CUMHURBAŞKANI Erdoğan ile Beşşar Esed’in görüşmesi için arka kapı diplomasisi yürütülüyor.

Henüz bir tarih belirlenmiş değil. İki liderin görüşmesi şimdiye kadar Türkiye-Suriye ilişkilerinin normalleşmesi açısından önemliydi. Savaşın bölgeye yayılma tehlikesi ortaya çıktığı andan itibaren, bölgenin istikrarı açısından önemli hale geldi. Çünkü İsrail-Lübnan ve İran üçgeninde yaşanacak olan her kriz en çok iki ülkeyi etkileyecek.

İSRAİL-İRAN SAVAŞI OLUR MU?

İsrail-İran savaşına ihtimal vermiyorum. Putin, Zelenski tuzağına düştü ama İran devlet aklının Netanyahu’nun tuzağına düşmeyeceği görülüyor. Bu bölgemiz açısından önemli ve yararlı. Bu konuda İran’ı desteklemeliyiz. Buna rağmen ABD-İsrail ortak aklı başarılı olur da savaşı Lübnan’a taşırlarsa, Suriye açısından alarm zilleri çalıyor demektir. 

UKRAYNA ÖRNEĞİ

Böylesine tehlikeli bir gelişme bizi de derinden etkileyecek.

Ne demek istediğimi anlatmak için sizi Ukrayna’ya götürmek istiyorum.

24 Şubat 2023 Rusya-Ukrayna savaşından bu yana Ukrayna’nın haritası değişmedi mi? İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ilk kez Rus toprakları işgal edildi. Kursk bölgesi Ukrayna’nın eline geçti. 

Savaşı siz başlatırsınız ama kimin bitireceği belli olmaz.

AMERİKALI ALBAY’IN İTİRAFLARI

Bunu Amerikalı Albay McGregor’un itirafları nedeniyle hatırlatmak istedim. Amerikan derin devletinin uzun vadede Türkiye ile İsrail’in içinde yer alacağı bir savaşın hazırlığını yaptığı anlaşılıyor. Albay McGregor, “Türkiye ile İsrail’in içinde olduğu bir savaş kapıda. Erdoğan ülkesini savaştan uzak tutmaya çalışıyor. Türkiye’ye saldırması için PKK’yı hazırlıyoruz” diyor.

İKİNCİ İSRAİL PLANI

Şunu hep vurguluyorum. Bu plan, bugünün planı değil. Birinci Körfez Savaşı’ndan bu yana PKK’yı hazırlıyorlar. Bu planı gelecek için yapıyorlar. İkinci bir İsrail kurmak için çalışıyorlar.    

PKK’yı bunun için eğitip donatıyorlar.

Suriye topraklarında bir bölgenin yönetimini PKK’ya bırakmış durumdalar.

Binlerce tır silahı bunun için getiriyorlar.

PKK’lıların olduğu bölgelere hava savunma sistemlerini ileriye dönük bir planın parçası olarak kurdular.

VAZGEÇMEDİLER

Eğer Türkiye’nin baskısı olmasa Suriye’nin kuzeyinde sözde seçim yaptırıp PKK’ya özerk bir yönetim kurduracaklardı. Bu planlarından geri adım attılar ama vazgeçmiş değiller.

ABD bölgeyi savaşlar ve krizler üzerinden dizayn ediyor. Eğer İsrail- İran ve Hizbullah çatışması, bölgesel savaşa dönüşürse fiili durum yaratıp PKK’yı Türkiye’ye saldırtabilirler.

Şartların olgunlaştığını gördükleri anda düğmeye basmakta bir an bile tereddüt etmezler.

ESED ZAMAN KAYBETMEMELİ

Bu bir fantezi değil, yakın bir tehdit. Hem Türkiye için hem de Suriye için geçerli. ‘Arap Baharı’nı yönetemedi, ülkesi fiilen üçe bölündü. Eğer bir bölgesel savaş çıkarsa, Suriye’nin üçte ikisi gider. O nedenle Esed’in daha fazla nazlanma şansı yoktur. Türkiye bununla mücadele eder ama Suriye bölünür. Suriye bölgesel savaşın cephe ülkesi haline gelir.

MAHMUD ABBAS GAZZE’YE

Filistin davası için belki de son dinleyeceğim kişi Mahmud Abbas olurdu. Gazze katliamında İspanya Başbakanı kadar olamadı. Londra sokaklarında yürüyenler Mahmud Abbas’tan daha çok tepki gösterdi. Ancak Gazze şehitlerinin sesinin dünyaya duyurulması ve Netanyahu’nun Amerikan kongresinde konuşturulmasına karşılık konuşulunca Meclis’te yerimi aldım.

FİLİSTİN ATKISIYLA KATILDILAR

Tahmin ettiğimden öte bir ilgi vardı. Diplomatik loca tamamen dolmuştu. Bazı ülke büyükelçileri Filistin atkısı takmıştı. Milletvekillerinin sıralarına da Filistin atkısı konulmuştu. AK Partililerin, MHP’lilerin, İYİ Partililerin ve Saadet Partililerin tamamı Filistin atkısı takmıştı. CHP’lilerin bir kısmı taktı bir bölümü takmadı. HDP’liler ise Filistin atkısı takmadı ama en ön sıraya Filistin kefiyesi açtılar.

Bakanların tamamının boynunda Filistin atkısı vardı.

ÖZGÜR ÖZEL’İN SAĞLIK SORUNU

Bahçeli ilk gelen liderdi. Müsavat Dervişoğlu da zamanında yerini aldı. İki lider boyunlarına Filistin atkısını taktılar. Ama Özgür Özel yoktu. Ali Mahir Başarır Özel’in ayağında hafif bir kırık tespit edildiği için katılamadığını söyledi. Ciddi bir sağlık sorunu yaşamasa Özgür Özel de katılırdı. 

HANİYE’NİN RUHU O SALONDAYDI

İsmail Haniye, İsrail tarafından şehit edildiği için Meclis’te yoktu ama ruhu o salondaydı. AK Parti sıralarında çerçevesi çiçeklerle donatılmış olan bir fotoğrafı vardı

ERDOĞAN MECLİS’TE

Cumhurbaşkanı Erdoğan, locaya boynunda Filistin atkısıyla girdi. Erdoğan’ı AK Partililer ayakta alkışlarla, MHP ve İYİ Partililer ise ayakta karşıladı.

NUMAN KURTULMUŞ

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis’i “Tarihi bir oturuma tanıklık ediyoruz” diyerek açtı. Numan Kurtulmuş, Filistin davasına ilişkin çok güzel bir konuşma yaptı. Gönül diliyle konuştu. Belki o nedenle çok etkiliydi. Yaser Arafat’ı, Şeyh Yasin’i ve şehit İsmail Haniye’yi andı.

MAHMUD ABBAS

Meclis’in kürsüsünde İsmail Haniye’nin konuşmasını arzu ederdim. Ama önemli olan Filistin davasının Meclis kürsüsünden dünyaya ilan edilmesiydi. Hele Katar’da ateşkes görüşmelerinin yapıldığı bir sırada Türkiye’den bu mesajın verilmesi önemliydi.

Abbas salona girerken Meclis Başkan Vekili Bekir Bozdağ eşlik etti.

ABBAS ÜÇÜNCÜ KEZ MECLİS’TE KONUŞTU

Mahmud Abbas Meclis’te üçüncü kez konuştu. Amerikan Kongresi’nde en çok konuşturulan yabancı ülke Başbakanı Netanyahu, tam 4 kez konuşturulmuş. Alkışlarla kesilen son konuşması çok rezildi. Amerika İsrail’in. Türkiye Filistin’in sesi oldu.

GAZZE’YE GİTME KARARI 

Mahmud Abbas beklediğimden öte toparlayıcı bir konuşma yaptı. “Ben, Filistin liderliğindeki kardeşlerimle Gazze’ye gitme kararı aldım, bunu yapacağım. Bütün gücümle bunu gerçekleştireceğim. Bunun bedeli hayatımız da olsa benim hayatım Gazze’deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir” dedi

Mahmud Abbas’ın konuşmasında en çok alkışlanan bölüm bu çıkışıydı. Abbas “Ya zafer ya şehadet” deyince alkışlar uzun süre dinmedi.

YAŞASIN FİLİSTİN-TÜRKİYE KARDEŞLİĞİ

Mahmud Abbas, Meclis’teki konuşmasını “Yaşasın Türkiye-Filistin kardeşliği” diyerek konuşmasını etkili ve coşkulu bir şekilde bitirdi.

Mahmud Abbas’a karşı önyargılıydım ama Gazze’deki şehitlerin sesinin dünyaya duyurulması açısında tarihi bir adım oldu. Bu hamle Türkiye’ye yakıştı.

Backdoor diplomacy is being carried out for the meeting between PRESIDENT Erdoğan and Bashar Assad.

A date has not been set yet. The meeting between the two leaders has been important for the normalization of Türkiye-Syria relations so far. From the moment the danger of the war spreading to the region emerged, it became important for the stability of the region. Because any crisis in the Israel-Lebanon and Iran triangle will affect two countries the most.

WILL THERE BE AN ISRAEL-IRAN  WAR?

I do not think an Israel-Iran war is likely. Putin fell into Zelensky's trap, but it seems that the Iranian state mind will not fall into Netanyahu 's trap. This is important and beneficial for our region. We must support Iran on this issue. Despite this, if the US-Israeli common sense succeeds and they carry the war to Lebanon, alarm bells are ringing for Syria. 

UKRAINIAN EXAMPLE

Such a dangerous development will deeply affect us, too.

I want to take you to Ukraine to explain what I mean.

Has the map of Ukraine changed since the Russia-Ukraine war on February 24, 2023? Russian lands were occupied for the first time after the Second World War. The Kursk region fell into the hands of Ukraine. 

You start the war, but you never know who will finish it.

CONFESSIONS OF THE AMERICAN COLONEL 

I wanted to remind you of this because of the confessions of American Colonel McGregor . It is understood that the American deep state is preparing for a long-term war in which Türkiye and Israel will take part. Colonel McGregor said, “ A war between Turkey and Israel is at the door. Erdogan is trying to keep his country away from war. " We are preparing the PKK to attack Turkey, " he says.

SECOND ISRAEL PLAN

I always emphasize this. This plan is not today's plan. They have been preparing the PKK since the First Gulf War. They are making this plan for the future. They are working to establish a second Israel.    

They train and equip the PKK for this.

They have left the management of a region in Syrian territory to the PKK.

They bring thousands of trucks of weapons for this purpose.

They installed air defense systems in areas where PKK members are active as part of a forward-looking plan.

THEY DID NOT GIVE UP

If it weren't for Turkey's pressure, they would have held so-called elections in northern Syria and had the PKK establish an autonomous administration. They stepped back from these plans, but they have not given up.

The USA designs the region through wars and crises. If the Israel-Iran and Hezbollah conflict turns into a regional war, they can create a de facto situation and force the PKK to attack Turkey.

As soon as they see that the conditions are ripe, they do not hesitate even for a moment to press the button.

ASSED  SHOULD NOT WASTE TIME

This isn't a fantasy, it's an imminent threat. It is valid for both Türkiye and Syria. He could not manage the 'Arab Spring' and his country was effectively divided into three. If a regional war breaks out, two-thirds of Syria will be lost. Therefore, Assad has no chance of being coy anymore. Türkiye struggles with this, but Syria is divided. Syria becomes the frontline country of the regional war.

MAHMUD ABBAS TO GAZA

Perhaps the last person I would listen to for the Palestinian cause would be Mahmoud Abbas . He could not be as successful as the Spanish Prime Minister in the Gaza massacre. Those walking on the streets of London reacted more than Mahmoud Abbas . However, when the voices of Gaza martyrs were heard to the world and Netanyahu was asked to speak at the American Congress, I took my place in the Parliament.

THEY PARTICIPATED WITH PALESTINE SCARF

There was more interest than I expected. The diplomatic lodge was completely full. Some country ambassadors wore Palestinian scarves. Palestinian scarves were also placed on the MPs' desks. AK Party members, MHP members, İYİ Party members and Saadet Party members all wore Palestinian scarves. Some CHP members wore it, some did not. HDP members did not wear Palestinian scarves, but wore Palestinian keffiyehs in the front row.

All the ministers wore Palestinian scarves around their necks.

ÖZGÜR ÖZEL'S  HEALTH PROBLEM

Bahçeli was the first leader to arrive. Müsavat Dervişoğlu also took his place on time. The two leaders wore Palestinian scarves around their necks. But Özgür Özel was not there. He said that Ali Mahir Basarir Ozel could not participate because he had a slight fracture in his foot. Özgür Özel would also attend if he did not have a serious health problem. 

HANİYE'S SOUL  WAS IN THAT HALL

Ismail Haniye was not in the Parliament because he was martyred by Israel, but his spirit was in that hall. There was a photo of him with a frame filled with flowers during the AK Party ranks.

ERDOĞAN IS IN THE ASSEMBLY

President Erdoğan entered the lodge with a Palestinian scarf around his neck. AK Party members welcomed Erdoğan with a standing ovation, while MHP and İYİ Party members welcomed him with a standing ovation.

NUMAN KURTULMUŞ

Parliament Speaker Numan Kurtulmuş opened the Parliament by saying, " We are witnessing a historic session ." Numan Kurtulmuş gave a very nice speech about the Palestinian cause. He spoke with the language of his heart. Maybe that's why it was so effective. He commemorated Yasser Arafat , Sheikh Yasin and martyr Ismail Haniye .

MAHMUD ABBAS

I would like Ismail Haniye to speak at the podium of the Parliament . But what was important was that the Palestinian cause was declared to the world from the Parliament rostrum. It was important to give this message from Turkey, especially at a time when ceasefire talks were being held in Qatar.

Abbas was accompanied by Parliament Deputy Speaker Bekir Bozdağ as he entered the hall.

ABBAS  SPEAK IN THE PARLIAMENT FOR THE THIRD TIME

Mahmoud Abbas spoke in the Parliament for the third time. Prime Minister Netanyahu, the foreign country who was made to speak the most in the American Congress , was made to speak 4 times. His last speech, which was interrupted by applause, was very disgraceful. America is Israel's. Türkiye became the voice of Palestine.

DECISION TO GO  TO GAZA 

Mahmud Abbas made a rallying speech beyond what I expected. “ I decided to go to Gaza with my brothers in the Palestinian leadership, and I will do this. I will make this happen with all my strength. "Even if the price for this is our lives, my life is not more valuable than the life of a child in Gaza, " he said.

This statement was the most applauded part of Mahmud Abbas 's speech. When Abbas said, " Either victory or martyrdom ," the applause did not subside for a long time.

LONG LIVE THE PALESTINE- TURKEY BROTHERHOOD

Mahmud Abbas ended his speech in the Parliament effectively and enthusiastically by saying " Long live the Turkish-Palestinian brotherhood ".

I was prejudiced against Mahmoud Abbas , but it was a historic step in making the voices of the martyrs in Gaza heard to the world. This move suited Turkey.