas liderlerini yıllar sürse bile öldürmeye kararlı olduklarını” açıklamıştı. MİT Başkanı İbrahim Kalın, telefon açıp Şin Bet Başkanı’nı “Sakın ha sakın. Böyle bir şeyi aklınızdan bile geçirmeyin. Bunun ciddi sonuçları olur” diye uyarmıştı.
ERDOĞAN’IN TEPKİSİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Böyle bir yanlışa tevessül etmeleri halinde bedelini çok ama çok ağır öderler” diye tepki göstermişti.
Ama Mossad, bu hedefinden vazgeçmiş değil. O nedenle MİT ve Emniyet, Mossad’a yönelik üst üste operasyonlar yapıyor. Bir kısmı açıklanmıyor. Bir kısmı Mossad’a mesaj olması için kamuoyuna ilan ediliyor. Mossad’a “ensendeyiz” mesajı veriliyor.
TÜRKİYE’DEKİ HEDEFLER
Bu operasyonları neden bu kadar yakından takip ediyorum. Önümüzde bir İran örneği duruyor. Mossad, İran’da İsmail Haniye suikastı başta olmak üzere üst üste operasyonlar yapıyor. Türkiye’de başarılı olamıyorsa bu operasyonlar sayesinde. Yoksa Türkiye’de de suikastlar dahil olmak üzere eylem yapmaktan kaçınmazlar.
Mossad’ın hep Türkiye’deki Hamas yöneticilerine yönelik suikast planları üzerinde duruyoruz. Ama ben ‘Türkiye’deki hedeflere yönelik suikast planları var mı’ onun üzerinde duruyorum. Neden acaba?