Eski Türkiye’yi özlemiyoruz ama yeni Türkiye de henüz gelemedi

Geçtiğimiz hafta Bitlis’te yaptığı konuşmada ‘eski Türkiye’ vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dedi ki: “İnsanımızın kökeninden, inancından ötekileştirildiği günler geride kaldı. Terör sopasıyla insanımızın dizayn edildiği günler geride kaldı. Yokluk ve yoksulluğun olduğu o eski günler artık tamamen geride kaldı.”

Evet, aptalca yasakların uygulandığı “eski Türkiye”yi hiç özlemiyoruz. ‘Hukukun üstünlüğü’ ve ‘yasaksız Türkiye’ idealiyle yola çıkan AK Parti iktidarının, özellikle ilk on yılındaki demokratikleşme ve kalkınma hamlelerini çok değerli buluyoruz.

Ama ne yazık ki AK Parti iktidarının son 10-12 yılında, hukuktan ekonomiye, eğitimden tarıma ve özgürlüklere kadar her alanda Türkiye tamiri imkansız kayıplar yaşadı. Kısacası, AK Parti ‘eski Türkiye’ defterini kapattı ama ‘yeni Türkiye’ defterini de bir türlü açamadı…

Sadece hukukta nasıl karamsar bir bir tablo ile karşı karşıya olduğumuza bakmak bile ‘yeni Türkiye’nin fotoğrafını görmek için yeterli olacaktır.

Bilindiği gibi World Justice Project (Dünya Adalet Projesi) 2012 yılından bu yana ülkelerin uygulamada hukukun üstünlüğüne ne ölçüde bağlı olduklarını gösteren nicel bir değerlendirme aracı olan Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ni üretiyor.

Hükümetlerin ellerindeki yetkiler, yolsuzluk, açıklık ve şeffaflık, temel haklar, düzen ve güvenlik, düzenleyici uygulamalar, hukuk mahkemeleri ve ceza adaleti başlıkları kullanılarak hesaplanan bu endekse göre, 2023 yılı sonuçlarında, Türkiye ne yazık ki hukukun üstünlüğü konusunda hızlı bir düşüş sergiliyor. Totalde 0.41 puanı bulunan Türkiye bu skorla 142 ülke arasında 117. sırada bulunuyor. Bu sıralama ile Nijer, Siena Leone, Guatemala, Madagascar, Angola, Kolombiya gibi ülkelerin altında yer alıyor. Özellikle sivil özgürlükler ve temel haklar üzerine gerçekleştirilen puanlamalarda Türkiye’nin sıralamaları ne yazık ki içler acısı bir görünüm arzediyor.

Türkiye’nin durumuna daha yakından baktığımızda hukukun üstünlüğü karnesi şöyle:

1-Hükümet Yetkilerine Getirilen Kısıtlamalar: 0,28 puan, 137. Sırada yer alıyor.

2- Yolsuzluğun Yokluğu: 0,44 puan, ile 77. Sırada yer alıyor.

3-Açık Hükümet: 0,40 puan ile 107. sırada yer alıyor.

4-Temel Haklar: 0,30 puan ile 133. Sırada yer alıyor.

5-Düzen ve Güvenlik: 0,72 puan ile 75. Sırada yer alıyor.

6- Düzenleyici Uygulama: 0,42 puan ile 116. Sırada yer alıyor.

7- Sivil Adalet: 0,41 puan 119. Sırada yer alıyor.

8- Ceza Adaleti: 0,38 puan 107. Sırada yer alıyor.

Evet, Türk siyasetini ‘askeri vesayet’ten kurtardık ama bu kez de yargı sistemini ‘siyasi vesayet’le işlemez hale getirdik. Doğal olarak hukukun yaralı olduğu, adalete güvenin sarsıldığı bir ülkede ekonominin sağlıklı yürüyebilmesi ve refah üretmesi asla mümkün değildir.

Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yokluk ve yoksulluğun olduğu o eski günler artık tamamen geride kaldı” dese de Türkiye yoksullukta rekorlar kırmaya devam ediyor. Rakamlar gerçekten ürkütücü boyutlarda… Mesela 2016 yılında Türkiye’de yoksul sayısı 16 milyon 328 iken, 2023 yılında 18 milyon 219 olmuş.

Hal böyleyken, iktidarın bazı bakanları henüz ‘eski Türkiye’den bugünlere gelebilmiş değil. Düşünün ki orman yangınlarının ardı arkası kesilmiyor, ürünleri para etmediği için çiftçiler sokaklarda ama Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı “Eski Türkiye’de çocuğunun okuduğu okulun bahçesine başörtülü anneler giremiyordu” açıklamasında bulunuyor. Oysa bakanın öncelikli görevi sorunları çözmek, yangınlarla ve fukaralıkla boğuşan insanlara 28 Şubat’ı anlatmak değil…

Türkiye’yi geçmişin yasaklı döneminden kurtardığı için toplumun AK Parti’ye elbette bir teşekkür borcu var ama tam 22 yıldır iktidarda. Ülke ekonomide, hukukta, eğitimde, yoksulluk ve yolsuzluk algısında ve de liyakatsizlikte içler acısı haldeyken, her gün 28 Şubat anlatarak başarısızlıklarını asla kapatamaz.

Eğer AK Parti 31 Mart’ta halkın sandıkta verdiği mesajı anlamamakta direnerek yanlışlarına yeni yanlışlar eklemeye devam ederse, 2028 seçimlerinde anlatacağı yeni başarı hikayeleri olmayacaktır.

Çünkü yerel seçimlerin üzerinden beş ay geçmesine rağmen, AK Parti’de mesajın alındığına dair en küçük bir işaret bile gözükmüyor. Anketler de gösteriyor ki CHP hala birinci ve Ak Parti hala ikinci sıradan kurtulabilmiş değil.