O fotoğrafa iyi bakın… O fotoğraf ıstakozun fotoğrafı değil… O fotoğraf çöküşün fotoğrafıdır…

O ıstakoz Semra Özal’ın saltanat kayığıdır…

O ıstakoz Papatyaların Hasbahçesidir…

Farkı yoktur…Çünkü hepsi sonun başlangıcını simgelemektedir.

Diyecekler ki; AKP’li bir milletvekili Monaco’da ıstakoz yiyip fotoğrafını sosyal medyaya koymuşsa ne olmuş. Özür diledi, konu kapandı. AKP’yi bağlamaz. Büyütmeye gerek yok…

Olur mu?

Istakoz sadece bir milletvekilini değil, AKP içinde azımsanmayacak bir grubun yaşamını, ruh halini, memlekete bakışını simgeliyor…

AKP döneminin kibirli zenginler sınıfını tasvir ediyor… AKP’nin nereden nereye geldiğini anlatıyor…

Erdoğan’ın eski Metin yazarı Aydın Ünal’ın sızıntı diye tabir ettiği gruptur o… Sabah yazarı Haşmet Babaoğlu’nun nevzuhur diye tanımladığı insanlardır…

Istakoz uzun iktidarın getirdiği yozlaşmanın, toplumdan kopuşun, başka aleme göçün sembolü olarak Monaco’da tezahür etti. Masadaki yerini aldı.

Başka mekanlarda; ne bileyim Londra’da, Paris’te, Katar’da, Seyşeller’de ortaya çıkabilirdi… Oralarda da mutlaka başka ıstakozlar vardır; duymadığımız bilmediğimiz!..

31 Mart seçimlerinde AKP’ye ağır yenilgiyi tattıran o ıstakozlardır. Her biri AKP’nin geri dönüşü olmayan yola girdiğinin işaretidir…

Nerden biliyorsun diyeceksiniz?

Geçmişte örneği var…

Semra Özal etrafında kümeleşen, ANAP’tan ihale alarak zenginleşen, nemalanan kibir abidelerine Türk siyasi hayatı tanık oldu… ANAP’ın sonunu nasıl getirdiklerini gördük, yaşadık…

Hatırlatayım… Semra Özal Türk Kadınını Güçlendirme ve Tanıtma Vakfı adında bir vakıf kurdu. ANAP milletvekillerinin eşleri, işadamlarının eşleri, işkadınları, bürokratlar vakfa üye oldular. Vakıf hayır işlerinden çok verdiği davetlerle tanındı. Vakfın ambleminden ötürü kendilerine papatyalar denildi.

İtiraz etmediler, hoşlarına da gitti…

Papatyalar aşağı papatyalar yukarı… Magazin sayfalarının başköşesi papatyalarındı. İktidarlarının en güçlü, en havalı döneminde Yıldız Saray’ın da Hasbahçe gecesi düzenlediler. Papatyalar Osmanlı giysileri, abartılı kostümler içinde geceye katıldı.

Yok yoktu, saltanat kayığı bile vardı!..

Aslında o şaşalı gece ANAP için sonun başlangıcıydı. Neden sonra anladılar ama iş işten geçmişti. ANAP bir daha toparlanamadı. Hasbahçe ile saltanat kayığıçöküşün simgeleri olarak siyasi tarihimizdeki yerlerini aldı…

Istakoz da benzer bir köşeye kurulacak. Çünkü o da çöküşün simgesi oldu.

Istakoz deyip geçmeyin. AKP’de köşe başlarını tutan kibir abidesi büyük bir kitleyi temsil ediyor…

Take a good look at that photo... That photo is not a photo of a lobster... That photo is a photo of collapse...

That lobster is Semra Özal's royal boat...

That lobster is the garden of daisies...

There is no difference... Because they all symbolize the beginning of the end.

They will say; What if an AKP MP ate lobster in Monaco and posted his photo on social media? He apologized and the matter was closed. It does not bind the AKP. No need to enlarge…

Is it possible?

The lobster symbolizes not only a member of parliament, but also the life, mood and view of the country of a considerable group within the AKP...

It depicts the arrogant rich class of the AKP era... It explains where the AKP has come from...

They are the group that Erdoğan's former text writer Aydın Ünal calls leaks... They are the people that Sabah writer Haşmet Babaoğlu defines as nevzuhur...

The lobster manifested itself in Monaco as a symbol of the corruption brought about by long rule, separation from society, and migration to another world. He took his place at the table.

In other places; I don't know, it could have appeared in London, Paris, Qatar, Seychelles... There are definitely other lobsters there too; What we don't hear, what we don't know!..

It is those lobsters that inflicted heavy defeat on the AKP in the March 31 elections. Each of them is a sign that AKP has entered a path of no return...

How do you know, you ask?

There is an example in the past…

Turkish political life witnessed the monuments of arrogance that clustered around Semra Özal, became rich and benefited by winning tenders from ANAP... We saw and experienced how they brought the end of ANAP...

Let me remind you... Semra Özal founded a foundation called the Turkish Women's Empowerment and Promotion Foundation. Spouses of ANAP MPs, wives of businessmen, businesswomen and bureaucrats became members of the foundation. The foundation became known for the invitations it gave rather than its charity work. They were called daisies because of the foundation's emblem.

They did not object, and they liked it...

Daisies down, daisies up... Daisies were the centerpiece of the magazine pages. During the strongest and coolest period of their power, they organized a Hasbahçe night in Yıldız Palace. Daisies attended the night in Ottoman clothes and exaggerated costumes.

Nope, there was even a royal boat!

In fact, that glorious night was the beginning of the end for ANAP. They understood why later, but it was too late. ANAP could never recover. Hasbahçe and the sultanate boat took their place in our political history as symbols of collapse...

The lobster will also be set up in a similar corner. Because it too became the symbol of collapse.

Don't ignore it as lobster. The monument of arrogance that holds the top positions in the AKP represents a large mass...