Bakan Tunç: Görüntülerdeki bu paranın kaynağı nedir? Bağış olduğu söylendi. Siyasi Partiler Kanunu’na göre bağışın şekli ve miktarı belli. İfadelerde adı geçen CHP’li vekil ifade vermeye gitmeli. Eğer ifade vermezse o zaman açıklayamadığı karanlık bir nokta var demektir

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, gazete ve TV'lerin Ankara temsilcileriyle iftarda bir araya geldi ve gündemin sıcak başlıklarında şu mesajları verdi: Sosyal medyada ve bazı basın yayın kuruluşlarında bu görüntüler yayınlanınca soruşturma başlatıldı. Görüntülerdeki kişilerin ifadeleri alınmaya başladı. Bu paraların kaynağı nedir? Bunların partiye bağış olduğu söylendi.

Siyasi Partiler Kanunu'na göre bağışın şekli de miktarı da bellidir. Düzenlenen kampanyada verilen hesap numaraları var. Bu hesap numaralarına yatan paralar mıdır bunlar? Acaba bir başka kaynaktan mı geldi? Savcılık paraların kaynağını soracaktır. Neden? Çünkü kamuoyunda büyük bir tereddüt ve tepki ortaya çıktı. Böyle miktarda paranın sadece adi bir belgeyle alışverişi söz konusu. Lehte aleyhte çok beyan var. Binanın bedeli genel merkez tarafından mı ödendi yoksa bu sayılan paradan mı ödendi? Tüm bunlar muallakta. Tabii belgeyle görüntü kaydının tarihlerinin tutmamış olması da Cumhuriyet Başsavcılığı'nın incelemesi neticesinde ortaya çıkacak. Eğer bir suç unsuru, suçtan kaynaklanan bir gelir varsa tüm bunlar tespit edilecektir. CHP'li vekilin (Turan Taşkın Özer) tanık olarak ifadesi alınacak. Gelip ifade vermesi lazım. Vermezse o zaman açıklayamadığı karanlık bir nokta var demektir.

EYLEM TOK VE OĞLU İÇİN İADE TALEBİMİZİ YAPTIK

Mısır üzerinden ABD'ye geçmişlerdi. ABD'den adli yardımlaşma kapsamında 7 Mart'ta iade talebinde bulunduk, dosyamızı ilettik. Hem diplomatik yollardan talep ediyoruz hem de Interpol aracılığıyla bunlar gerçekleşiyor. Umut ediyoruz ki ABD iade talebimizi olumlu karşılasın ve buradaki yargılama süreci devam etsin. Biz diyoruz ki, "Geçici tutuklama kararımız var, tutuklayın ve bize teslim edin. Yargılamasını yapacağız". Yargılama için ifade alınması lazım. Kaçak şahıs statüsüne giriyor. İfadesini almadan cezalandırma yoluna gidemiyoruz. Amerikan makamları da "Benim vatandaşımsın. Yabancı ülkede bir yabancıya karşı suç işledin. Seni, benim kanunuma göre yargılayacağım" diyebilir.

KADIN 'BENİM HAYATIM TEHLİKEDE' DİYORSA MAHKEME KARARI OLMADAN TEDBİR ALINMALI

Kadına şiddetin önlenmesiyle ilgili 6284 sayılı yasamızda birtakım tedbirler var. Ceza mevzuatımızda da cezaların artırılmasıyla ilgili çalışmalar yaptık. Örneğin, kasten öldürme suçu bir erkeğe karşı işlenmişse müebbet hapis, kadına karşı işlenmişse ağırlaştırılmış müebbet hapis. Kadına karşı işlenen suçların cezalarını artırdık. Israrlı takibi de yeni bir suç tipi olarak ihdas ettik. Suçu önleme bakımından "Benim hayatım tehlikede" diyen bir kadın hakkında mahkeme kararına gerek olmadan o tedbir mutlaka ve gecikmeksizin alınmalı.

EROS'UN KATLEDİLMESİ HEPİMİZİ YARALADI

Kedi Eros'un canice katledilmesi hepimizi derinden yaraladı. Eziyet edilerek 6 dakika boyunca tekmelenmesi canilik. Yaklaşık 1 ay tutuklu kaldı, tahliye oldu. Serbest kaldığında Sayın Cumhurbaşkanımızın da beni aradığını söyledim. Yeniden yargılama sonucu iyi hal indirimiyle ceza 2 yıl 6 aya düştü. Bu da tepki oluşturdu. Cumhuriyet Savcımız bu konuda istinafa başvuracaktır. Daha önce bu tür fiillere para cezası vardı. Hayvanlarımızın korunmasında hassasiyet oluşmuştur. Cezasızlık algısı, denetimli serbestlik konularında bir çalışmamız da var.

KAYITDIŞI 15 MİLYON LİRA

Resmi alım bedeli 24 milyon 360 bin lira olarak gösterildi. Kalan rakamın haricen ödenmesi konusunda CHP'nin isteği üzerine mutabık kalındı. Resmi hesaptaki 24 milyon 360 bin TL'nin 360 bini tapu harcı olarak gönderildi. İşlemler sırasında CHP yetkilisi veya yöneticisi olduğunu öğrendiğimiz bir kişi tarafından satışın bize yönlendirilmiş olması sebebiyle bizden 2 milyon lira istedi. Bu kişiyi tanımıyorum ancak Canan Kaftancıoğlu bu kişiyi tanıyabilir. Bu durumu o dönemki CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu'na ilettim ve o da bu konuya müdahale ederek gerekli önlemi aldı. Bizden de herhangi bir tahsilat yapılmasının önüne geçmiş oldu.

Minister Tunç: What is the source of this money in the images? It was said that it was a donation. According to the Political Parties Law, the form and amount of donation are determined. The CHP deputy mentioned in the statements should go to testify. If he doesn't testify then there is something dark that he can't explain.

Minister of Justice Yılmaz Tunç met with Ankara representatives of newspapers and TV channels at iftar and gave the following messages in the hot topics of the agenda: When these images were published on social media and some media outlets, an investigation was launched. Statements of the people in the images began to be taken. What is the source of these money? It was said that these were donations to the party. 

According to the Political Parties Law, both the form and amount of the donation are determined. There are account numbers given in the campaign. Are these the money deposited into these account numbers? Did it come from another source? The prosecutor's office will ask about the source of the money. From where? Because there was great hesitation and reaction in the public. Such amounts of money can only be exchanged with an ordinary document. There are many statements for and against. Was the cost of the building paid by the headquarters or was it paid from the money listed? All this is in suspense. Of course, the fact that the dates of the document and video recording are not correct will be revealed as a result of the investigation of the Chief Public Prosecutor's Office. If there is a criminal element or income resulting from crime, all of these will be detected. The statement of the CHP deputy (Turan Taşkın Özer) will be taken as a witness. He needs to come and testify. If he doesn't, then there is a dark point that he can't explain. 

WE MADE AN EXTRADITION REQUEST FOR EYLEM TOK AND HIS SON.

They went to the USA via Egypt. We requested extradition from the USA on March 7 within the scope of legal assistance and forwarded our file. We demand both through diplomatic channels and these are realized through Interpol. We hope that the USA will respond positively to our extradition request and the trial process here will continue. We say, "We have a temporary arrest warrant, arrest him and hand him over to us. We will put him on trial." A statement must be taken for the trial. He becomes a fugitive person. We cannot proceed with punishment without taking his statement. American authorities may also say, "You are my citizen. You committed a crime against a foreigner in a foreign country. I will try you according to my law." 

IF A WOMAN SAYS 'MY LIFE IS IN DANGER', PRECAUTIONS SHOULD BE TAKEN WITHOUT A COURT DECISION.

There are some measures in our law no. 6284 regarding the prevention of violence against women. We also worked on increasing penalties in our penal legislation. For example, if the crime of intentional murder was committed against a man, life imprisonment; if it was committed against a woman, aggravated life imprisonment. We increased the penalties for crimes committed against women. We also created persistent stalking as a new type of crime. In terms of preventing crime, that measure must be taken without delay and without the need for a court order against a woman who says "My life is in danger." 

THE MURDER OF EROS WOUNDED US ALL

The brutal murder of cat Eros deeply wounded us all. Being tortured and kicked for 6 minutes is criminal. He was detained for about 1 month and was released. I told him that our President also called me when he was released. As a result of the retrial, the sentence was reduced to 2 years and 6 months with a reduction for good behavior. This also caused a reaction. Our Public Prosecutor will appeal on this matter. Previously, there were fines for such acts. There has been sensitivity in protecting our animals. We also have a study on the perception of impunity and probation. 

UNREGISTERED 15 MILLION LIRA

The official purchase price was shown as 24 million 360 thousand lira. It was agreed, upon CHP's request, that the remaining amount would be paid externally. 360 thousand of the 24 million 360 thousand TL in the official account was sent as title deed fees. During the transactions, he asked for 2 million liras from us because the sale was directed to us by a person we learned was a CHP official or manager. I do not know this person, but Canan Kaftancıoğlu may know this person. I conveyed this situation to Kaftancıoğlu, the CHP Istanbul Provincial Chairman at the time, and he intervened in this issue and took the necessary precautions. It prevented any collection from us.