CHP’de Moğol istilası

CHP sancılı, kavgalı, bol protestolu ve istifalı aday belirleme sürecinin sonuna geldi.

Deneyimli, CHP’yi yakından izleyen bir dostumuz durumu ‘Moğol istilası’na benzetti. Yeni CHP yönetiminin taş üstünde taş bırakmadığını, CHP’nin bütün taşlarıyla oynandığını söyledi.

CHP’de esas 1 Nisan kaygısı ve hesabı yapanların ise Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu ekibi olduğunu belirterek, yeni yönetimin baştan 31 Mart’ta başarılı olmayacakları hesabıyla hareket ettiklerini söyledi. Bu yüzden CHP’de ‘kupon belediyeler’ olarak adlandırılan yerlerin ganimet paylaşılır gibi Özgür Özel, Veli Ağbaba ve Ekrem İmamoğlu arasında paylaşıldığını söyledi.

Yeni değişimci CHP yönetimi hiçbir ‘kural’, hiçbir ‘kriter’ tanımadan eş-dost, ahbap-çavuş veya ‘özel ilişkilerle’ aday belirledi. Yeni yönetimin seçimlerde başarılı olmak gibi bir kaygısı var mı?

Yok!...

BAŞKANLAR DOĞRANDI

Yeni yönetim hâlâ kendini CHP Kurultayı’na kitlemiş, oradan çıkamıyor. Ayrıca inanılmaz bir ‘kin’ ve ‘nefret’le hareket ediliyor. İstanbul ve İzmir’de, Ankara’da, Adana ve Mersin’de ve daha birçok yerde Kılıçdaroğlu’na imza veren, destek veren hiçbir belediye başkanını bırakmadılar.

İnanılmaz bir Kılıçdaroğlu düşmanlığı yaşanırken, işin ironik tarafı ise ekiplerin seçimlerde Kemal Kılıçdaroğlu’ndan destek beklemeleri. İstanbul ve Ankara’da bir tane bile Kılıçdaroğlu ile hareket eden belediye başkanı bırakmadılar.

Kılıçdaroğlu’na karşı bu kadar kin ve nefret akıl alır bir şey değil.

Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel ne yaptığını biliyor mu acaba?

 ÖZEL VE YARDIMCILARI NEDEN GELMEDİ

Ekrem İmamoğlu, İstanbul’da seçim mi kaybetmek istiyor? Heyecan ve coşkunun olmadığı ama protestoların çok yoğun olduğu bir aday tanıtım toplantısı oldu.

Katılımın önemli bir bölümünün belediye çalışanları olduğu toplantıya örgütlerden katılım çok düşüktü. Bu eleştiriler, yerimiz dar kaldığı için gündeme alamadığımız konulardı. Ama hepsinden önemlisi hiç kimse mutlu değildi. Herkes gergin ve üzgündü. Zaten bu salonun havasına da egemendi. Salonun üst tarafına getirilmiş bir grup dışında ne Ekrem İmamoğlu’nu alkışlayanlar vardı ne de slogan atan. Belki hepsinden daha önemlisi aday tanıtım toplantısında CHP Genel Merkezi yoktu. Neredeyse açılış, sunuş ve kapanış konuşmalarının hepsini tek başına Ekrem İmamoğlu yaptı.

Yani bir anlamda Ekrem İmamoğlu tek başına ve yalnız kalmıştı. Dünkü yazımızın başlığı ‘Patron da seçici de İmamoğlu’ idi... Pek fark edilmedi; İstanbul adaylarının tanıtım toplantısında CHP Genel Başkanı Özgür Özel yoktu. CHP yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Gökhan Zeybek de yok, Özgür Karabat da... İstanbul Milletvekili CHP Grup Başkanvekili ve Ekrem İmamoğlu’yla birlikte hareket eden Gökhan Günaydın da yok. Zaten sahneye hiçbir CHP yöneticisi davet edilmedi de.

Adayların büyük çoğunluğuna tepki vardı. Ama en büyük tepki Avcılar, Sarıyer ve Ümraniye adaylarınaydı.

TOPRAK’IN ‘KEŞFİ’

İstanbul’daki en başarılı kentsel dönüşümü yapan İBB’den daha başarılı olan Avcılar Belediye Başkanı çalışmalarından dolayı cezalandırılmıştı. Büyük haksızlık ve yanlış yapıldığı açıkça dikkat çekti. Yerine aday gösterilen Sivaslı Utku Caner ÇaykaraErdoğan Toprak’ın ‘keşfi’ dendi. Ayrıca İl Başkanı Özgür Çelik’in akrabasıymış.

Sarıyer’e Kartal Belediye Meclisi Üyesi Gökhan Zeybek’in arkadaşı olmak dışında bir vasfı olmayan birisi atanmıştı. Ümraniye’ye adaylık başvurusu bile olmayan kamuoyunda tartışmalı evlilik ve boşanma olayları nedeniyle ihraç edilmemek için CHP’den istifa eden Aykut Erdoğdu’nun atanması CHP örgütlerinde büyük tepkiyle karşılanmıştı. İlk günden Erdoğdu’nun sıcaklığının örgüte ve çevreye yansıdığı dikkat çekti.

İMAMOĞLU’NUN RAKİBİ KENDİSİ

Atanan ilçe adaylarına bakınca ister istemez insanın aklına “Ekrem İmamoğlu bilerek mi yapıyor?” sorusu geliyor. İmamoğlu plana sadık mı kalıyor? Plan İstanbul’da seçimi kaybettirmek mi diye insan sormadan edemiyor. Daha önce de yazmıştık Ekrem İmamoğlu’nun rakibi kendisi.

Rakibe ihtiyacı yok. Ekrem İmamoğlu-Özgür Özel ikilisi kaybetmek için her şeyi yapıyor.

HER GÜN BİR ÖĞÜN NARENCİYE SUYU İÇİLSİN

-Adana Milletvekili Ayhan Barut, Meclis’te narenciye üreticilerinin sorunları ve taleplerine dikkati çekerek, çözüm önerilerini paylaştı. Çok zor günler geçiren narenciye üreticilerine ton başına 3 bin lira destek verilmesini ve çiftçi borçlarının faizsiz en az 1 yıl ertelenmesini isteyen Barut, okullardan askeri kışlalara dek her yerde günde en az bir öğün portakal ve mandalina suyu tüketilmesi için iktidarın düzenleme yapmasını talep etti.

GÜNÜN SÖZÜ

“Altın madenindeki toprak kayması o bölgedeki depremi de tetikleyebilir. Hem de insan eliyle ortaya çıkan bir tetikleme. Büyük barajlar var. Baraj gövdelerinin altına doğru girerse çok daha tehlikeli olur. Baraj gövdelerine de zarar verebilir.” 

(Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki HASGÜR)

GERÇEK GAZETECİ

-İNSANLARIMIZIN kardeşçe kucaklaşacak ve ülkenin birlik, beraberlik ve esenliğinden başka bir şey düşünmeyecek bir nesle ihtiyacımız var. Bunu yaratmalıyız işte. Bunun için de gerçek gazeteciliğe ihtiyaç vardır. Gerçek gazeteci ve gazetecilikten korkmayın. Can PULAK